Zahmet etmeyin biz sizin yerinize utanıyoruz

KAYDA GEÇSİN AKP’li değilmiş gibi yapan AKP iktidarı zenginleri kendi aralarında gruplara ayrılıyorlarmış tıpkı hani değişik denizlere dökülen nehirler...

KAYDA GEÇSİN

AKP’li değilmiş gibi yapan AKP iktidarı zenginleri kendi aralarında gruplara ayrılıyorlarmış tıpkı hani değişik denizlere dökülen nehirler gibi, Portekiz , Karadağ , Balkanlar falan filandan dökülmeyi planlamışlarmış hep , sizi gidi sizi . Burada kazan orda kazı durumları .

Yoksullarda bölünme yok , İnşaallah birlik ve beraberliğimizde kendi denizlerimize döküleceğiz ecel geldiğinde.

Ben bu yılbaşı hindileri gibi obez , kesilmek istemeyen sürekli yemek isteyen ve hesabı başkasına yıkıp aradan sıyrılmaya kalkan iktidarın hindilerden bıktım .

Onların utandıkları filan da yok , onların yerine utanan biziz.

Başkalarının yaptıkları yüzünden utancı çekmek zorunda kalmak milli olmanın sanki bir parçası , sorumluluğu oldu .

Kurtulamadık bu arsızlardan .

Mizahın devamlı şaka yapma ve şuursuzca her lafa gülme insanımızla alay etme hali olarak kafaya iyice yerleştirildiği , kakıldığı bozuk Türkçe yıllarıyla bu güne geldik , artık lugatta kalan son kelimelerden ‘utanmak’ ama başkaları namına olarak anlamı değişti .

Filimlerde birbirinin aynısı imalat , küfür, müstekreh uzun zamandır demokrasi ve özgürlük zannıyla sürümde !

Bu aptallığa utanma da ne yap ?

Hele sınırlara ne luzum var , açın , kucaklaşalım temalı filimlerin ateşli oyuncu ve savunucuları göçmenlerle kavuşmaktan memnundurlar herhalde.

Utanmayın , yeni kampanyalara mani olmayalım , biz sizin yerinize utanırız.

Çanakkale filimleri , İngilizler , Anzaklar için ağlamaktan vatanı savunan Türk’ lere gözyaşı kalmayanlar istilaya gelenlerin yasını tutarak globalleştik sandılar, al sana utanç veren bir başka aptallık , yap bakayım bunu Fransa’da sıkıysa……utanmayın utanmayın yabancı değilsiniz siz, biz sizin yerinize utanırız.

Cumhuriyet kurumlarıyla bir bir didişmekten klasik müzikte payını aldı ,

Cennet mekan Hikmet Şimşek gibi yaşamını hatta sonrasını , vücudunu insanlığa bilime adamış bir adamın arkasından söylenecek onca güzel söz varken bula bula ‘can sıkıcı’ olduğunu söylemek utanç verici,

Pazar sabahlarını can sıkıcı hale getirmişmiş, sanat sanat diye sanattan geçinen kimselerin gıkı çıkmadı .! Utanmayın , sizin yerinize yine biz utanırız.

Daha beteri ise ; bu sözleri söyledikten sonra bira şişelerini dizip osuran’ı usta ilan etmek kalitesizliğin dibi, yoksunluğunun , utancın ta kendisi .

Hiç mi usta izlemedin be kardeşim . Sakın utanma biz hallettik aramızda namına utanıyoruz .

Bu duruma Fazıl Say’ın sesi çıkmadı , Allah uzun ömür versin de, bir gün onun arkasından söyleneceklerden korkmaz mı hiç ?

Bir zamanların cesur , ağzından çıkanı bilen adamı için yazdıklarımı geri alıyorum , kendimden utanıyorum , utancımı kimseye yük etmem.

Kıvanç Tatlıtuğ Saymaz’dan daha yakışıklı.

Benim sevgi , saygımdam korkanlar şimdi nefretimi denesinler.

Bu iş bu kadar buna iki mars bir tokat derler , şimdi çok sesli öğrende gel daha da demokratik olursun, halkın için iyi şeyler iste çok sesli müzik bunlardan sadece biri.

Ve müzisyenler ‘assolist’ insafına kalmışsa vay müziğin haline, büyük utanmazlık.

Sanki assolistler kendilerine eşlik eden müzisyenler için sahneye çıkıyorlarmış gibi bir iyilikseverlikle karşı karşıyayız ! Bak sen başımıza gelene !

Sevsinler , madem öyle ; ‘assolist’ ler neden bu kadar zengin müzisyenler güvencesiz, yeni öldü keman virtüözü evinde yapayanlız !

Müzisyenlerin güvencesi sendikaları, meslek odaları olur eşlik ettikleri ‘hanımefendi assolistlerin insaf’ ı değil , neyse siz utanmayın biz utancı aramızda bölüştük adam başı ne tuttuysa artık .

Ebru Gündeş ülke yanarken ‘Yakarım , Yakarım ‘diye şarkı söylüyormuş sahne aldığı Bodrum Yalıkavak’da herhalde yine müzisyenlerin iyiliğin için onlar işsiz kalmasın diye sahnede !

‘Yangın var yangın var ben yanıyorum , yetişin a dostlar tutuşuyorum ‘ diye kanto söylemediğine dua edin yangına karşı .

Şarkı seçimi berbat , zaten bir seçim değil ki, dört bir yanı yanan bir ülkede ve yangının merkezinde düşüncesizlik .

Hangi neden ile yapıyor kafa yoracak değilim , maksadı nedir filan benim işim değil, ama hayretle izliyoruz kendisine bahşedilen sonsuz hoşgörüyü.

Bu nasıl bir düşünme sistematiği, nasıl bir algoritma, insanı başkalarının yaptıklarından durmadan utandıran farklı bir utanç , çünkü başkaları yapıyor biz utanıyoruz.

Çok şeyden utanıyoruz ve çoğu başkalarının utancı .

Muhalefet milletvekili işinde sorumluluk almayan bakanı haklı olarak eleştiriyor ama kendisine ‘Sevgili Bilmem ne bakanı ’ diye hitap ediyor .

Yahu neden, nereden sevgilin , utanıyoruz

Uçak yok diye basbas bağırıp haberlerde devamlı su boşaltan uçak gösterenleri ne yapalım ? Utanıyoruz .

Ekonomi bozuk diyincede para sayma makinası gösteriliyor , çuval çuval paralar yapmayın yahu sahi zannediliyor , utanıyoruz .

LBTG ile didişip sonra sabahtan akşama erkek erkeğe birbirine çiçek veren erkeklerden illallah geldi, utanıyoruz.

Erkekler erkeklere çiçek vermez, kadınlara verir , kadınlarda erkeklere çiçek vermez utanıyoruz .

Kardeşlik meselesi de bu algoritma bozukluğunun kurbanı , niye kardeş olalım insan olalım yeter, kardeşsek sapık mıyız , insan kardeşiyle evlenir mi, herkesi kardeş yapa yapa ensest dizboyu oldu be . Utanıyoruz.

Olimpiyatlara bile doğru yaklaşamadık .

Olimpiyatlarda Filenin sultanları ile ilgili filminin nedir rezaleti ,

cânım voleybol takımı , gencecik kızlar gözü dönmüş vahşiler gibi gösteriliyor , ayıp yahu olimpiyatlarda kazanırlarsa seviniriz ama kaybederlerse yine gözümüzin bebeği onlar, kaybeden tü kaka olur mu, sanki cenge gittiler . Utanıyoruz.

Olimpiyat ruhuna nitekim Katar ve İtalya damgayı vurdu , Olimpiyatların yıldızı onlar, feragat, hakkaniyet , iyilik kucaklaştı iki farklı dünyanın sporcusuyla.

Hemde takviye vitamin reklamalarına malzeme olmadan, ayıp artık çok ayıp .

Çok utanıyoruz , hemde başkalarının yaptıklarından , bu utançların sahipleri bizden değildir demek üzereyiz çünkü bu utançlarla yaşanır gibi değil.

Utandırıcı işler yapıp utancın sorumluluğunu bile almamak zeytinyağ gibi üste çıkmak ne iştir .

Peki başkalarının yaptıklarından utanan bizlerin hiç mi kendi utancı yok , var bütün bunlar olurken susmak , bunları susturmamak .

Hala konuşuyorlar.

Üzüntü verici , yoksa bu milletin onarmıyacağı hiç bir şey yok ama utanmazlardan , çakma kahramanlardan kurtulmamız şart.

Üzüntü , Utancı , Utandıranları Kayda Geçtik Saygıyla efendim