İranlı Aktivist Roneki, Rejimi Protesto Etmek İçin Dudaklarını Dikti
İran'da "siyasi" tutukluların serbest bırakılmısını isteyen aktivist Hüseyin Roneki, dudaklarını dikti. Roneki, İran’ın başkenti Tahran’da oturma eylemi yapacağını da açıkladı. Geçtiğimiz günlerde bir başka aktivist de siyasi tutukluların serbest bırakılmasını isteyip, ardından intihar etmişti.
İran'da bir aktivist siyasi tutukluların serbest bırakılması talebiyle dudaklarını dikti.
Hüseyin Roneki adlı aktivist, X sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, geçen hafta "siyasi" tutukluların serbest bırakılmasını talep eden ancak talebi gerçekleşmeyince intihar ettiği öne sürülen aktivist Kiyanuş Senceri'nin taleplerini sürdüreceğini belirtti.
Bu doğrultuda dudaklarını diktiğine dair fotoğrafını paylaşan Roneki, Tahran'ın Veliasr Caddesi'nde bir köşede tek başına oturma eylemi başlatacağını açıkladı.
“DUDAKLARIM MÜHÜRLÜ KALACAK”
Roneki mesajında, "Ben gelip oturduğumda beni tutuklayabilir veya götürebilirsiniz. O zamana kadar direnişim kendime aittir. Kiyanuş'un hayatını verdiği dava uğruna savaşacağım. Dudaklarım mühürlü kalacak ancak eylemlerim onun mesajını güçlendirecek" ifadelerini kullandı.
BİR BAŞKA AKTİVİST İNTİHAR ETMİŞTİ
İran'da "siyasi" mahkumların serbest bırakılmaması halinde intihar edeceğini duyuran aktivist Senceri'nin 13 Kasım'da intihar ederek yaşamına son vermişti.
Senceri, 2021'deki protestolar sırasında cinayet ve kamu düzenini bozmakla suçlanarak idama mahkum edilen 3 göstericinin serbest bırakılmasını talep ederek hükümete süre tanımış; aksi takdirde hayatına son vereceğini duyurmuştu.
SENCERİ'NİN ÖLDÜRÜLMÜŞ OLABİLECEĞİ ÖNE SÜRÜLDÜ
Yakınları daha sonra Senceri'nin "Hiç kimse fikrini ifade ettiği için hapse atılmamalı. Protesto her İran vatandaşının hakkıdır" ifadelerini kullanarak paylaştığı mesajından sonra intihar ettiğini açıklamıştı
Sosyal medyada tepkilere yol açan olayın ardından muhalif gruplar ülke yönetimini suçlamıştı.
ŞÜPHELİ ÖLÜM SORUŞTURMASI
Tahran Ceza Mahkemesi Başkanı Muhammed Şehriyari ise konuya ilişkin basına yaptığı açıklamada, olayın şüpheli ölüm olarak araştırıldığını ve polisin binadaki güvenlik kamerası görüntülerini incelediğini söylemişti.
Sosyal medyada bazı aktivistler ise Senceri'nin öldürülmüş olabileceğini iddiasını ortaya atmıştı.
Senceri'nin cenazesi 15 Kasım'da Tahran'daki Beheşt-i Zehra kabristanında toprağa verilmişti.