İsrail bombardımanı altındaki Gazze'den 'insan manzaraları...' 'Çocuklar, yaşlılar, kadınlar ve hayvanlar... Tüm canlılar öldürülüyor'
İsrailli yetkililer günlerdir Gazze’ye yönelik kara harekâtına başlayacaklarını dile getirirken, Filistinliler ise evlerini bırakmamakta ısrarlı. Gerçek Gündem’e konuşan Filistinliler, “Burası bizim ülkemiz, bizim toprağımız. Gazze’den ayrılmayacağız” diyor.
GERÇEK GÜNDEM - İsrail-Hamas çatışması bugün 17’inci gününe girdi. İsrail, kara harekâtı öncesinde Gazze'ye hava operasyonlarını yoğunlaştırdı.
Gazze'de toplam can kaybı 5 bine yaklaşırken bir gecede 400'den fazla Filistinli yaşamını yitirdi. 16 bine yakın ise yaralı var.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant Hava Kuvvetleri Harekat Komutanlığı toplantısında, "Gazze'deki kara harekatı, oradaki son savaş olmalı çünkü sonrasında Hamas olmayacak. Bu, bir ay, 2 ay, 3 ay sürebilir ama sonunda orada Hamas kalmayacak" dedi.
İsrailli yetkililer günlerdir Gazze’ye yönelik kara harekâtına başlayacaklarını dile getiriyor. Ancak harekatın tarihi henüz belli değil. Gerçek Gündem’e konuşan Filistinliler ise ne olursa olsun evlerini ve ülkelerini bırakmayacaklarını söylüyor. Filistinliler, “Burası bizim ülkemiz, bizim toprağımız. Gazze’den ayrılmayacağız” diyor.
“80 KİŞİLİK AİLEMLE YAŞIYORUM”
Gerçek Gündem’e konuşan 37 yaşındaki Ayman Jamal, savaşın başından beri Gazze’de. Jamal, Gazze’deki evlerinde 30’u çocuk olmak üzere 80 kişilik ailesiyle birlikte yaşıyor:
“Babam, annem ve 6 erkek kardeşim, eşleri ve çocukları da dahil olmak üzere ailenin tüm üyeleriyle birlikteyim. Her birinin yanında 3 ila 6 çocuğu var ve çocuklarla dolu bir evde yaşıyorum.”
Gazze’de yaklaşık 15 gündür su ve elektriğin olmadığını belirten Jamal, Gazze’deki hayatın çocuklar için çok daha zor olduğunu söyledi. Jamal, “Savaşın başından beri yerimizden edilmiş durumdayız. Çocuklar için çok daha acı verici bir durum var. Onları koruyacak hiçbir şey yok, güvenli bir evleri ve içme suları bile yok” dedi.
“SAVAŞIN BAŞINDAN BERİ HİÇBİR İNSANİ YARDIMDAN FAYDALANAMADIM”
Her an sevdiklerini kaybetme korkusu içinde yaşadığını söyleyen Jamal, savaşın başından beri hiçbir insani yardımdan faydalanamadığını ifade etti. Jamal, özellikle içme suyu ve gıdaya ulaşımda çok zorluk yaşandığını söyledi:
“Elektrik ya da su yok. Lamba, cep telefonu, mum, şarj aleti, pil gibi bazı alternatifler var ama onlar da yetmiyor. Yarına kadar bile yetmeyecek.”
“GAZZE’DEN AYRILMAYACAĞIM, BURASI BİZİM ÜLKEMİZ”
Jamal, dünya genelinde İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının protesto edilmesinin savaşı durdurmak için yeterli olmadığını ifade etti. 37 yaşındaki Jamal, “Bu acımasız savaş derhal durdurulmalı. Çocuklar, yaşlılar, kadınlar ve hayvanlar da dahil olmak üzere tüm canlılar öldürülüyor. Bu, Filistin halkına karşı yürütülen bir imha savaşıdır” dedi.
Gazze'den ayrılmayacağını ve Filistin dışında başka hiçbir ülkeye gitmeyeceğini söyleyen Jamal, tüm sivillere yönelik bir soykırımın yapıldığını ifade etti ve ekledi:
“Burası bizim toprağımız ve ülkemiz. Biz bu toprakların sahibiyiz ve hiç kimse çocuklarımıza, kadınlarımıza ve erkeklerimize yönelik bu şiddeti kabul edemez. Bombalama ayrım gözetmeksiniz yapılıyor. Çocukların korkusunu nasıl hafifleteceğiz biz?”
“DUVARLAR ÜZERİMİZE DÜŞTÜ, EVDEN NASIL ÇIKTIĞIMIZI BİLMİYORUZ”
Gazze’de yaşayan Abir Arafat, çocukları ve kocasıyla birlikte evlerinden kaçmak zorunda kaldı. Sekiz gündür sığınakta yaşayan Arafat, akrabalarından hala haber alamıyor:
“Çok şiddetli bir patlama oldu, bomba düştü. Evimiz yıkıldı. Duvarlar üzerimize düştü, evden nasıl çıktığımızı bilmiyoruz, çok korkmuştuk. Gece saat 12 olduğu için gidecek bir yerimiz de yoktu. Hastaneler yıkılmıştı. Yaralılar ortalıktaydı. İnsanlar cadde ve sokaklarda kalıyor çünkü gidecek hiçbir yerleri yok.”
“İNSANLAR EKMEK İÇİN KAVGA EDİYOR”
Gazze’de sadece bir fırının çalıştığını söyleyen Arafat, “Elektrik, su ve ekmek yok. İnsanlar ekmek için kavga ediyor, saatlerce kuyrukta bekliyor” diyor.
İsrail, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e yönelik saldırısının ardından Gazze'ye elektrik, su ve yakıt tedarikini durdurma kararı almıştı.
“GİDECEK HİÇBİR YERİMİZ YOK”
Arafat, cuma gününden beri sığınakta kalıyor. Yiyecek hiçbir şey bulamadığını söyleyen Filistinli kadın, gidecek hiçbir yerinin olmadığını söylüyor:
“Buradan gitmek istesek bile gidecek hiçbir yerimiz yok, nereye gidebiliriz ki?”
“OĞLUM GÖĞSÜNDEN YARALANDI, ŞU AN HASTANEDE”
Gerçek Gündem’e konuşan 70 yaşındaki Alhaca Omri Mad, 7 oğlu ve 7 geliniyle yaşıyor. Her çocuğundan yaklaşık 10 torunu olan Omri Mad, 3 katlı evlerinde yaşadıkları sırada evlerinin çok yakınına düşen bomba sonrası evlerinden kaçmak zorunda kaldı.
12 gündür ailesiyle birlikte Ortodoks Kilisesi’ne sığındıklarını söyleyen Omri Mad, evlerinden çok zor kurtulduklarını anlattı:
“Bombalar, füzeler dört bir yanımıza düşüp patlıyor. Oğlumun biri göğsünden yaralandı, şu an hastanede tedavi oluyor.”
“ŞİMDİYE KADAR BÖYLE BİR SAVAŞ GÖRMEDİK”
“Etrafımızdaki tüm evler yıkıldı. Sürekli kaçıyoruz, çok fazla ölü var” diyen Omri Mad, şöyle devam etti:
“Elektrik, su ve gaz yok. Yıkanacak yerimiz bile yok. Şimdiye kadar böyle savaş görmedik. Çok korkuyoruz.”