Boğaziçi'nde öğrenciye her gün başka bir zorluk: Yeterli akademisyen yok, ders seçimleri yapılamıyor

Boğaziçi Üniversitesi’nde 2023-2024 akademik yılının başlamasıyla okuldaki kontenjan ve ders seçimiyle ilgili sorunlar yeniden başladı.

6 Şubat 2024’te saat 10.00’da sistemin açılmasıyla ders seçimlerini yapan öğrenciler yine kontenjan sorunu yüzünden zorunlu derslerini bile alamadı.

Öğrenciler bu dönem de kotaların yetersizilği, seçmeli derslerin açılmaması, akademisyenlerin okuldan uzaklaştırılıp görevlerinden alınması yüzünden yetersiz akademisyen olması gibi sorunlarla baş etmek zorunda kalıyor. Zorunlu derslerini bile alamayıp eksik kredide kalan öğrenciler programlarını onaylatamadı veya son sınıf öğrencileri gerekli dersleri alamadıkları için okulu uzatmak zorunda kaldı.

Boğaziçili öğrenciler ders seçimleri ve kontenjan sorunlarıyla ilgili Gerçek Gündem’e konuştu.

“ONLARCA HOCAMIZIN GÖREVİNE SON VERİLMESİNİN SONUCUNU BU DÖNEM DAHA AĞIR HİSSETTİK”

Boğaziçi Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisi Ömer Yasin Çur, öğrencilerin ders seçiminde yaşadıkları sorunları ve bunların yaşanmasının nedenini Gerçek Gündem’e anlattı.

Boğaziçi Üniversitesi Öğrenci Temsilciliği Kurulu (ÖTK) üst kurulunda Mühendislik Fakültesi başkan yardımcısı olan Ömer Yasın Çur, okulda ders seçimlerinde yaşanan sorunun daha önceki yaşanan sorunlardan biraz daha farklı olduğunu söyledi:

“Yukarıdan atamayla gelmeyip türlü süreçlerden geçip yıllardır ders veren onlarca hocamızın görevine çeşitli oyunlarla son verilmesinin sonucunu geçtiğimiz ders döneminde ilk defa bu kadar ağır bir şekilde hissettik.”

“ÖĞRENCİLER ‘PARAŞÜT’ FAKÜLTE VE HOCALARIN DERSLERİNE MECBUR BIRAKILIYOR”

Boğaziçili öğrencilerden birçoğu gerekli krediyi tamamlayamadıkları için ders programlarını onaylatamıyor ya da zorunlu olan deslerini eksik kontenjan sebebiyle son seneye kadar hatta son sene bile alamadıkları için okullarını uzatmak zorunda kalıyorlar. Öğrenciler her dönem bunlarla baş etmek zorunda kalıyor.

Çur, ayrıca “paraşüt” olarak nitelendirilen fakülte ve hocaların açtığı derslere öğrencilerin mecbur bırakıldığını söyledi:

“Örneğin, hiç almak istemediği halde programını onaylatabilmek adına hukuk dersi alan oldukça fazla arkadaşım oldu. Bölümüm için konuşacak olursam bu sorunlarla diğer bölümlere nazaran daha az mücadele etmek zorunda kalıyoruz ama bölümümüzün müfredatında bulunan “HUM101” dersini geçtiğimiz dönem bu dersi veren son hocanın da okuldan gönderilmesinden dolayı artık alamayacak olmamız da bölüm öğrencileri için çok büyük bir sorun.”

“ÇÖZÜMÜ YÖNETİMİN İSTİFA ETMESİ VE ÜNİVERSİTENİN MEKANİZMASINA TÜM BİLEŞENLERİN DAHİL EDİLMESİ”

Üniversite öğrencisi Çur, okulda yaşanan tüm sorunların nedenini şu sözlerle açıkladı:

“Bunları yaşamamızın nedeni üniversitede 2021 yılına kadar olan ortak akıl mekanizmasının devre dışı bırakılıp Türkiye’nin yönetimine benzer bir anlayışla üniversitenin yönetilmeye çalışılması. Çözümü ise hali hazırda bulunan yönetimin bir an önce bu yanlıştan vazgeçip istifa etmesi ardından üniversitenin karar alma mekanizmasına tüm üniversite bileşenlerinin dahil edilmesi.”

“BOĞAZİÇİ GİBİ BİR OKULDA HALA KONTENJAN SORUNU YAŞAYIP DERS SEÇEMİYOR OLMAK ÇOK ÜZÜCÜ”

Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi de yaşadığı sorunları Gerçek Gündem’e anlattı.

Üniversite öğrencisi, Boğaziçi Üniversitesi gibi köklü bir kurumda hala kontenjan sorunu yaşanıp ders seçemiyor olmanın çok üzücü olduğunu dile getirdi:

“Ben felsefe bölümündeyim ve bu bölümü bize birçok sınırsız seçmeli hakkı tanıdığı için tercih ettim ama okula girdikten sonra fark ettim ki sınırsız seçmelide herhangi bir dersi alabilmek, hocaları derslerini almak istediğime ikna edebilmek çok sıkıntılı bir durum.”

“DERSİN KOTASI ÖNCEDEN HOCAMIZA BİLE HABER VERİLMEMİŞ”

Okulda yaşanan kontenjan sorununun hem öğrenciler hem de akademisyenler için birçok sorun yarattığını belirten üniversite öğrencisi, “Bu dönem almak istediğim bir dersin kotasının 100 kişilik olduğunu hocama söylediğimde o bile şaşırdı çünkü bu hocaya önceden haber bile verilmemiş. Okul içerisindeki idare, öğrenci ve hocalar arasındaki kopukluk birçok noktada hissediliyor. Bu sadece des seçimiyle alakalı bir sorun da değil. Örneğin çok kalabalık bir kitle dersimin sınıfı 2’nci haftaya yaklaşmamıza rağmen hala belli değil” dedi.