150 Kişiye Mezar Olan Palmiye Sitesi Davası Bugün: 'Katiller Gününü Gün Etmeye Devam Ederken...'

Abone ol

Kahramanmaraş'ta 150 vatandaşa mezar olan Palmiye Sitesi davasının ilk duruşması bugün yapılacak. Aileler, "Kamu görevlileri hakkında soruşturma izni çıkarılmasını istiyoruz" diyerek bir çağrıda bulundu.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde on binlerce vatandaş hayatını kaybederken, on binlercesi de evinden ve işinden oldu. Depremlerin ardından birçok sorumluya dava açıldı. Bu davalardan biri de Kahramanmaraş’ta 150 kişiye mezar olan Palmiye Sitesi davası.

Davanın duruşması bugün başlarken, yakınlarını yitiren aileler "Katiller gününü gün etmeye devam ederken bunu izlemek istemiyoruz" dedi.

Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesi Şehit Abdullah Çavuş Mahallesi’ndeki Palmiye Sitesi’nin 3 bloku da depremde yerle bir oldu. Sitede yaşayan 150 kişi hayattan koparken, 16 kişi de yaralandı.

YAKINLARINI KAYBEDENLER KONUŞUYOR

Sanıkların savunmalarının ardından yakınlarını kaybedenlerin ailelerine ve tanıklara söz verildi. İhsan Özbek, Ali Babaoğlu'nun yaptığı Palmiye Sitesi dahil olmak üzere yıkılan binalarda toplam 300 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.

Depremde yakınlarını kaybedenler şunları söyledi:

Hatice Neslihan Öztarakçı: Ben enkazdan 16 saat sonra çıktım. Yakınlarımı kaybettim. Sizin övündüğünüz inşaatta kum gibi elimizde kaldı. Tüm sanıkların en ağır cezayı almasını istiyorum.

Ali Özdemir: 7 gün göçükte kaldım. 4,5 ay hastanede yattım. Doku kaybım var. Eşimi kaybettim. Tüm sanıklardan şikayetçiyim.

'KAÇ KİŞİ ANNESİNİN ÖLÜMÜNÜ SEYREDEBİLİR?'

İrem Türkmener Karslı: Sanıklardan Ali Babaoğlu ve Hacı Mehmet Ersoy ortaktır. Ailem bu insanlara güvendiği, "depreme dayanıklı" dedikleri için o binaya taşındı. Bu kumdan kaleyi yapan, yapımına izin veren herkesten şikayetçiyim. Tutuklu Babaoğlu'nun tutukluluğunun devamını, diğer sanıkların tutuklanmasını ve kamu görevlileri hakkında soruşturma izni verilmesini talep ediyorum.

Emine Özcan: Bina 3 saniye içinde yıkıldı, tuzla buz oldu. Bize bu evi yönetmeliğe uygun diye sattılar. Enkazda annemin ölümüne şahit oldum. Kaç kişi annesinin ölümünü seyredebilir? 2 kere ameliyat geçirdim. Ben 19 aydır uyumuyorum.

'BİZ YAŞAYAN ÖLÜLERİZ'

Fatma Gül Özcan: Biz orada cehennemi yaşadık. Onların da cehennemi yaşamasını istiyorum. Her gece ölen annemin "beni kurtarın" çığlıklarıyla uyanıyorum. Biz yaşayan ölüleriz.

Merve Mislina Akçöp: Enkazdan çıkan annemi tanıyamadım. İnsan annesi tanımaz mı? Çünkü başı yoktu. Bu dünyada adaletin sağlanmasını istiyorum. Ahirette de iki elim yakanızda olacak. Biz cehennemi yaşadık, siz de cehennemi yaşayacaksınız. Tüm sorumluların müebbet cezasını almasını istiyorum.

Diğer aileler de sanıkların en ağır cezayı almasını ve kamu görevlilerinin yargılanmasını talep etti. Aileler duruşma sırasında konuşurken göz yaşlarına hakim olamadı.

Tanık Tahsin Kaya Palmiye Sitesi'nin 6 bloğunu da Ali Babaoğlu'nun yaptığını, Hacı Mehmet Ersoy'un aracı rolünde olduğunu öne sürdü.

'İSTESEM YURTDIŞINA KAÇARDIM'

DURUŞMA GÖRÜLÜYOR

Sanık Ali Babaoğlu, duruşmada yazılı olarak hazırladığı savunmasını okudu. Savunmasına "Tüm şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum" diyerek başlayan Babaoğlu'na aileler tepki gösterdi.

'ÖZGÜRLÜĞÜMÜ KAYBETTİM'

Babaoğlu savunmasına şöyle devam etti:

"Palmiye Sitesi'nin A-B-C blokları ortağım Hacı Mehmet Ersoy ve tarafımdan yapılmıştır. 54 daire yıkıldı ve 100 dairede yıkım olmamıştır. 6 Şubat depremleri sıradan bir deprem değildir. Devletimiz de "yüzyılın afeti" diye tanımlamıştır. Yıkılan bloklar fay hattına denk gelmiştir. Son yönetmelikle yapılsa dahi yıkılır. Ben kaçmadım. Sinir ve depresyon hastasıyım. 15 yıldır tedavi görüyorum. Deprem sabahı travma yaşadım. Trabzon Caddesi'nde dükkanlarım yıkıldı. Hakkımda yakalama kararı yok. Yazlığıma gittim. İstesem yurtdışına kaçardım. Türk adaletine güvenim tamdır. Basında haberler çıkınca korktum ve teslim olmadım.

Deprem nedeniyle tüm mal varlığımı kaybettim. Özgürlüğümü kaybettim ve hâlâ hapishanedeyim. Palmiye Sitesi, belediye tarafından onay alınarak yapılmıştır. Kahramanmaraş'ın en güvenilir mühendislerindenim. Mesleğime leke sürdürmem. Yeterli tecrübe sahip inşaat mühendisiyim. Bu inşaattan sonra 8 defa yönetmelik değişmiştir."

Palmiye Sitesi'nin depremin ivmesiyle yıkıldığını yineleyen Babaoğlu, "Yapı denetim kanununa göre biz binadan 15 yıl sorumluyuz" savunmasını yaptı.

SANIĞIN BACAK BACAK ÜSTÜNE ATMASI MAHKEME BAŞKANINI SİNİRLENDİRDİ

Mahkeme Başkanı, Babaoğlu'nun savunma sırasında bacak bacak üstüne atmasına tepki gösterdi.

Ali Babaoğlu, savunmasının ardından müştekilerin avukatının "Neye güvenerek, kim tarafından korunup hakkınızda yakalama kararı varken notere gittiniz" sorusuna "Yakalanmayı göze alarak gittim çünkü mecburdum. Birçok yerden haciz geldi. Mal varlığımı devrettim. Noterdeki işlemlerimi tamamladım" yanıtını verdi.

SANIKLAR SUÇU BİRBİRLERİNE ATTI

Sanık müteahhit Hacı Mehmet Ersoy ise savunmasında, "Benim binanın yapımıyla ilgili alakam yok. Benim ortaklığım yok. Emlakçı gibi müşteri getirirdim" dedi.

Sanık jeoloji mühendisi Ömer Tarakçıoğlu savunmasında, "Ölenlere rahmet, kalanlara sabır diliyorum. 1999 yılında Ali Babaoğlu bizden zemin etüt raporu istedi. Biz de o raporu 1999 yılındaki yönetmeliğe göre yaptık. Biz raporu verdiğimizde bina yapılıyordu. Tek suçlu Babaoğlu değil kamu görevlileri de suçludur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Palmiye Sitesi'nin yapımında Ali Babaoğlu ile muhatap oldum. Hacı Mehmet Ersoy'u hiç görmedim" diye konuştu.

Tarakçıoğlu'nun savunmasının ardından Babaoğlu, "Hayatım boyunca Ömer Tarakçıoğlu ile hiç görüşmedim. Telefonda bile konuşmadım" ifadesini kullandı. Tarakçıoğlu ise "Ersoy'la muhatap olmadım. Sadece Ali Babaoğlu'yla görüştüm" dedi.

İKİ SORUMLUYA 'ADLİ KONTROL ŞARTIYLA' TAHLİYE

Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianamesinde müteahhitler Hacı Mehmet Ersoy, Ali Babaoğlu, jeoloji mühendisi Ömer Tarakçıoğlu hakkında ‘bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan iki yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Ancak haklarında hapis cezası istenen Ersoy ve Tarakçıoğlu, ‘adli kontrol kararı’ ile serbest bırakıldı. Babaoğlu ise 18 ay firari olduktan sonra yakalanarak tutuklandı.

Duruşmanın öncesinde açıklamalarda bulunan aileler, "Biz 18 aydır sevdiklerimiz toprak altında çürürken toprak üstünde çürüyenlerin geride kalanlarıyız. Ama katillerimiz, kaldıkları yerden hayata devam etmekle kalmamışlar, keyiflerine bakmaya devam etmişler. Gerçekten biz tükendik. Umarım adalet artık tecelli eder. Kamu görevlileri hakkında soruşturma izni çıkarılmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.

'Her Şey Dahil' Tarih Oluyor Güncel Rekor Zam Geldi: Bir Anda 10 Bin Lira Oldu Güncel Özel Ekip 12 Dakikalık Sırrın Peşinde Güncel İstanbul Havalimanı'nda Yolcunun Valizinde Ele Geçirildi Güncel