Gazze’de yaşayan Filistinliler anlatıyor: “Kızım sürekli ‘Anne biz ne zaman öleceğiz’ diye soruyor”
İsrail-Hamas savaşı bugün yedinci gününde. Gerçek Gündem’e konuşan Filistinliler, “Biz burada yıllardır esir altında yaşıyoruz. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki hayatı hayal edemezsiniz. 2 milyon Filistinlinin bulunduğu bir hapishanede nasıl yaşadığımızı hayal bile edemezsiniz” diye konuştu.
GERÇEK GÜNDEM - Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail sınırını aşıp silahlı saldırı düzenlemesinin ardından İsrail günlerdir Gazze'ye havadan saldırıyor. Hamas, yaklaşık 150 İsrailliyi rehin alırken İsrail yetkilileri, Gazze'ye yönelik 'topyekün abluka' kararı aldı.
Her iki tarafta da binlerce kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
İsrail kamu yayıncısı Kan, bin 300’ün üzerinde İsraillinin öldürüldüğünü ve en az 3 bin kişinin de yaralandığını söyledi.
Gazze yetkilileri 6 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü ve 6 binden fazlasının da yaralandığını açıkladı.
İsrail'in mahallelere ve kamplara yönelik yoğun bombardımanı nedeniyle yerlerinden edilen Filistinli aileler, kendileri ve aileleri için güvenli bir yere geçmekten başka bir şey istemiyor. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları nedeniyle yüz binlerce aile UNRWA (Birleşmiş Milletler Yardım ve Çalışma Ajansı) okullarına sığındı.
Gerçek Gündem’e konuşan Filistinliler, "Gazze'de hayat son derece zor. Bizim artık burada bir hayatımız yok. En temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamıyoruz. Elektrik, su, yakıt yok. Bazı günler yemek yemiyoruz, sadece su içiyoruz” dedi.
İsrail Enerji Bakanı Yisrael Katz perşembe günü yaptığı açıklamada, "İsrailli esirler evlerine dönene kadar hiçbir elektrik hattı çalıştırılmayacak, hiçbir su musluğu açılmayacak ve hiçbir yakıt kamyonu Gazze'ye girmeyecek" dedi.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant da Gazze Şeridi'ne tam abluka uygulayacaklarını ve bölgeye elektrik, yiyecek ve yakıt sağlanmayacağını söylemişti.
“GAZA ŞERİDİ’NDEKİ EVİMİZDE BİR BİNADA 40 KİŞİ KALIYORUZ”
Gerçek Gündem’e konuşan 27 yaşındaki Filistinli gazeteci Kholoud Al-Faqawi, Gaza Şeridi’ndeki evlerinde ailesiyle birlikte bir binada 40 kişi kaldıklarını söyledi. Faqawi, yaşanılanlarla ilgili fotoğrafları da bizimle paylaştı. Haberde yer alan fotoğrafları Filistinli genç gazeteci gönderdi.
Gazeteci Al-Faqawi, çok zor koşullarda yaşamaya çalıştıklarını söyleyerek, “Bu çatışma belirli bir dönemle sınırlı değil. Gazze'deki insanların yaşamın temel ihtiyaçlarına erişimi yok. Su yok. Elektrik yok, yakıt yok, hiçbir şeyimiz yok” dedi.
İsrail'in 9 Ekim'de Gazze'yi tamamen kuşatma emri vermesinden iki gün sonra, saat 14.00 civarında tüm bölgede elektrikler kesildi.
“SADECE KONSERVE YİYECEKLER YİYEBİLİYORUZ”
Elektriklerin kesilmesi nedeniyle evindeki buzdolabını da kullanamadığını söyleyen 27 yaşındaki gazeteci, sadece konserve yiyecekler yiyebildiklerini söyledi.
“BAZEN SADECE SU İÇİYORUZ”
Al-Faqawi ve ailesi, bazı günler yemek yiyemedikleri için tüm gün boyunca sadece su içiyorlar.
Gazze Şeridi'ne hiçbir gıda malzemesi ve yardımın da gelmediğini söyleyen gazeteci, “Sokaklarda yerde uyuyan çok sayıda insan var. Ayrıca Birleşmiş Milletler’in okulları da bu kadar fazla insan için artık yeterli değil” diye de ekledi.
“BİZ GAZETECİLERİN HABER YAPMASINI ENGELLEMEK İÇİN GAZZE’DEKİ MEDYA KURULUŞLARI BOMBALANDI”
Filistinli Gazeteciler Sendikası'nın belgelerine göre, öldürülen gazeteciler kendilerini gazeteci olarak ayırt eden üniformalar giyiyorlardı, ekipman ve kameralar taşıyorlardı. 27 yaşındaki gazeteci, İsrail güçlerinin gazetecileri kasıtlı olarak öldürdüğünü söyledi ve ekledi:
“Ayrıca, biz gazetecilerin gerçekleri ve İsrail işgalinin Gazze halkına karşı işlediği suçları ve katliamları aktarmamızı engellemek için Gazze'deki medya kurumları ve ofisleri bombalandı.”
“HİSSETTİĞİMİZ KORKU VE DEHŞETİN ZERRESİNİ İFADE ETMİYOR”
27 yaşındaki gazeteci, “Söylediğim her şey ve olup bitenler, ölüm her an arkamızda pusuda beklerken hissettiğimiz korku ve dehşetin zerresini ifade etmiyor” diye konuştu.
“GAZZE ŞERİDİ’NDE YAŞAYAN AİLEMDEN HABER ALAMIYORUM”
İstanbul’da yaşayan Gazzeli video editörü Hasan Asfour ise, Gazze Şeridi’nde yaşayan ailesinden hala haber alamıyor. Ailesiyle Whatsapp üzerinden iletişim kurduğunu söyleyen Asfour, günlerdir ailesiyle konuşamadığını söyledi:
“Gazze Şeridi'nde elektrik, su ve iletişim tamamen kesilmiş durumda. İnternet çok sınırlı bir şekilde kullanılabiliyor bu nedenle Gazze içinden insanlarla konuşmak şu anda neredeyse imkânsız.”
Elektrik kesintisinin çok büyük bir felakete yol açacağını belirten video editörü Hasan Asfour, elektrik kesintisinden dolayı hastanelerin hizmet vermeyi durduracağını söyledi:
“Hastanelerdeki yakıt da tükenecek ve oradaki tüm hastalar ölecek. İsrail Gazze Şeridi'ne yardım girişini de engelliyor, Gazze dışından gıda ile diğer yardımları getirmek üzere gelecek tüm kamyonları bombalamak ve öldürmekle tehdit ediyor.”
“AİLEMİN İKİ KATLI EVİ DE BOMBALANDI”
Hayvanların bile öldürüldüğünü söyleyen Asfour, bunu kanıtlayacak resimlerinin olduğunu söyledi ve ekledi:
“Gazze Şeridi'nde tüm mahalleler yok edildi. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve gençler acımasızca hedef alınıyor. Ailemin iki katlı evi de bombalandı. Bizler siviliz. Orada yaşayan kadın ve çocukların evlerini bombalamak için hiçbir neden yok.”
“EVİMİN YAKININI BOMBALADILAR”
Gazze Şeridi’nde yedi yaşındaki kızıyla birlikte yaşayan 36 yaşındaki Alaa Ghazal, durumun her geçen gün daha da kötüye gittiğini söyledi. Ghazal, dün akşam saatlerinde evinin yakınına düşen bomba sonucu evini boşaltmak zorunda kaldı.
Kudüs'teki Fransız Konsolosluğu'na doğrudan bağlı olan Fransız Enstitüsü'nde çalışan Ghazal’ın babası Filistin Büyükelçisi.
“Erzak yok, elektriğimiz yok, suyumuz yok. Hiçbir şeyimiz yok. Durum çok kötü. Sizinle konuştuğum sırada yani şimdi evimi boşaltıyorum çünkü burayı da bombalayacaklar” diye konuşan Ghazal, tek isteğinin barış içinde yaşamak olduğunu ifade etti.
“KIZIM BANA SÜREKLİ ‘ANNE BİZ NE ZAMAN ÖLECEĞİZ’ DİYE SORUYOR”
36 yaşındaki Alaa Ghazal, 7 yaşındaki kızının sürekli kendisine ‘Anne biz ne zaman öleceğiz’ diye sorduğunu ve kendisinin de bu soruya hiçbir cevap veremediğini söyledi:
“Pasaportumu, belgelerimi yani önemli şeyleri almak için küçük bir çanta hazırlıyordum. Kızım bana oyuncaklarını da yanına almak istediğini söyledi. Ona yeterli yerimiz olmadığını söyledim. Bana ölmek istemediğini, eşyaları burada bırakmak istemediğini söyledi. Ona geri döneceğimize söz verdim.”
“BENİM BURADA BİR HAYATIM YOK”
Yıllardır esir halinde yaşadığını anlatan Ghazal, Gazze’de yıllardır hiçbir hayatının olmadığını sözlerine ekledi:
“17 yıldır esir olarak yaşıyorum ben burada. Umut yok, hayatımız yok. Benim burada bir hayatım yok. Göç etmek için Gazze'den ayrılmayı hiç düşünmedim. Ama eğer yaşamaya devam edersem artık burada kalmayacağım. Kızım için güvenli bir yer bulmak istiyorum.”
Ghazal, nüfus kayıtlarından silinen ailelerin olduğunu söyleyerek, “Çocukları, kadınları ve yaşlıları bombalıyorlar, biz her zaman maskelerimizi takıyoruz çünkü uluslararası olarak yasak olan fosforlu bomba kullanıyorlar” dedi.
“SIRANIN BANA NE ZAMAN GELECEĞİNİ BİLMİYORUM”
“Hamas’a ya da başka bir örgüte mensup değilim ben sadece Filistinliyim. Sıranın bana ne zaman geleceğini bilmiyorum” diye konuştu Ghazal.
Öldürülen Filistinlilerin ordu mensubu değil sadece sivil olduğunu söyleyen Ghazal, savaşın başından beri yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“Çok kötüyüm, üzgünüm çünkü sivilleri öldürmeye devam ediyorlar. Bundan sonra nasıl yaşayacağımı bilmiyorum, eğer yaşamaya devam edersem tabii ki. Buradaki hayatı hayal edemezsiniz. 2 milyon Filistinlinin bulunduğu bir hapishanede nasıl yaşadığımızı hayal bile edemezsiniz.”
Ghazal, “Bu yüzden size sadece benim gibi sivillerin ölümünü engellemek için ciddi bir eylemde bulunmanız için tüm dünyaya mesajımı göndermenizi söylemek istiyorum” dedi.