Halil Falyalı cinayeti davasında yeni gelişme
KKTC’de kumarhane işletmecisi, uyuşturucu baronu Halil Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş’ın öldürülmesine ilişkin 6 sanıklı davanın görülmesine devam edildi.
Kumarhane işletmecisi, uyuşturucu baronu Halil Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde öldürülmesine ilişkin 6 sanığın yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya aralarında Mustafa Söylemez ve Mehmet Faysal Söylemez’in de bulunduğu 5 tutuklu sanık SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla bağlandı. Mahkemede tutuksuz sanık Metin Süs ile sanık avukatları da hazır bulundu. Mahkeme, cinayete ilişkin KKTC adli makamlarından istenen belgelerin 12 klasör ve 1 TB harddisk olarak dava dosyasına gönderildiğini belirtti.
Duruşmada savunma yapan sanık avukatı Alpay Fırat, Falyalı cinayetinin Türkiye sınırları dışında başka bir devlette işlendiğini ve mahkemenin öncelikle yargılamayı cinayetin işlendiği KKTC hukukuna göre mi yoksa Türk hukukuna göre mi yapacağına karar vermesi gerektiğini söyleyerek, "Kıbrıs’tan gelen 12 klasörün hiçbir sayfasını kabul etmiyoruz. Bizim açımızdan hukuken hiçbir kıymeti olmayan Kıbrıs’taki dava üzerinden yargılama yapıyoruz. Kıbrıs’ta apayrı bir sistem var. Bu hukuk sisteminin topladığı delile göre mi yoksa kendi hukuk sistemimize göre mi yargılama yapacağız? Dosyada toplanması gereken delil kalmadı. Müvekkillerimin tahliyesine karar verilsin’’ dedi.
"AĞCA’YA BU UYGULANIYORSA SÖYLEMEZLER’E NEDEN UYGULANMIYOR?’’
Sanık Mehmet Faysal Söylemez’in avukatı Coşkun Atılgan ise savunmasında, "Kıbrıs’ta müvekkilim hakkında açılmış bir dava yok. Kıbrıs’ta hazırlanan ithamnamenin hiçbir yerinde Mehmet Faysal Söylemez’in ismi yok. Mehmet Faysal Söylemez’in adı Kıbrıs’ta ithamnamede geçmiyorsa, Türkiye’de nasıl yargılama yapabilirsiniz? Derhal müvekkilim yönünden yargılamanın durdurulmasına karar verilmesini talep ediyorum. Müvekkilim ve diğer sanıklar Türk vatandaşı. Adalet Bakanlığı’na yurt dışında işlenen suç nedeniyle hangi ülkenin hukuku kapsamında yargılama yapılması gerektiği sorulsun. İtalya, Papa suikasti nedeniyle Mehmet Ali Ağca hakkında Türkiye’de yargılama yapılması için izin vermemişti. Bu nedenle Ağca, Kadıköy Ağır Ceza Mahkemesi’nde Papa suikasti suçundan yargılanamadı. Müvekkilime de aynı hukuk uygulansın. Ağca’ya bu uygulanıyorsa Söylemezler’e neden uygulanmıyor? Müvekkilim 13 aydır tutukludur. Örgüt suçundan ceza verilse dahi ki biz bunu da kabul etmiyoruz ama bu suçtan ceza verilse dahi infazını tamamlamıştır. Tahliyesini talep ediyoruz’’ ifadelerini kullandı.
TUTUKLULUĞA DEVAM KARARI
Alınan savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Mehmet Faysal Söylemez, Mustafa Söylemez, Abdurrahim Çelik, Cengiz Şener, Ender Yıldız’ın tutukluluk halinin devamına hükmetti. Heyet, dava dosyasında yer alan sanıklar hakkında KKTC adli mercileri tarafından başlatılan soruşturma-yargılama-ithamname olup olmadığının sorulmasına da karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Halil Falyalı ve Murat Demirtaş maktul, Svetlana Gulua ve Özge Taşker Falyalı müşteki, aralarında Mustafa Söylemez’in de bulunduğu 6 kişi ise şüpheli sıfatıyla yer aldı.
Hazırlanan iddianamede, 8 Şubat 2022’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Girne şehrinde ve 20 Temmuz Caddesi üzerinde, Halil Falyalı ve Murat Demirtaş’ın uzun namlulu ateşli silahlarla saldırıya uğradıkları, Demirtaş’ın olay yerinde, Falyalı’nın ise kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği aktarıldı.
İddianamede, maktul Murat Demirtaş’ın, saldırının asıl hedefindeki Halil Falyalı’nın şoförü olduğu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı olan Falyalı’nın yaklaşık 20 yıl önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kumarhane güvenliği olarak işe başladığı, burada birçok otel işletmeciliği ve gazino yöneticiliği yaptığı kaydedildi.
Hazırlanan iddianamede şüpheliler Mehmet Faysal Söylemez ve Mustafa Söylemez’in, ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve ‘suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak veya yönetmek’ suçundan ise 5’er yıldan 12’şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.
İddianamede ayrıca, 4 şüpheli hakkında ise ‘tasarlayarak kasten öldürmeye yardım etme’ ve ‘suç işlemek için kurulan silahlı örgüte üye olmak’ suçlarından 32 yıl 6’şar aydan 46’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.