Hayvana Eziyetin Böylesi! Yaşlı Köpeği Boyayıp Sattılar
Diyarbakır'da dolandırıcılar, bir köpeği boyayarak satışa çıkardı. Köpeği 4 bin liraya satın alan kişi, veteriner hekimde köpeğin turuncu renk ve yavru olmadığını öğrendi. Köpeği satan iki kişi hakkında 'dolandırıcılık' suçundan 10'ar yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi'nden Avukat Burcu Yağcı ise, hayvanlara 'can' muamelesi yapılmadığını hatırlatarak olaya tepki gösterdi.
Hayvana eziyetin adresi İzmir oldu. İzmir'de yaşayan Buket Y. ve Erencan K. isimli kişiler, Diyarbakır'da yaşayan Ümran B. isimli kadına, bir köpeği boyayarak sattı.
4 bin lira karşılığında Maltipoo cinsi, yavru ve turuncu bir köpek 'satın aldığını' düşünen Ümran B., köpeği teslim aldıktan sonra gittiği veteriner hekimde köpeğin ne cinsinin ne de renginin belirtildiği gibi olmadığı, hayvanın boyandığı, bu yüzden derisinde de yaralar oluştuğunu öğrendi.
DOLANDIRICILIK SUÇUNDAN DAVA AÇILDI
Ardından Ümran B., köpeği satın aldığı Buket Y. ve Erencan K. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucunda iddianame hazırlandı.
İddianamede, şüpheliler Buket Y. ve Erencan K.'nin, 'Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık' suçundan 4 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmaları talep edildi.
'HAYVANLARA 'CAN' MUAMELESİ YAPILMIYOR'
Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi'nden Avukat Burcu Yağcı, olaya ilişkin değerlendirmede bulundu. Yağcı, "Bu tip suçlara sebep olan şey, hayvanların üretim ve ticaretinin yasal olmasıdır. Tüm uğraşlarımıza rağmen hayvanları meta olarak gören zihniyetle baş edemiyoruz" diyerek şunları kaydetti:
Yasa koyucular, 'Hayvanı mal statüsünden çıkardık, can statüsüne aldık' şeklinde reklam yaptılar; ancak içeriğine baktığınız zaman, yasal düzenlemelerde üretim ve satışa konu olan, hayvanat bahçelerinde sergilenen ve esir tutulan, üzerinde deneyler yapılan ve son dönemde artan hayvana şiddet olaylarında tekrar tekrar deneyimlendiği üzere faillere gereken cezanın verilmediği ortadayken, hayvanlara 'can' muamelesi yapıldığını söylemek mümkün değildir. Caydırıcı cezalar verilmediği takdirde bu olayların önüne geçmek ne yazık ki mümkün değildir. Bu noktada, yetersiz kalan cezaların artırılması ve yargı mercilerinin de bu suçlara kayıtsız kalmayarak üst sınırdan ceza tayin etmesi gerekli ve önemlidir."