Depremin birinci yılında mühendisler rakamları açıkladı: "Teslim edilen konut miktarı siyasilerin verdikleri söz verdiklerinin yüzde 8'ine tekabül ediyor"

Kahramanmaraş Merkezli 6 Şubat depremlerinin birinci yılı dolayısıyla İnşaat Mühendisleri Odası Türkiye genelinde eş zamanlı basın açıklaması yaptı. Açıklamada, afetin ardından bir yıla dönüp bakıldığında “ciddi bir çalışmanın yapılmadığı” belirtilerek, seçim öncesi verilen taahhütlerin ötelendiği ifade edildi.

Açıklamayı İMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Ahmet Onur Özergene okuyarak, şu değerlendirme yapıldı:

"Siyasi iktidarın deprem sonrası kentlerin yeniden ayağa kaldırılması, hayatın normale döndürülmesi doğrultusunda 319 binin bir yıl içerisinde teslim etmek kaydıyla 650 bin konutun yapılacağı yönündeki beyanlarının oldukça gerisinde kaldıkları görülmektedir. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hasar tespit raporlarına ve TOKİ’nin resmi internet sitesinde yayınlanan bilgilere göre hazırlanan tablo yer almaktadır. Bu tabloya göre, 11 il kapsamında yıkılan veya yıkılacak olan konut toplam 674 bindir. Siyasi yetkililerin 650 bin konut yapılacağına dair ifadeleri bu ihtiyaca yöneliktir.

"ORTAYA KOYDUKLARI HEDEFİN ANCAK YÜZDE 8’İNE TEKABÜL ETMEKTEDİR"

Son 1 yılda TOKİ tarafından ihalesi yapılmış konut miktarı ise toplamda 108 bin 936 adettir. Bu ihalelerin toplam bedeli 204 milyar liradır. Kısa vadede bitirilip teslim edilebilecek konut miktarı TOKİ verilerine göre 25 bin civarındadır. Bu durum siyasilerin geçen yıl verdikleri sözlerin veya ortaya koydukları hedefin ancak yüzde 8’ine tekabül etmektedir. Yetkin mühendislik uygulaması muhakkak hayata geçirilmelidir. İnşaat mühendisliğinin ilgi alanına giren konularda halkın güvenli yaşam hakkının korunması ve mühendisliğin gerekliliklerinin yerine getirilmesi amacıyla bilgili, deneyimli ve etik kurallara bağlı mühendisler eliyle yapılabilmesi için, meslek kuruluşlarının sorumluluğunda yetkin mühendislik uygulamasına geçilmelidir."

Açıklamanın ardından ANKA’nın “Deprem bölgesinde ihmali bulunan mühendislere ilişkin odanın herhangi bir inceleme başlattı mı” sorusuna Özergene, “Biz orada yapılan alt yapı üst yapı çalışmalarını gözlemlemeye çalışsak da bunun çok yeterli olmadığı insanlar tarafından da görülebiliyor. Zaman bunu aslında biraz daha net bir şekilde ortaya koyacak. Bizim gözlemlerimiz kadarıyla bunun yetersiz olduğunu düşünüyoruz" yanıtını verdi.

"MESLEKTAŞLARIMIZ, SUÇUNU BİLMEDEN CEZAEVLERİNDE TUTULUYOR"

İMO Ankara Şubesi YK Başkanı Bülent Tatlı ise konuya ilişkin şunları söyledi:

"Yapının projesinden mi kaynaklı denetiminden mi kaynaklı ya da sonrasında yapıya dışarıdan gelen müdahalelerden mi kaynaklı yıkım olup olmadığı daha net olarak belli değil. Ama süreçte gördüğümüz kadarıyla bir sürü inşaat mühendisleri meslektaşlarımız, suçunun ne olduğunu bilmeden dahi şu anda bunun vebalini yaşıyor. Suçsuz olsa dahi. Suçlu mu suçlu değil mi o bile belirsiz bir şekilde cezaevlerinde tutuluyor. İki tane bilirkişi raporuyla asli kusur ya da kusur ithaf edemezken..."

KAHRAMANMARAŞTA'Kİ DEPREMDE YIKILMAYAN İMO BİNASI: "O BİNA BİZİM YÜZ AKIMIZ..."

Kahramanmaraş depremlerinde kent merkezinde yıkılmayan nadir binalardan biri olan ve deprem sonrası simge haline gelen İnşaat Mühendisleri Odası binası rezerv alana dahil edildi. ANKA’nın buna ilişkin sorusuna Tatlı şu yanıtı verdi:

"Aslında bizim yıllardır anlattığımız dokümantasyonlarla, sempozyumlarla söylediklerimizin minicik bir özeti şeklindeydi. Kâr amacı gütmezseniz, olması gereken şekilde bütün yapım süreçlerini yönetirseniz işte olacağı bu... Ne eksik ne fazlası… Ayakta duran bir yapımızdı. Bizim yüz akımız olarak görülmüştü. Bölgeden aldığımız bilgiye göre rezerv alanı içerisine alındı ama şu anda bir tebliğe bir yıkıma dahil bir bildirim yok. Yapılan projelere baktığımızda sanki o bina orada yokmuş gibi yeni binaların projelerini görüyoruz. Bunun anlamı 'yıkacaklar' gibi görünüyor.”

"O BİNA ANITSAL YAPIMIZ OLARAK KALMALI"

İMO Başkanı Tatlı, kendilerine gelen bilgide binanın yıkımının ardından başka bir yer gösterildiğini belirterek, “Niye yıkıyorsunuz ki aslında onu korumalısınız. O bizim anıtsal bir verimiz olarak kalmalı. Bir taraftan bir işin nasıl yapıldığının göstergesi olarak görülmeli ki ders almalıyız sonrası açısından… Hep diyoruz ya 1999 depreminden sonra bu milat olmalı diye. Dedik ki 6 Şubat milat olsun 6 Şubat’tan kaynaklanan bütün verileri ortadan silerseniz hafızayı yok edersiniz” dedi.