Teğmenler Yarın Savunma Yapacak, YDK'ya İki Mütalaa Sunuldu
Kara Harp Okulu mezuniyetinde kılıç çatarak yemin eden teğmenler, savunmalarını yarın yapacak. Savunmaların öncesinde YDK'ya iki mütalaa sunulduğu bildirildi.
Kara Harp Okulu resmi mezuniyet töreninin ardından ‘kılıçlı yemin’ ile Türkiye’nin gündemine oturan teğmenler, TSK’dan ihraç istemiyle Yüksek Disiplin Kurulu’na (YDK) sevk edildi. Teğmenler disiplin soruşturması kapsamında, ''Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ayırma'' cezasıyla Kara Kuvetleri Kumutanlığı YDK'ya sevk edilen 5 teğmen ve avukatları yarın sözlü savunmalarını yapacak.
Yarın savunmalarını yapacak olan teğmenlerin avukatları YDK’ya uzman hocalardan alınan hukuki görüşleri de gönderdi. Hazırlanan hukuki mütalaanın birinde, avukatlar tarafından verilen içinde tahkikat raporu, ifade, bilgi alma, olay tutanakları ve ifadelerin de yer aldığı klasörler incelendi.
Hukuki mevzuatın sıralandığı ve Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin, “Disiplinsizliğin uygulanmasına ilişkin” kararlarına atıf yapılan uzman görüşünde, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesinin, “Sosyal medyada Atatürk'le ilgili hakaretamiz açıklama ve paylaşımlarda bulunan bir astsubay” ile ilgili kararından da örnek verildi. Mahkemenin, davacının bu eyleminin, “TSK'nın itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış veya ağır suç veya disiplinsizlik teşkil etmediği, davacının eylemi ile verilen ceza arasında adil bir dengenin kurulmadığı, kusurlu eyleminin karşılığı olan cezadan daha ağır bir ceza ile cezalandırıldığı” sonucuna vardığı aktarıldı.
‘KILIÇ ÇATMANIN ARDINDAN GRUP KENDİLİĞİNDEN DAĞILDI’
Uzman görüşünde, idare tarafından düzenlenen tutanak, öğrenci ve tanık ifadeleri, dosyada mevcut fotoğraf ve görüntüler incelendiğinde, resmi tören programının sona erdiğinin bildirilmesinin ardından, devlet erkanı ve protokol tribünden ayrılırken, mezun teğmen taburunun şeref tribününün karşısında yer alan paravan gerisine alındığı ve kaldırılan mevzuattaki andın okunmasının bundan sonra gerçekleştiği belirtildi.
Bu sırada protokolün stattan henüz tamamen ayrılmadığı, ancak sahayı görmeyecek şekilde tribünün arkasında olduklarının anlaşıldığı ifade edilen görüşte, “Birkaç dakika süren bu toplanma esnasında icra edilen kılıç çatma, ant okuma ve söylemde bulunma faaliyetinin ardından grup kendiliğinden dağılmış ve teğmenler aileleriyle görüşmek üzere sahadan ayrılmıştır. Bu faaliyete idareye göre 60, bazı öğrencilere göre 700, bazı verilere göre de 500 Harbiyeli katılmıştır. Katılmayanların ailelerinin yanına giderek görüşmekte olmasından kaynaklandığı kabul edilebilir'' denildi.
Hukuki görüşte, dosyada, andın okunmasın önceden planlandığına dair somut veri bulunmadığı da aktarıldı.
‘TÖREN DIŞINDA AND OKUNMAMASI YÖNÜNDE EMİR YOK’
Görüşte, idarenin tahkikat raporu ile savunma istek yazılarında, mevzuatta ve programda yer almayan andın “verilen emrin sınırlarını aşarak” okunmasının disiplini ağır şekilde zedelediğinin vurgulandığı aktarıldı.
TSK İç Hizmet Kanununda, “Emir”in, “Hizmete ait bir talep veya yasağın sözle, yazı ile ve sair surette ifadesidir” şeklinde tanımlandığı kaydedilen görüşte, “Halbuki, dosyadan, tören dışında ant okunmaması konusunda verilmiş açık ve kesin hizmete müteallik bir emir bulunmadığı anlaşılmaktadır” denildi.
İdarenin tahkikat raporunda ve diğer belgelerde, olayda neyin ne şekilde ve nasıl disiplinsizliğin ön şartı ve genel unsuru olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelik taşıdığının hukuk dilinde izah ve ifade edilemediğinin de görüldüğü belirtilen görüşte, şunlar kaydedildi:
''Dosyadaki bilgilere göre; çok sayıda Harbiyelinin subaylık andını okuduğu ve ‘Mustafa Kemalin askerleriyiz’ söyleminde bulunduğu, keza aynı andın geçmiş yıllarda ve bir gün önce veda eğlencesinde Harbiye’de, birkaç gün önce de Özel Kuvvetler Komutanlığında üstelik Bakan önünde okunmasına rağmen hiçbir işlem ve olumsuz değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında sadece 5 öğrencinin Disiplin Kuruluna sevkinin, Anayasa'nın eşitlik ilkesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu hükümleriyle bağdaşmadığı açıktır.''
Görüşte, bu itibarla “hizmete engel davranışlarda bulunmak” disiplinsizliğinden verilecek cezanın sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olacağı değerlendirilerek, “Devlete maliyet yüklediği gibi yoğun maddi ve manevi emeklerle yetiştirilen, çalışkan ve başarılı teğmenlerin tam TSK’ya yararlı olacağı ve kendilerinden verim alınacağı çağda, bir an için disiplini zedelediği kabul edilse bile gençlikte olağan karşılanabilecek davranışlarından dolayı statü dışına çıkarılmalarında kamu yararı bulunmadığı gibi adil ve hakkaniyetli olmayacaktır'' denildi.
‘DİSİPLİNSİZLİK FİİLİ OLUŞTURDUĞUNUN KABULÜ MÜMKÜN DEĞİL’
Avukatların talebiyle hazırlanan, hukuk fakültesi idare hukuku ana bilim dalından 3 profesör doktor imzalı diğer görüşte de teğmenlere ceza verilmesinin, Anayasa'nın ölçülülük ilkesiyle bağdaşmayacağı anlatıldı.
Bu görüşte de teğmenlerin "tören sonrasında" yaptıkları resmi olmayan etkinliklerde subay andını okudukları, bu faaliyetin hiçbir şekilde bir emre aykırılık oluşturmayacağı değerlendirmesi yapıldı.
Resmi törende, subay andının okunamayacağı yönünde teğmenlere bildirim yapıldığı, bu bildirimin, resmi törenlerle ilgili yasakları içerdiği, tören sonrası velilerin önünde, o yıl mezun olan tüm teğmenlerin her yıl icra ettiği anlaşılan gayri resmi etkinlikler aşamasını kapsamadığı aktarıldı.
Görüşte, "1995’ten 2022 yılına kadar 27 yıl boyunca mezuniyet törenlerinde resmin okunan bir metnin, 2024 yılında mezun olan teğmenler tarafından resmi tören sonrasında okullarında bir hatıra olarak okunmasının TSK’dan ayırma cezasını gerektiren ‘hizmete engel davranışta bulunmak’ şeklinde bir disiplinsizlik fiili oluşturduğunun kabulü mümkün değildir" ifadesi kullanıldı.
Söz konusu andın içeriğinde suç veya askeri anlamda disiplinsizlik teşkil edecek herhangi bir ifade, ima veya anlamın da mevcut olmadığı vurgulanan görüşte, bu andın benzerinin, Cumhurbaşkanı, milletvekili ve devlet memurlarının göreve başlarken ant içme metinlerinde de yer aldığı aktarıldı.
Üç profesörün görüşünde, "İki yıl öncesine kadar okunan bir andın resmi program sonrasında genç teğmenler tarafından bir dönem hatırası olarak ayrıca okunması bir disiplinsizlik teşkil etmez, TSK itibarına zarar verecek tutum ve davranış olarak kabul edilemez. Resmi tören zaten sona erdiği için ortada engel olunacak bir hizmet de bulunmamaktadır. Tören, yönergesine, emir ve talimatlara uygun olarak icra edilmiş ve tamamlanmıştır" tespitleri yer aldı.
Teğmenlerin andı okuma faaliyetlerinin, tören sonrasında tören yerine henüz terk etmemiş alay ve tabur komutanlarının huzurunda gerçekleştiği hatırlatılan görüşte, "Eğer teğmenlerin söz konusu andı okumaları iddia edildiği gibi Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasını gerektiren disiplinsizlik teşkil eden bir fiil olsaydı, komutanların bu faaliyete derhal müdahale etmeleri gerekirdi" denildi.