Uyuşturucudan soruşturma açılmıştı: Emniyet Müdür Yardımcısı'nı Bakanlık mı korudu?
T24 yazarı Tolga Şardan, uyuşturucu ticareti yapan bir şebekeyle bağlantısı olduğu iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan Edirne Emniyet Müdür Yardımcısı Z.A. olayının ayrıntılarını yazdı.
T24 yazarı Tolga Şardan, “Edirne'de neler oluyor: Uyuşturucu şebekesiyle bağı olan polis müdürü; sessiz sedasız emekli olan jandarma komutanı!” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Şardan, uyuşturucu ticareti yapan bir şebekeyle bağlantısı olduğu iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan “şüpheli” sıfatıyla ifadesi alınıp adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Edirne Emniyet Müdür Yardımcısı Z.A. olayının ayrıntılarını yazdı.
Şardan, “Savcılığa çağrılan polis müdürü Z.A., ilk ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece ev hapsi ile gözetim altına alındı. Mahkemece ev hapsi kararı verilmesi için İçişleri Bakanlığı'ndan Edirne'ye ulaşılarak tutuklamanın önüne geçildiği bilgisini edindim” dedi.
İşte yazının ilgili bölümü:
Yaşananlar, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'nın uyuşturucu ticareti yapan bir şebekeye yönelik yürüttüğü adli soruşturmayla anlaşıldı.
Türkiye'nin Yunanistan'a açılan sınır kapısı Pazarkule'de gümrük görevlileri, "durumundan şüphelendikleri" 34 FYE 532 plakalı kamyoneti 18 Kasım 2022 günü durdurdu. Pazarkule Sınır Kapısı bölgesinde narkotik köpeği ve araçları bütün olarak kontrol eden x-ray cihazı olmaması nedeniyle araç Kapıkule Sınır Kapısı'na götürüldü.
Önce uyuşturucu yakalamada uzman narkotik köpeği ile arama yapıldı. Köpeğin uyuşturucu bulunduğu yönünde işaret vermesi sonrasında x-ray hattına alınan aracın alt kısmında yapılan "ince aramada" 13 kilo esrar bulundu.
Bunun üzerine şüpheliler hakkında adli soruşturma başlatıldı. Üç şüpheli tutuklandı. Soruşturma aynı zamanda İstanbul'a uzandı. Sonrasında, yakalanan şüphelilerden bazıları uyuşturucu sevkiyatı sırasında Edirne Emniyeti'nde görevli bir polis müdürünün kendilerine destek ve yardımcı olduğunu itiraf etti. İtirafla birlikte Savcı Gencay Akçay, Edirne Emniyet Müdür Yardımcısı Z.A. hakkında dosya açıp teknik takip yapılması kararını aldı.
UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE EDEN POLİS MÜDÜRÜ
Dikkat çekici bir nokta ise; şüpheli polis müdürü Z.A.'nın Edirne Emniyeti bünyesinde Uyuşturucu Suçlarıyla Mücadele Şubesi başta olmak üzere KOM ve Terörle Mücadele Şubesi'nin yanı sıra Emniyet Kantini'nden de sorumlu olması. Yani, kantin gelirleri üzerinden emniyet müdürlüğünün ihtiyaçlarının karşılanmasının organize edilmesinde görevli. Kantin demişken; Edirne Emniyeti, 3 bin liraya satın alınan ve bedeli polis kantininden ödenen terliğin sahibini konuşuyor bugünlerde!
Adli soruşturmanın içinde üst düzey polis müdürü olması nedeniyle savcılık, soruşturmayı Edirne İl Jandarma Komutanlığı üzerinden başlattı. Yapılan telefon dinlemelerinde polis müdürünün şebekeyle bağlantıları tespit edildi.
Telefon dinlemeleri devam ederken ilginç bir gelişme yaşandı. Bir süre sonra polis müdürü Z.A.'nın, uyuşturucu şebekesiyle telefon görüşmelerini kestiği görüldü. Savcılık, dosyayla ilgili "sızıntı" olabileceği ihtimalinin ortaya çıkmasıyla, mevcut deliller üzerinden soruşturmanın ön çalışmalarını sonuçlandırma kararını aldı.
ÇOCUĞUNUN OKUL MASRAFLARI
Soruşturma kapsamında şüpheli polis müdürü Z.A.'nın banka hesap hareketleri de mercek altına alındı. Uyuşturucu ticareti şüphelisi olan kişilerle, şüpheli Z.A. arasında para hareketleri tespit edildi. Ayrıca, Z.A.'nın çocuğunun okul masraflarının da diğer şüpheliler tarafından ödendiğine yönelik tespitlerin dosya içinde yer aldığı savcılık yetkililerince ifade ediliyor.
Savcılığa çağrılan polis müdürü Z.A., ilk ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece ev hapsi ile gözetim altına alındı. Mahkemece ev hapsi kararı verilmesi için İçişleri Bakanlığı'ndan Edirne'ye ulaşılarak tutuklamanın önüne geçildiği bilgisini edindim.
Mızrağın çuvala sığmaması durumunun ortaya çıkmasıyla Edirne Emniyet Müdürlüğü, Ankara'dan müfettiş talep etmek zorunda kaldı. Teftiş Kurulu'ndan müfettiş görevlendirmesi yapıldı. Ayrıca, yaşanan gelişmelerden sonra görevden el çektirilmesi gereken Z.A.'ya bu işlemin uygulanmayıp, resmi kayıtlarda idari izinli gösterildiği, sadece sorumlu olduğu şubelerin değiştirildiği bilgisi Ankara'ya ulaşmış durumda!
TEK SUÇLU POLİS MÜDÜRÜ MÜ?
Peki, şimdi bu durum bu kadarla kalmalı mı?
Madalyonun diğer yönü aslına bakarsanız daha vahim. Sırayla gidelim:
Şüpheli polis müdürü Z.A., Edirne Emniyet Müdürü Mustafa Alçalar'ın Temmuz 2021'de kente emniyet müdürü olarak atanmasından sonra geldi. Alçalar ile Z.A., İstanbul Adile Sadullah Mermerci Polis Meslek Yüksekokulu'nda birlikte görev yaptı. Yardımcısıydı. Yani, Alçalar'ın "tanıdığı" polis müdürü olarak kendi referansıyla özel tayin edildi!
Alçalar ise meslek yaşamının neredeyse tamamını İstanbul'da geçirmiş bir polis müdürü. 1990'da Polis Akademisi'nden mezun olduktan sonra İstanbul Emniyeti'nde görev aldı. İtalya'da üç yıllık büyükelçilik güvenlik amirliğinin ardından dönüş yine İstanbul. Sonrasında teşkilat içinde en kısa Doğu görevi için iki yıllığına Şemdinli'ye gidiş. Dönüş bir kez daha İstanbul! İstanbul ve Şemdinli dışında ülke coğrafyasında hiçbir yer de görevi yok. İstanbul'u seven bir polis müdürü. En üst rütbedeki saha görevi de yine İstanbul'daki polis okulu. Edirne'deki olayın ortaya çıkması sonrasında emniyet kulislerinde yaptığım araştırmaya göre, Alçalar'ın hiç il emniyet müdürlüğü görevi tecrübesi olmaksızın Edirne gibi çok önemli bir kente atanmasının arkasındaki isim Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanı Fenni Gürsel. Gürsel de İçişleri Bakanı Soylu'nun emniyetteki A Takımı'ndan. Dolayısıyla ilginç bir atama zinciri gerçekleşmiş Edirne'ye!
Hakkında ev hapsi kararı verilen polis müdürü Z.A.'nın içinde bulunduğu konumu "suçların kişiselliği" içinde değerlendirmek elbette mümkün. Ancak, şüpheli polis müdürü, hakkındaki iddialara konu olan suçu işlemek için kime güveniyor? Bu pervasızlık nereden / kimden destek buluyor? Üst düzey polis müdürü olarak görev ve yetkilerini kullanmakta astlarına örnek olması gerekirken, böylesi bir suça karışmasını "suçun kişiselliği" ile açıklamak yeterli mi?
Diyelim ki; polis müdürü bir gaflete kurban gitti. Peki; söz konusu polis müdürünü denetlemekten ilk derecede sorumlu Edirne Emniyet Müdürü Mustafa Alçalar'ın denetleme ve yönetme kusuru yok mu? Alçalar'ı kim denetleyecek? Kentin Valisi Hüseyin Kürşat Kırbıyık! Kendi sorumlu olduğu kentte yaşanan bu olaydan herhangi bir rahatsızlık duydu mu acaba Vali Bey? Yoksa haberdar değil miydi? Kırbıyık'ın aynı zamanda 2020 – 2022 arasında Süleyman Soylu'nun bakanlık merkezinde İller İdaresi Genel Müdürü olduğunu hatırlatayım.
Yetmedi; böylesi bir tablonun yaratılmasında dolaylı payı bulunanlar ne olacak? Alçalar'a kefil olan Teftiş Kurulu Başkanı Fenni Gürsel, atamalara imza koyan, teşkilat içinde "düşük profilli" ve "sessiz" olmakla eleştirilen, amirallerin Montrö bildirisine karşılık kurumsal sosyal medya hesabından "edepsizlik" nitelemesiyle yapılan sosyal paylaşıma onay veren Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, personelciler ve İçişleri Bakanı Soylu.
Ayrıca emniyet teşkilatının yaşadığı erozyona karşı sessiz kalanlar?