Yıkım kararına rağmen Akçakoca Devlet Hastanesi'nin faaliyetine devam etmesi protesto edildi
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri, 23 Kasım 2022’de Düzce’de meydana gelen 5,9 büyüklüğüdeki depremde hasar alan Akçakoca Devlet Hastanesi’nin yıkım kararına karşın faaliyetine devam ettirilmesini protesto etti.
Düzce’de Kasım 2022’de meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremde hasar alan Akçakoca Devlet Hastanesi, yıkım kararı olmasına karşın faaliyetine devam ediyor. SES üyeleri, bugün Akçakoca Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yaparak binada sağlık hizmetlerinin durdurulması ve başka bir binaya tahliye edilmesi çağrısında bulundu.
"TAHLİYE KARARINA RAĞMEN FAALİYETLERİNE DEVAM EDİYOR"
SES Düzce İl Başkanı Cemal Yılmaz şunları söyledi:
"6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerde 50 binden fazla insanımızı kaybettik. Yaşamını yitiren insanların içerisinde çok sayıda sağlık ve sosyal hizmet emekçisi de bulunmaktadır. Ancak acı olan; depreme dayanıklı olmadığı bilimsel raporla kanıtlanan ve boşaltılması talep edilen İskenderun Devlet Hastanesi eski binasının boşaltılmaması nedeni ile depremde en fazla can kaybının yaşandığı kamu binası oldu. Aynı akıbetin Akçakoca Devlet Hastanesi’nde de yaşanmasını istemiyoruz. Sendikamız SES’in ısrarlı çabaları sonucunda yapılan incelemelerde Akçakoca Devlet Hastanesi’nin 23 Kasım 2022 tarihinde yaşanan 5.9 büyüklüğündeki deprem sonrası zarar gördüğü ve bunun üzerine yapılan incelemede hastane binasının depreme dayanıklı olmadığı ve tahliye edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Yaptığımız başvurulardan sonra Akçakoca Devlet Hastanesi hakkında onarılmasının imkansız olup, yeni bina yapım kararı alınmış ancak bu karar hala yerine getirilmemiştir. İhale süreci yeni tamamlanmış inşaat yeni başlamıştır. Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü’nün 28 Şubat 2023 tarihli yazısı ile Düzce Valiliği’nden biran önce Akçakoca Devlet Hastanesi’nin tahliye edilmesi bildirilmiş ancak bugüne değin bu hastane faaliyetlerine devam etmiştir.
"SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN CAN GÜVENLİĞİ SAĞLANMALIDIR"
Şaka yapmıyoruz. Bu anlattığımız olay gerçektir. Bizzat Sağlık Bakanlığı’nın 'yıkım kararının gereğini yapın' yazısına rağmen Düzce Valiliği, Düzce İl Sağlık Müdürlüğü ve Akçakoca Devlet Hastanesi Başhekimliği neyi bekliyor? Olası bir depremde bu binadan cenazelerimizin çıkmasını mı bekliyorlar? Bu kadar bilimsellikten uzak ve her türlü iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almaktan bi haber yönetimlere sesleniyoruz; biran önce Akçakoca Devlet Hastanesi’ni boşaltın bu hastanede görev yapan sağlık ve sosyal hizmet emekçileri ve hastaların can güvenliğini sağlayın. Yeni temeli atılan hastane binası hazır oluncaya kadar yerinde geçici olarak sahra hastanesi kurulmalı ve halkımızın sağlık hizmetine erişimi ve sağlık emekçilerinin can güvenliği sağlanmalıdır. En kısa zamanda yapılmakta olan hastane binası hizmete sunulmalıdır. Bu konuda sendikamız; 23 Kasım 2022 Düzce depremi sonrası, 30 Kasım 2022'den bugüne kadar iki kez basın açıklaması, İl Sağlık Müdürlüğü ile en az 3-4 defa yazışma ile tahliye edilmesi talebini dile getirdik. Akçakoca, Düzce ve ülke Kamuoyunun dikkatini çekmeye çalıştık.
"DEPREMLERDE 448 SAĞLIK ÇALIŞANINI KAYBETTİK"
Birkaç gün sonra 6 Şubat'ta 13 ili etkileyen 11 ilde 50 Bin üzerinde hayatını kaybedenlerin olduğu Kahramanmaraş merkezli, 20 Şubat'ta Hatay merkezli depremlerde, yaşanan bu can kayıplarından 448 canın sağlık ve sosyal hizmet emekçisi olduğunu bir kez daha kamuoyu dikkatine sunmak istiyoruz. 1999 depremlerinde ihmal ve görevi kötüye kullanmanın yaşandığı Düzce Ömür Hastanesi’nde, yine Aydınpınar Caddesi’ndeki özel sağlık merkezi ve diğer sağlık kurumlarında kaybettiğimiz sağlık emekçilerimizi unutmadık. Aynı acıları Akçakoca'da, Düzce'de veya ülkemizin başka bir köşesinde tekrar yaşamak istemiyoruz. Yine yasalarımızda emirlere uymamanın suç olduğunu tüm yönetim kademelerine bir kez daha hatırlatıyoruz; SES olarak sürecin yakından takipçisi olacağımızı, arkadaşlarımız ile hastalarımızın can güvenliğini sağlama konusunda hastanenin tahliyesi ve yıkımı gerçekleştirmeyenler hakkında, gerekli her türlü girişimde bulunacağımızı belirtmek istiyoruz.”