2022 yılında 327 kadın katledildi! Kadınları yakınları öldürüyor
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, 2022 yılında 11 Kasım’a kadar toplam 327 kadın cinayeti işlendiğini açıkladı. Verilere göre kadınlar en fazla ilişki yaşadığı, boşanma ya da ayrılma aşamasında olduğu, boşandığı ya da ayrıldığı ve aile içinden bir kişi tarafından öldürülüyor.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), 2022’de 11 Kasım’a kadar toplam 327 kadın cinayeti işlendi. Veriler, kadınların en fazla ilişki yaşadığı kişi, boşanma ya da ayrılma aşamasında olduğu kişi, boşandığı ya da ayrıldığı kişi ve aile içinden bir kişi tarafından öldürüldüğünü ortaya koyuyor. Açıklamada, “‘Kadınları kimler katletti’ diye baktığımızda ise en sevdikleri çıkıyor karşımıza. Sorgulamalıyız. Neden en sevdikleri kişi kadınları katlediyor? Bu sorunun cevabını biz eşitsizlik olarak değerlendiriyoruz” denildi.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), 2021-2022 arasında işlenen kadın cinayetleri verilerini yayınladı.
TKDF'nin internet sitesinde yayınlanan verilere göre, 2021 yılında toplam 348 kadın cinayete kurban giderken, 2022’de ise 11 Kasım’a kadar toplam 327 kadın cinayeti işlendi.
Aylara göre işlenen kadın cinayeti verilerine bakıldığında ise, 2021 yılında 38 kadın ile en yüksek sayı Aralık ayında kaydedildi. 2022’de ise en fazla cinayet 39 kadının öldürülmesiyle Ekim ayında kaydedildi.
2022’DE EN FAZLA KADIN CİNAYETİ İSTANBUL’DA İŞLENDİ
1 Ocak-11 Kasım 2022 arasında 64 kadının öldürülmesiyle İstanbul en çok kadın cinayetinin işlendiği şehir oldu. İstanbul’u, 19 cinayet ile İzmir, 17 cinayet ile Ankara takip etti. Ankara’yı ise Adana, Şırnak, Mersin, Konya, Kocaeli ve Bursa takip etti.
Kadın cinayetlerinin en çok işlendiği illerde yıllara göre yapılan karşılaştırmada ise Antalya, Adana, Kocaeli, Bursa’da azalış gösterirken, İzmir ve Konya’da bir değişim kaydedilmedi. İstanbul, Ankara, Şırnak ve Mersin’de ise 2022’de 2021 yılına göre daha fazla cinayet işlendi.
“EVLİ İKEN KATLEDİLEN SAYISININ ÇOK YÜKSEK OLMASI ŞİDDETİN ANA MERKEZİ KUTSAL AİLE OLARAK TANIMLADIĞIMIZ KURUM OLDU”
2022 yılında öldürülen kadınların 156’sı evliyken, 70’i bekar, 27’si boşanmış ve 14’ü dini nikahlıydı. 60 kadının ise medeni durumlarına ilişkin bilgi edinilemedi. 2021 yılında ise cinayete kurban giden kadınların 148’si evliyken, 133’ü bekar/boşanmış, 14’ü dini nikahlı ve 53’ünün medeni durumuna ilişkin bilgi edinilemedi. Buna ilişkin, “Medeni hal bakımından irdelediğimizde verileri, evli iken katledilen sayısının çok yüksek olması şiddetin ana merkezinin kutsal aile olarak tanımladığımız kurum olduğunun altını çizmeliyiz. Federasyon kutsal aile tanımlamasına her zaman karşı çıkmıştır. İçinde cinsel istismarın ve şiddetin olduğu yerler aile kurumu değildir. Bu yüzden buralara kutsallık atfetmek de yanlıştır. Aile toplumun en küçük ve en değerli birimi olarak çağdaş demokratik ve hukuki normlar içinde varlığını sürdürmeli, iktidarlar bu kovana çomak sokmamalıdırlar” ifadeleri kullanıldı.
Öldürülen kadınların yaş ortalamasına ilişkin verilere göre, 2021 yılında ortalama yaş 36,4 iken 2022’de 35,89 oldu. 2021’de en küçük yaş 2 iken 2022’de 3 yaş oldu. 2021 en büyük yaş 96 olarak kaydedilirken, 2022’de 81 olarak kaydedildi. Yaş ortalamasına ilişkin şu değerlendirmeye yer verildi:
“Yaş aldıkça ölüm sayılarında artış gözlemlenmekte. Erkeğin ‘Sinirime hâkim olamadım’ cümlesinin arkasına sığındığı bu katliamlara yaş almışlara saygı konusunda iyi örnek olamadığımızı da yansıtmakta. En düşük yaş skalasına baktığımızda çoğu zaman çocuklu ailelerdeki kadınlar olarak karşımıza çıkmakta. Bu, evliliğin ilk 10 yılı içinde şiddete uğradıklarını ortaya koymakta.”
“‘KADINLARI KİMLER KATLETTİ’ DİYE BAKTIĞIMIZDA EN SEVDİKLERİ ÇIKIYOR KARŞIMIZA”
Veriler, kadınların en fazla ilişki yaşadığı kişi, boşanma ya da ayrılma aşamasında olduğu kişi, boşandığı ya da ayrıldığı kişi ve aile içinden bir kişi tarafından öldürüldüğünü ortaya koyuyor. İlişki yaşadığı kişi tarafından kadınların öldürülmesini ikinci olarak da şüpheli ölümler takip etti. 2021’de 125 kadın ilişkisi olan kişi tarafından öldürülürken, 2022’de 116 kadın aynı kişiler tarafından öldürüldü. 2021’de 71 olan şüpheli ölüm sayısı, 2022’de 75’e çıktı. 2021’de 31 kadın boşanma veya ayrılma aşamasında olduğu kişi tarafından öldürülürken, 2022’de 40 kadın bu kişiler tarafından öldürüldü. Aile bireyleri tarafından öldürülen kadın sayısı 2021’de 48 iken, bu 2022’de 37 oldu. 33 kadın 2021 yılında boşandığı veya ayrıldığı kişi tarafından öldürülürken, 2022’de 31 kişi bu kişilerce öldürüldü. Bu karşılaştırma için, “‘Kadınları kimler katletti’ diye baktığımızda ise en sevdikleri çıkıyor karşımıza. Sorgulamalıyız. Neden en sevdikleri kişi kadınları katlediyor? Bu sorunun cevabını biz eşitsizlik olarak değerlendiriyoruz. Geleneksel rollerle beslenen eril zihniyetin gün geldiğinde sevgiyi ikinci plana atacak kadar gözü karalığını ortaya koymaktadır” denildi.
2021-2022 arasında kadınlar en fazla ateşli silah ve kesici alet kullanılarak katledildi. Bunları yüksekten düşme ve boğma takip etti. 2021’de 148 kadın, 2022’de ise 156 kadın ateşli silahla öldürüldü. 2021’de 90 kadın kesici aletle katledilirken, 2022’de 74 kadın bu şekilde öldürüldü. 2021’de 24 kadın yüksekten düşerek öldürülürken, 2022’de 28 kadın yüksek düşerek öldü. 2021’de 24 kadın, 2022’de ise 13 kadın boğularak öldürüldü. Nasıl öldürüldüğü bilinmeyen kadın sayısı 2021’de 62 iken, 2022’de 56 oldu.
Son olarak, 2008’den 11 Kasım 2022’ye kadar öldürülen kadınların sayısına yer verildi. Buna göre; 2008 yılında 66 kadın cinayeti işlenirken, 2009’da 125, 2010’da 203 kadın öldürülmüş, İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girdiği 2011 yılında öldürülen kadın sayısı 130’a düşmüştü. 2011’den 2015’e kadar kadın cinayeti sayısı artmış, 2016 yılında kısmi bir düşüş kaydedildi. Son 14 yılın en yüksek sayısı ise 421 kadın ile 2019 yılında kaydedildi. 2020’de 409 kadın, 2021’de 348 kadın ve 11 Kasım 2022’ye kadar ise 327 kadın katledildi.
“SAHADAKİ DURUMUN GERÇEK YANSIMASI ÖLÇÜLMELİ”
Bu tablonun değişmesinin mümkün olduğu kaydedilen açıklamanın devamı ise şöyle:
“Öncelikle akademi ve Bakanlık iş birliğinde bir araştırma yapılarak sahadaki durumun gerçek yansıması ölçülmeli. 2015 yılından beri sahadan veri alınmamış ve üstelik dünyamızı kasıp kavuran bir Covid pandemisi yaşamışız. Karantinalarda geçen zamanlarla hayat ile ölüm arasındaki bağın çok yakın olduğu zamanları yaşattı bize ve bu insanların farklı düşünmelerine sebep olmuşken üstelik. Yine bu süreçte evde kalan birlikte yaşayan ya da evli genç neslin toplumsal rollerin katı kuralları içinde ikincilleşen kadınlık ile karşı karşıya kalarak hüsrana uğramıştır. İşte bu nedenle acil bir araştırma ve sonuçlarına göre bir politika üretmek lazım.
Biz federasyon olarak 55 belediye ile eşitlik yerelden başlar diyerek çalışmalarımızı yerelden politika üretmeye yönlendirdik. Unutulmasın ki önleyemediğimiz sorun, kartopundan çığ olarak evimizin önüne düşmüş durumda.”