'Domuz Eti Skandalı' Neden Aylar Sonra Duyuruldu? Bakanlık Yetkilileri Açıkladı
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın taklit ve tağşiş yapan firmalar listesine etlerinde 'domuz eti' kullandığı için giren Köfteci Yusuf, yeni bir tartışmanın fitilini de ateşledi. Ürünlerinde taklit ve tağşiş yapan firmalar halka neden geç açıklanıyor?
Tarım ve Orman Bakanlığı, ekim ayının başından bu yana ürünlerinde taklit ve tağşiş yapan firmaların listesini açıklama başladı. Her gün listeye yeni firmalar ve ürünler girerken, yüzlerce şubesi olan Köfteci Yusuf'un etlerinde 'domuz eti' kullanıldığı da ortaya çıktı. Bakanlık raporunun belgesi de ortaya çıktı. Köfteci Yusuf olayı yeni tartışmaları da beraberinde getirdi. Köfteci Yusuf'un ürünlerinde omuz eti kullanıldığının aylar önce tespit edilmesine rağmen vatandaşa neden geç açıklandığı tartışma konusu oldu.
NEDEN GEÇ AÇIKLANDI?
Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük, bugünkü yazısında merak edilen soruyu yanıtladı. "Denetimler şubat ayında yapılmış. Şimdiye kadar ne bekliyordunuz, diye sorulmuş. Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerine süreç nasıl işliyor diye sordum." ifadelerini kullanan Küçük, aldığı yanıtı aktardı:
"Bakanlık denetim yaptı, domuz etini tespit etti. Ürünleri toplatma cezası verdi ve ayrıca savcılığa suç duyurusunda bulundu. Firma yani Köfteci Yusuf mahkemeye gitti ve dava açtı. Ürünleri toplatma cezasını kaldırdı. Bakanlık üst mahkemeye gitti. Üst mahkeme bakanlık lehine karar verdi. Kararın bakanlığa bugün (yani dün) ulaşmasının ardından Bakanlık kesinleşen sonucu yayınladı. Yani mahkeme ismin açıklanmasının uzun sürmesine neden oldu. Tarım ve Orman Bakanlığı mahkeme kesinleşmeden isim yayınlayamıyor."
Ürünlerinde taklit ve tağşiş yapan firmaların kapatılmaması da bir başka tartışmanın konusu. Cem Küçük, bunu da bakanlık yetkilisine sorduğunu söyledi ve aldığı yanıtı aktardı:
“1) Kişilerin sağlığını tehlikeye düşüren ürünler... Buna tekstil boyasının gıdada kullanılmasını bir örnek olarak verebiliriz... Bu tür durumların tespiti durumunda biz bu ürünleri piyasadan toplatıyoruz ve imha ediyoruz. Bu fiiller kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek bir fiil olduğu için mevzuatta da suç olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla bu işletmeler hakkında, kendi yaptırımlarımıza ilave olarak Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunuyoruz.
2) Taklit veya tağşişli ürünler... Buna farklı yağlar karıştırılan yağın zeytinyağı olarak piyasaya sürülmesi, peynire margarin katılması gibi örnekleri verebiliriz. Tespiti durumunda bu ürünleri de toplatıyoruz. 3 yıl içindeki ilk 2 tespitte ağır para cezaları uyguluyoruz. Buna rağmen 3 yıl içinde 3’üncü kez yapılırsa, bu da mevzuatta suç olarak tanımlanmıştır. Bu tür durumlarda da yine Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunuyoruz. Bakanlık olarak tespit ettiğimiz uygunsuzlukları, mevzuattaki tüm idari işlemleri tamamladıktan sonra kamuoyu ile paylaşıyoruz. Burada şunu vurgulamak gerekiyor. Biz vatandaşlarımızın doğru bilgilenmesi adına bu duyuruları yapıyoruz. Kasıt veya kusurun tespiti ve buna bağlı cezai sonuçlar hukuki süreç sonunda belirleniyor.”