Kanunun içine yedirilen madde: İki kamu kurumu yasalar karşısında sorumsuz hale getirilmiş
Gazeteci Muharrem Sarıkaya, İmar Kanunu'nda 2018 yılında yapılan değişikliğe değinerek depremler sonrası meydana gelen yıkımdan bakanlığın da belediyelerin de sorumlu tutulamayacağını söyledi.
Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde yaklaşık 10 saat arayla meydana gelen, başta Hatay olmak üzere Gaziantep, Osmaniye, Malatya, Adıyaman, Adana, Kilis, Diyarbakır, Elazığ ve Şanlıurfa'da yıkıma neden olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Türkiye’nin gözü, felaketin sorumlularına çevrildi.
Bazıları yetkinin özel sektöre aktarılmasını gerekçe gösterip bakanlıkların bu konuda sorumlu olduğunu ileri sürerken, bazıları da iskan ruhsatlarından yola çıkarak belediyeleri suçladı.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, kanunun içine yedirilen bir maddenin her ikisini de yasalar karşısında sorumsuz bıraktığını dile getirdi:
"(...) Buna neden de ağırlıklı olarak bürokrasinin kendisini kurtarması için teknokratlar aracılığıyla İmar Kanunu değişiklikleri içine yedirilen geçici maddelerden kaynaklı.
Özellikle Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman’da afet riskine hazırlık kapsamında yıkılan binaların ağırlıklı bölümünün yapı kayıt belgesi kapsamında olduğu da dikkate alındığında bakanlık veya belediyeler hakkında bir tek dava açılması olanaksız görülüyor.
'NEDEN İNSANLARIN OTURMASINA İZİN VERDİNİZ?' DİYEMEZSİNİZ'
Neden de 2018 yılında çıkarılan ve bugün de eleştirilerin odağında bulunan imar affı ile ilgili İmar Kanunu değişikliğinin 16'ncı maddesine eklenen Geçici 16. Madde.
Geçici olmakla birlikte oldukça uzun olan maddeye bakmak isteyenlerin işini kolaylaştırayım, alttan üçüncü paragrafın son cümlesinin hükmü çok açık: 'Yapının depreme dayanıklılığı hususu malikin sorumluluğundadır.'
Dolayısıyla dönüp kimseyi suçlayamazsınız ve sorumluluk yükleyemezsiniz; haklarında da dava açamazsınız… Burada kalsa iyi… Belediyelere de dönüp bu binanın sağlam olmadığını bilerek neden insanların oturmasına izin verdiniz de diyemezsiniz.
Çünkü aynı madde belediyelerin elinden bu yetkiyi de almış bulunuyor: 'Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir.' (...)"