Maden faciasında yeni gelişme | Anagold Türkiye Müdürü: Çatlaklarla ilgili gönderilen maili görmemişim

Anagold Türkiye Müdürü Cengiz Yalçın Demirci’nin Erzincan’ın İliç ilçesinde dokuz işçinin göçük altında kaldığı maden faciasına ilişkin savcılık ifadesi ortaya çıktı. Aynı zamanda SSR Mining’in operasyondan sorumlu başkan yardımcısı da olan Demirci, gözaltına alındıktan altı saat sonra serbest bırakılmıştı.

Demirci, 6 Şubat 2024’te Anagold Madencilik’te Yönetim Kurulu Başkanı olarak başladı. Eylül 2022’den itibaren de Anagold Madencilik’e ait bütçe ve finans raporlarını SSR üst yöneticilerine ve Çalık Holding üst düzey yöneticilerine bildirilmesinden sorumlu olan Demirci, bu tarihten önce de SSR Mining şirketinde dünyada bulunan maden arama ekibinin başındaydı.

Demirci ifadesinde, “O dönemde Anagold Madencilik ile herhangi bir bağlantım yoktu ama görevim nedeniyle maden arama ekibinde bulunduğum için burada da o işlemleri yerine ekibimle getirmiştik” dedi.

‘BU KİŞİNİN BANA BİLGİ VERMEKLE YÜKÜMLÜLÜĞÜ YOK, KİŞİSEL İLİŞKİMİZ NEDENİYLE HABER VERDİ’

Demirci, altın madeninde facianın yaşandığı gün olan 13 Şubat’ta Anagold Madecilik ile herhangi bir toplantısı olmadığını söyledi:

“Anagold Madencilik Halkla İlişkiler Koordinatörü Onur Acar saat 04.30 gibi beni aradı ve olaydan öyle haberim oldu. Bu kişinin bana bilgi vermekle yükümlülüğü yoktur. Kişisel ilişkimiz nedeniye haber verdi. 16 Şubat’ta Türkiye’ye geldim.”

Demirci, Anagold Madencilik A.Ş.’nin tutuklanan Kanadalı yetkilisi Iain Ronald Guille’den sonra sorumlusunun Kenan Özdemir olduğunu ve Özdemir’in şu an geçici olarak ABD’de olduğunu kaydetti.

‘ÇATLAKLARLA İLGİLİ MAİLİ GÖRMEMİŞİM’

Olaydan üç gün sonra kendisine altın madenindeki çatlaklarla ilgili gönderilen maili gördüğünü söyleyen Demirci, şöyle konuştu:

“Olaydan 2 saat önce Iain benim mail adresime bilgilendirme amaçlı 3 adet çatlağın olduğu, çatlaklarla ilgili fotoğraf ve önlem aldıklarına dair mail gönderdi. Ben bu maili saat farkı nedeniyle görmemiştim. Normalde iş sağlığı güvenliği eğitiminde ve prosedürlerde bu hususlar ile ilgili maden sahasının çok tehlikeli sınıf kategorisinde bulunması nedeniyle en alttaki işçinin dahi tehlikeyi fark ettiği zaman durdurma yetkisi vardır. Buradaki durumda en yetkili kişi Iain’dir. Zaten söz konusu durumda olayda o durdurma kararı verdi. Ancak neden söz konusu yerde incelemelerin yağıldığını bilmiyorum. O kişilerin hangi amaçla orada bulundukların bilmiyorum.”

Demirci, “Ben buradaki olağanüstü durum nedeniyle inisiyatif alarak geldim. SSR Mining şirketinde Iain Ronald benim bir alt birimimdir. Ama şirket nezdinde her ikimizde aynı pozisyonda çalışmaktayız. O teknik konularda sorumlu ben de teknik konular dışındaki konulardan sorumluyum” bilgisini verdi.

‘MÜVEKKİLİM DEMİRCİ’NİN İHMAL DÜZEYİNDE HERHANGİ BİR SORUMLULUĞU YOKTUR’

Cengiz Demirci’nin avukatı Mustafa Öztürk ise ifadesinde, “Müvekkilim Demirci’nin ihmal düzeyinde herhangi bir sorumluluğu yoktur. Kesinlikle maden sahasındaki herhangi bir operasyonel, teknik hiçbir konuda görev ve yetkisi yoktur. Zaten Demirci’nin görevi de tamamen finansal tabloların raporların ortaklık yapıları ile ilgilidir” dedi.

Avukat Mustafa Özdağ ve Ramazan Öztürk Elmadağ Hukuk Bürosu ortaklarından. Elmadağ Hukuk Bürosu’ndaki avukatların da Soma davasında holdingle bağı olduğu iddiası ileri sürülmüştü.

13 Mayıs 2014'te Türkiye'nin Manisa ilinin Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle 301 madencinin hayatını kaybettiği Soma faciası, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde en çok can kaybı yaşanan işçi katliamıydı.