13 gazete aynı birinci sayfa ile çıktı
Konya'da basın tarihine geçecek bir olay yaşandı. 14 yerel gazeteden 13'ü yanı birinci sayfa ile çıktı. Gazeteler kendilerini 'reklam' diye savunurken, bir zorunluluk olan uyarı ibaresinin yer almaması dikkat çekti.
5 Mart 2014 tarihindeki Erdoğan ziyareti öncesi “Millet Bu Oyunu Sandıkta Bozacak” 2 Haziran 2018 tarihindeki ziyareti öncesi “Müjdelerle Geliyor, Vakit Konya Vakti” manşetleri ile okuyucularının karşısına çıkan Konya’daki yerel gazeteler bugün de aynı manşetlerle çıktı.
Sözcü gazetesinden Mehmet Ali Kayacı'nın haberine göre dün yayımlanan Konya'daki 14 yerel gazeteden 13'ü “Gönülden Konya” manşeti ile okuyucusu ile buluşurken, sürmanşette de Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılacağı Konya mitingi duyuruldu. Öte yandan gazetelerin ilk sayfasında yer alan diğer haberlerin de aynı olması dikkat çekti. Yine gazetelerin ilk sayfasında, AKP İl Başkanı Hansan Angı'nın, “Konya Belediyecilikte Bir Markadır” ve Konya'daki 31 seçim bölgesine ilişkin “Cumhur İttifakı 31 İlçede de İddialı” mesajlarının yayınlandığı görüldü.
BİR TEK YENİ MERAM FARKLI
Konya'daki 14 yerel gazeteden sadece yayın hayatında 69. yılına giren Yeni Meram Gazetesi'nin ‘normal’ yayın politikasını sürdürdüğü gözlendi.
EN SON 24 HAZİRAN ÖNCESİ AYNI MANŞETLE ÇIKMIŞLARDI
Konya’da yayın yapan 13 gazete, son olarak, 24 Haziran 2018 seçimleri öncesindeki, Erdoğan’ın Konya mitinginin olduğu 2 Haziran günü “Vakit Konya vakti” manşeti ve aynı sayfa düzeni ile çıkmıştı.
8 İLA 15 BİN LİRA ARASINDA ÜCRET
Sözcü’ye konuşan Konya’daki yerel gazete yetkilileri “AK Parti Konya İl Başkanlığı ile yaptığımız bir reklam çalışması. Birinci, ikinci ve üçüncü sayfa ile son sayfa için anlaşma yaptık.” dediler. 13 yerel gazeteye bu reklamları için AKP Konya İl Başkanlığı tarafından, tirajlarına göre, 8 ila 15 bin lira arasında ödeme yapıldığı öğrenildi.
“MAALESEF BÖYLE BİR NOKTADAYIZ”
Konya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sefa Özdemir, kentte yayın yapan gazetelerin aynı manşetle çıkmasını değerlendirdi. Özdemir “Gazetecilik mesleği açısından bakacak olursak, elbette doğru değil. Ancak içinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntıyı düşünecek olursak yapacak bir şey de yok. Bu noktada parayı vererek yaptıran birisinin istediği, etik kurallar çerçevesinde uygunsa yani yapacak bir şey yok. Maalesef böyle bir noktadayız.” dedi.