18 yıldır oğlunu arayan baba: Gece uyuyamıyoruz
İZMİR'de, market işleten Osman Dikici'den Haziran 2002'de evinin önünden otomobile bindirildikten sonra bir daha haber alınamadı.
İZMİR'de, market işleten Osman Dikici'den Haziran 2002'de evinin önünden otomobile bindirildikten sonra bir daha haber alınamadı.
18 yıllık süre içerisinde polisin yürüttüğü soruşturmalardan sonuç alınamasa da baba Kemal Dikici, bir umutla oğlunu aramaya devam ediyor. Oğlu için hazırladığı kayıp ilanını cadde ve sokaklara asan acılı baba "Gece uyuyamıyoruz. İçimizde bir ateş. Evlat acını Allah düşmanımıza dahi vermesin" dedi.
Olay, 2002 yılı Haziran ayında, Karşıyaka'da meydana geldi. İlçede market işleten ve o zaman 30 yaşında olan Osman Dikici, evinin önünden aracına bineceği sırada kimliği belirsiz kişilerce otomobile bindirilip kaçırıldı. Dikici'nin ailesi, o andan itibaren çocuklarını aramaya başladı. Dikici ailesi hem polise haber verdi hem de kendi imkanlarıyla çocuklarını aramayı sürdürdü. Ancak aramalardan hiçbir sonuç çıkmadı. Bunun yanı sıra birçok sahte ihbarda da bulunuldu. Osman Dikici'nin babası Kemal Dikici ile yakınlarının arayışı ise hiçbir zaman bitmedi. Son olarak yaklaşık 1 ay önce, polise yapılan bir ihbar üzerine yapılan soruşturmadan da bir sonuç çıkmadı.
'18 YILDIR NE ÇEKTİĞİMİ BİR BEN BİR ALLAH BİLİR'
Oğlu Osman Dikici'nin bulunması için tüm yollara başvurduğunu anlatan Kemal Dikici, herhangi bir sonuca ulaşmaları halinde bilgi ya da ipucu verene ödül vereceklerini dile getirerek, "22 Haziran 2002'de bize bir telefon geldi. Siz 'Osman'ın babası mısınız, Osman bizim elimizde, bir ay kalacak' dedi. O günden beri Osman 18 senedir yok. Gitmediğim başvurmadığım yer kalmadı. Ama hiçbir haber yok. 18 yıldır çektiğimi Allah ile ben biliyorum. Herkesten yardım bekliyorum. Gücümün yettiği kadar uğraşıyorum" dedi.
'İÇİMİZDE BİR ATEŞ VAR, ÖLDÜYSE DE BİR YERİ OLSUN'
Çoğu kez umut tacirleri tarafından dolandırıldıklarını belirten Dikici, son olarak gelen ihbar üzerine tekrar umutlandıklarını söyleyerek yaşananları şöyle anlattı:
"Savcı beni çağırdı. Osman, Bergama tarafında iki kişi tarafından bıçaklandı, oraya atıldı, diye bir ihbar gelmiş. Bergama Savcılığı'na yazı yazıldı. Gelen sonuca göre bugüne kadar orada faili meçhul herhangi bir cinayet olmadığı bildirilmiş. Emniyet asayiş şube müdürü dosyayı inceledi. Bir araba plakası vardı. Plakaya ulaşmışlar. Araba birkaç kez el değiştirmiş. El değiştiren kişilerin parmak izlerine bakıldı, koltuktaki izler için kriminale gönderildi. Kriminalden netice geldi. Ne koltuklarda ne da başka bir yerde kan izi, parmak izi bulunamamış. Asayiş şube müdürlüğü araştırmalara devam edeceklerini iletti. Bu son gelişme de bizi bir ay önce ümitlendirdi. Benim çocuğumu duyan, gören varsa ulaşsın. Daha önce de gördüğünü söyleyen oldu ama somut bir şey yok. Annesi ayakta duracak hali yok. Ben de kötüyüm. Gece uyuyamıyoruz. İçimizde bir ateş. Evlat acısını Allah düşmanımıza dahi vermesin. Bir kızım, 2 torunum var. Onlarla oyalanıyorum. Onları da birkaç gün görmesem ayakta duramam. Bir haber alınamaması bizi üzüyor. Bu saatten sonra öldüğünü duymaya da razıyım. Yani ölmüş de olsa bir yeri olur, duamızı yaparız, mezarına gideriz."
'BULANA 20 BİN TL'
Baba Dikici ile sokaklardaki elektrik direkleri ile panolara ilan asan Osman Dikici'nin dayısı Mustafa Ünaldı da acılarının hala taze olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"2002'den beri aynı mücadeleyi veriyoruz. Emniyet müdürlüğü bize yardımcı oluyor. Ama sonuca ulaşamıyoruz. Neyi beklediğimizi de bilmiyoruz. Acaba ölü mü sağ mı, ölüsünü bulsak kabir ziyaretine gideriz. Yetkililerden bunu sonuçlandırmasını istiyoruz. Daha önce 20-30 kez kayıp ilanı bastırıp çevreye yapıştırmıştık. Arayan olmuyor. Bazen de para koparmak isteyenler çıkıyor. Ama perişan olduk. Osman'ı bulana 20 bin TL vereceğiz. Daha önce bazı yerlere biraz para vermiştik. 'Ben sizin oğlunuzu tanıyorum, bize para verin' diyen oldu ama kimseye güvenemiyoruz. 18 yıldır kayıp. Artık ölüsü ya da dirisi çıksın. Perişan olduk. Allah düşmanımıza bile böyle bir acı yaşatmasın."