Ahmet Hakan'dan arşivi hatırlatarak 'Günün adamı olma' diyen Ece Üner'e yanıt

Abone ol

"İyi de ben 29 Aralık 2017’de yazdığım bu yazının her harfinin bugün de kapı gibi arkasındayım."

Koronavirüs fırsatçıları hakkındaki sözler Ece Üner ve Ahmet Hakan'ı karşı karşıya getirdi. Polemik uzadıkça karşılıklı açıklamalar geldi. Son olarak eski bir yazısını hatırlatarak Ahmet Hakan'a 'Günün adamı olma, hakikatin adamı ol' çağrısında bulunan Ece Üner'e yanıt gecikmedi.

Ece Üner'den Ahmet Hakan'a: Ben günün adamı değil, hakikatın adamı olmaya çalışıyorum

Ahmet Hakan bugünkü yazısında Ece Üner'e yanıt verdi.

İşte 'o yazımın bugün de arkasındayım' diyen Ahmet Hakan'ın yanıtı:

29 Aralık 2017 tarihinde şöyle bir yazı yazmışım:

“Müslümanlar ne zaman hakiki Müslüman olur? Müslüman yılbaşı kutlamaz dedikleri kadar... Müslüman yalan söylemez / Müslüman iftira atmaz / Müslüman taciz etmez / Müslüman rüşvet almaz / Müslüman nefsine uymaz / Müslüman nefret ettirmez / Müslüman rant peşinde koşmaz / Müslüman haksızlık karşısında susmaz / Müslüman operasyon çekmez / Müslüman intikam peşinde koşmaz / Müslüman düşene vurmaz / Müslüman saptırmaz / Müslüman hakaret etmez / Müslüman haksızlık yapmaz / Müslüman tehdit etmez / Müslüman haram yemez... Derlerse... Olurlar!”

*

Ekrana çıkıp bu yazımı okumuş Ece Üner.

Ardından da...

“Ben hakikatin adamıyım, senin gibi günün adamı değilim” falan diye bana laf sokmuş.

*

İyi de ben 29 Aralık 2017’de yazdığım bu yazının her harfinin bugün de kapı gibi arkasındayım.

Aha bak! Yazıda söylediklerimin aynısını, bugün de avazım çıktığı kadar haykırdığımı ifade ediyorum. Hem de vurgulayarak. Hem de altını kalın kalın çizerek. Günse gün! Hakikatse hakikat!

*

Neyse... Neyse...

Ben en iyisi derdimi, itiraz ettiğim hususu, karşı çıktığım noktayı... Bir kez daha söyleyeyim:

*

Müslümanlık iddialarını en vurgulu şekilde ortaya koyan tipler arasında, Müslümanlığın gerektirdiği ahlaka uymayan çok ahlaksız var memleketimizde. Burada herkesle anlaşırım. Burada hiçbir sorun yok.

Sorun şurada:

Her fırsatçıyı, her sahtekârı, her ahlaksızı... Müslümanlığına sürekli vurgu yapan, namazında niyazında kimseler olarak görüp kodlamakta...

*

Söyledim, yine söylüyorum:

Nereden biliyoruz kardeşim o sahtekârların dinle diyanetle, namazla niyazla bir alakaları olduğunu?

Adamlar belki de dinle diyanetle, namazla niyazla hiçbir ilişki kurmuyorlar.

Tutup da bu tür adamlara...

“Namaz beş vakit farzdır, ahlak ise 24 saat farzdır ey vurguncu” falan diye ekrandan vaaz etmek de neyin nesidir?

*

Marketçi Hacı Hüseyin Amca’nın namazını eda ettikten sonra dükkânında ahlaksızca fırsatçılık yaptığına dair bir haber verirsin...

Ondan sonra da...

“Hacı Hüseyin Amca! Yakışıyor mu sana? Namazında niyazında adamsın ama tutmuş sahtekârlık yapıyorsun. Unutma ki namaz beş vakit farz, ahlak ise 24 saat farz” diye ekrandan parmak sallarsın.

İşte bu durumda sonuna kadar haklı olursun, kimse de sana bir şey demez.


*

Ama kim olduklarını bilmediğin, nasıl bir hayat yaşadıklarından habersiz olduğun, dinle diyanetle ilişkileri olup olmadığı konusunda bir veriye sahip olmadığın vurguncu sahtekâr tipleri...

“Namazında niyazında tipler” olarak kodlayıp ekrandan din ve ahlak vaazı vermeye kalkarsan...

Kusura bakma ama sana bir şeyler denir.

*

Yahu aslında bu kadar basitti söylediğim.

*

Ama Ece Üner’in kamera karşısındaki teatral çırpınışını görünce...

“Galiba o kadar da basit değilmiş” demeye başladım.

YÜZDE 99’U MÜSLÜMAN BALONUNU PATLATALIM

NE zaman bir sahtekârlık, ne zaman bir ahlaksızlık, ne zaman bir çakallık, ne zaman bir fırsatçılık görseler...

Hemen akıllarına şu geliyor:

“Yüzde 99’u Müslüman olan ülke...”

*

Ne zaman göz yaşartıcı bir iyilik, ne zaman ahlaki bir yükseliş, ne zaman vicdani bir duruş, ne zaman gönülleri fetheden bir güzellik görseler...

Akıllarının ucundan bile geçmiyor:

“Yüzde 99’u Müslüman olan ülke...”

*

Ayrıca...

“Yüzde 99” falan...

Geçiniz bunları bir kalem, geçiniz efendim. Yok, öyle bir şey!

*

Müslümanlık açısından memleketi ille de yüzdelere ayıracaksanız aha şöyle ayırın:

*

Yüzde bilmem kaçı Müslümanlığı kullanıyor, yüzde bilmem kaçı Müslümanlıktan habersiz, yüzde bilmem kaçı kalbinin temizliğinden dolayı sadece kendinin Müslüman olduğunu sanıyor, yüzde bilmem kaçı şekilde Müslüman, yüzde bilmem kaçı Müslümanlıkla herhangi bir irtibat kurmuyor, yüzde bilmem kaçı kültürel Müslüman, yüzde bilmem kaçı açıktan Müslüman değil...

Falan diye ayırın.

*

“Yüzde 99’u Müslüman bir ülke...” fena halde şişirilmiş bir balondur ve acilen patlatılmaya ihtiyacı vardır bu balonun.

Yazının tamamı için

Ece Üner'den Ahmet Hakan'a: Ben günün adamı değil, hakikatın adamı olmaya çalışıyorum Medya Habertürk'te canlı yayını terk eden Mehmet Ceyhan'a tepki... Bakın CNN'de kimlerle konuşuyor! Medya Koronavirüs haberi yapan iki gazeteci gözaltına alındı Medya Koronavirüs tartışmasında canlı yayını terk etti: Hangi birini düzelteyim Medya