AKP'den şirket kıyağı: 180 kez yasa değişti
Yandaş şirketler aldıkları ihalelerle dünya sıralamasına girdi.
Limak, Cengiz, Kolin, Kalyon ve MNG Holding’in Dünya Bankası’nın raporunda en fazla kamu ihalesi alan ilk on şirket arasına girmesini değerlendiren iktisatçı Yalçın Karatepe, “İhalelerin iktidara yakın isimlere verilmesi için 180 kere kanun değiştirildi” dedi
Türkiye’deki kamu ihalelerinin neredeyse tamamını toplayan Limak Holding, Cengiz Holding, Kolin, Kalyon ve MNG Holding, Dünya Bankası’nın listesinde de en fazla kamu ihalesi alan ilk 10 şirket arasında yer aldı.
Dünya Bankası’nın devlet ve özel sektör yatırımları ile projelerini ve taahhütlerini raporlaştıran verilere göre, beş şirketin altyapı yatırımlarında aldığı ihalelerin bedeli 143 milyar dolara yaklaştı.
Birgün'den Mustafa Mert Bildircin'in haberine göre, Dünya Bankası, dünyada altyapı yatırımlarından en fazla ihale alan on şirketi sıraladı. Sıralamada Türkiye’den beş şirket de yer aldı. İktidara yakınlığıyla bilinen Limak Holding, Cengiz Holding, Kolin, Kalyon ve MNG Holding, Avrupa ve Orta Asya bölgesinde en fazla proje alan, yatırım yapan ya da yatırım yapma taahhüdünde bulunan ilk on şirket arasına yerleşti. Dünya Bankası’nın raporunda sözü edilen özel şirketlerin, altyapı projelerinin en az yüzde 15’lik hissesine sahip olduğu belirtildi.
180 KEZ KANUN DEĞİŞTİ
Rapora göre Türkiye, altyapı yatırımlarında en fazla yatırım yapan ve proje geliştiren ülkeler arasına girdi. Türkiye altyapı yatırım listesinde 143 milyar dolar ile Brezilya, Hindistan ve Çin’den sonra dördüncü sırada, altyapı projeleri sayısı bakımından ise Çin, Hindistan, Brezilya, Rusya ve Arjantin’den sonra altıncı sırada yer aldı. Türkiye’de kamu kaynaklarının kullanımında kayırmacılığın yaygın olduğunu belirten Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yalçın Karatepe, “Bunun kolay şekilde yapılması için Kamu İhale Kanunu’nda 180 değişiklik yapıldı” dedi.
HER ALANDA KAYIRMACILIK
Kamu kaynaklarının iktidara yakın şirketlere verildiğinin altını çizen Karatepe, son zamanlarda ihalelerin büyük bölümünün davet usulüyle yapıldığına dikkati çekti. Kayırmacılığın yalnızca inşaat sektöründe değil, eğitimden kültür sanata kadar hemen her alanda olduğunu söyleyen Karatepe, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Yavuz Bingöl’den saz alacağı yönündeki haberleri anımsattı. Karatepe, kamu kaynaklarının iktidara yakın isimlere aktarılmasının geçmişte de olduğunu, ancak hiçbir zaman bu dönemdeki kadar fazlalaşmadığını belirtti.
DÜŞÜK TEKLİFE İHALE YOK
Kayırmacılığın, kaynakların verimli kullanılmasını ortadan kaldırdığını ifade eden Karatepe, sözlerine şöyle devam etti:
“İhaleler, kamu hizmetinin en düşük maliyetle yapılmasını sağlamak için düzenlenir. Buradaki amaç, kamu kaynaklarını daha iyi kullanmaktır. Ama bunu davet usulüyle yaparsanız, bu ihtimal ortadan kalkmış olur. Birçok ihale, en düşük teklifi verene verilmiyor. Gerekçe olarak ise ‘düşük teklif verenin teknik koşulları yerine getirememesi’ sunuluyor. Hâlbuki ihaleye başvurmanın şartlarından biri teknik şartları sağlamaktır. Dolayısıyla bu sağlam bir gerekçe gibi görünmüyor. Türkiye müteahhitlik konusunda dünyanın ileri gelen ülkelerinden biri; ancak son on yılda bu iş beş şirket arasında dönüyor.”