AKP'nin büyükşehirleri kaybetmesinin ardından çıkarılmıştı... Danıştay kararını verdi
Daha önce belediye başkanlarının yetkisinde olan belediye şirket ve iştiraklerine yönetim kurulu ve müdür atama yetkisinin belediye meclislerine verilmesine ilişkin çıkartılan genelgenin iptali ve yürütmesinin durdurulması talebini Danıştay reddetti.
Ticaret Bakanlığı, AKP’nin çok sayıda büyükşehir belediyesinin yönetimini kaybettiği yerel seçimlerin hemen ardından 15 Mayıs 2019’da belediye şirket ve iştiraklerine yönetim kurulu ve müdür atama yetkisinin belediye başkanından alıp belediye meclislerine veren bir genelge çıkardı. Ankara Büyükşehir Belediyesi, genelgenin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay’a dava açtı.
Gazete Duvar'ın haberine göre, Danıştay, tüm belediyelerin merakla beklediği yürütmeyi durdurma konusunda ilk kararını verdi. Yürütmeyi durdurma talebini oy çokluğuyla reddeden Danıştay, genelgenin iptaline yönelik başvuruya ilişkin olarak daha sonra karar verecek.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, dava dilekçesinde genelgenin ‘üst hukuk normlarına aykırı olduğunu’ iddia ederek, bugüne kadar sadece başkan tarafından kullanılan yetkinin değiştirilmesindeki amacın siyasi olduğunu, yasada belediye ve bağlı işletmelerde yönetmenin başkana ait bir yetki olduğunun yasayla belirlendiğini, çıkan genelge ile meclisin bu şirketleri hem yönetip hem de denetlemesi gibi bir durumun ortaya çıktığını belirterek bu durumun hukuk mantığına aykırı olduğunu vurgulamıştı.
TETKİK HAKİMİ BELEDİYEYİ HAKLI BULDU
Danıştay tetkik hakimi, belediyenin yürütmenin durdurulması yönündeki talebi haklı belediyeyi haklı buldu. Danıştay 8 ve 10. dairelerinden 9 üyenin katıldığı müzakere sonrasında ise yürütmenin durdurulması talebi 5 üyenin oyuyla reddedildi.
Karara muhalefet şerhi koyan 4 üye ise şerh gerekçelerini şöyle dile getirdi:
“Şirketlere ilişkin faaliyetler konusunda 5393 sayılı Yasanın 56. Maddesi uyarınca faaliyet raporu hazırlayıp, meclisin denetimine sunan ve yetersiz bulunması halinde meclisçe 26. Madde uyarınca görevine son verilebilen başkanın, söz konusu şirketleri yönetme yetkisi kapsamında Yönetim Kurulundaki temsilcisini de değiştirme hak ve yetkisi bulunmaktadır. Bu yetkinin meclise ait olduğunun kabulü şeklindeki yaklaşımın, meclisin bu şirketleri hem yönetip, hem denetleyebileceği gibi yasanın amaç ve sistematiğine aykırı bir sonuca yol açacağı açıktır.”