Akşener: İktidar şikayet edecek makam değildir
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında gündemi değerlendiriyor.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener grup toplantısında gündemi değerlendiriyor.
Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle;
Esnafımıza, öğrencilerimize, sabaha kadar taksicilik, bekçilik, otoparkçılık yapan emekçilerimize de hayırlı istirahatler diliyorum. Mesleğin hakkını veren birkaç TV kanalı grup toplantılarımızı canlı yayınlıyor. O televizyonlardan biri olan ve yayın hayatına geri dönen Türkiyem TV’ye de yayın hayatında başarılar diliyorum. Helikopter kazasında vefat eden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Son günlerde helikopter kazaları artıyor. Bu konun da araştırılacağına inanıyorum.
"Bütün tuzakları aşıp hedefe ulaşabilenlere Zümrüt-ü Anka denir. İYİ Parti Türk milletinin Zümrüt-ü Anka'sıdır. Elbet de menzile varana kadar sendeleyenler geriye dönenler olacak nefsine yenilenler olacak ama bu yürüyüş durmayacak. Zor günlerden geçen milletimiz bizimle küllerinden doğacak. Belki paramız Sarayımız yok. Biz saraylara değil hakka talip olmuşuz. Şükürler olsun şimdiye kadar yüzümüz kara çıkmadı. Ya ben İstanbul’u alırım ya da İstanbul beni diyen Fatih kadar kararlı olacağız. Geldikleri gibi giderler diyen Mustafa Kemal gibi inançlı olacağız. Ve Allah'ın izniyle başaracağız, başaracağız, başaracağız"
"ÇUKURA DÜŞMEYECEK KADAR DEVLET TECRÜBEMİZ VAR"
Bizi çekmek istedikleri çukura düşmeyecek kadar devlet tecrübemiz var çok şükür. Doğru gördüğümüz yolu kimseyi kırmadan önermeye devam edeceğiz. Evet ekonomideki kötü gidişata, yargıdaki haksızlıklara öfkeleniyoruz. Sınırımızdaki güvenlik problemlerine şahit olduğumuz zaman öfkeleniyoruz ve bu sorunları çözmek istiyoruz. Vatanını seven herkes aynı duyguları yaşıyor. Hislerimiz bizi ayrıştırmamalı aksine birleştirmeli. Buradan ülkemin her köşesine sesleniyorum. Bu nezaket dilini devletin en tepesinden başlayarak 82 milyon vatandaşımızın da benimsemesini istiyoruz. Birbirimizi anlamak için adımlar atarsak sorunlarımızın çözümü de kolaylaşacaktır.,
"ZAMLARIN SORUMLUSU DEDİĞİ ARACI İKTİDAR OLMASIN?"
Domates, biber ve patlıcanın fiyatı aracılardan artıyormuş. Kim bu aracılar? Fırsatçıların tepesine çökün diyoruz. İktidar şikayet edecek makam değildir. Ama bunlar sürekli şikayet ediyor. E yapamıyorsanız gidin kardeşim yapanlar gelsin. Ama mesele bu zamanları kollayan fırsatçılar değil ki. Her kriz döneminde illaki fırsatçılar olur. Devlet gereğini yapar. Biberi, patlıcanı, patatesi almak zorunda kalan vatandaş, bunları üreten de satan da feryat ediyor. Bu işte bir gariplik yok mu? Zamların sorumlusu dediği o aracı iktidar olmasın? Sonuçta ürünün pahalı olmasına neden olan o aracı fırsatçı demekki iktidar siz yapıyorsunuz. Bunu üzerine Damat Berat diyor ki, sebze meyvenin fiyatı taşımacılık yüzünden artıyormuş. Yani patlıcanın, biberin pahalılığının sebebi, Muğla'dan Trakya'dan Nevşehir'den yola çıkan kamyonların şoförleriymiş. İyice şaşırmış bu adam. Gerçekten böyle diyor. Fiyatlar taşımacılıktan artıyormuş. Fiyat artışı taşımadan geliyor ama bunu düzeltmek için tek bir adım yok. Bunu düzeltmenin yolu bütün dünyada petrol fiyatları düşerken mazota benzine zam yapmak değildir.
"ÜRÜNLERİN FİYATINI YÜKSELTEN KAMYONLARIN OTOYOLLARA ÖDEDİKLERİ PARALAR"
Pahalı mazotu aldı ama daha köprülere verecek. Osmangazi mi dersiniz, paralı otoyollar mı dersiniz. Hangi müteahhidin yaptığı köprüyse. Köprü otoyol derken, alınan paralar da bu 5 müteahhide gidiyor. İşte ürünlerin fiyatını yükselten, kamyonların yaktığı mazotun fiyatı, o kamyonların otoyollara ödedikleri paralar olmasın sakın.
"SUÇLU SİZSİNİZ"
24 Haziran’da çıktığımız her seçim kampanyası boyunca sizi uyarmadık mı? Çiftçi rahatsız düşürün bu maliyetleri demedik mi. Üretici dağınık kooperatifler kurun güçlensinler dedik. Ciddi ürün kaybı var, verim düşüyor dedik. Kendi çıkardığınız tarım kanununu bile uygulamıyorsunuz. Verilen hibe ve destekler doğru adrese gitmiyor denetleyin dedik. Velhasıl dedik de dedik. Hiç kulak asmadınız. Nasılsa 5 müteahhitinizin keyfi yerinde yazıktır. Ne hale geldik. Bunları yapmadıkça mutfaktaki yangın sönmez. Sadece günü kurtarmak için adım attığınızda oy almak için adım attığınızda bu iş yürümez. Kimseye suç atmaya kalkmayın suçlu sizsiniz kardeşim sizsiniz.
"BUNLARIN SAĞINA BAK AKRABA, SOLUNA BAK 5 MÜTEAHHİT"
Sayın Cumhurbaşkanının anlayabileceğini düşünüyorum. Bu işi yapabilmek için iyi bir tedrisattan geçmeleri gerekir. Gece gündüz bu işlere kafa yormaları, milletin dertleriyle dertlenmeleri gerekir. Bunların sağına bak akraba soluna bak o 5 müteahhit. İYİ Parti’de vatanına milletine sadık kadrolar var çok şükür. Milletimiz de bunu görüyor ki, her geçen gün bize teveccühleri artıyor. Milletimiz sandığı bekliyor sandığı.
Yerel seçimler iktidarın değiştirileceği bir yerel seçim, koltukların bekasının tehlikede olduğu bir seçim değil. Bizim İYİ Parti olarak iyi belediyecilik anlayışımız var. İYİ belediyecilik, vatandaşın alması gereken hizmeti ona en uygun bir şekilde sunacaktır. Benim belediye başkanımın ilinde, ilçesinde, beldesinde sorunları çözmesidir."
"BAŞKANLARIMIZ ANT İÇECEK"
"Bakın bu kitapta bir ant var.. Seçimden önce her adaya imzalatmak üzere bir yemin imzalattık. Adaylarımız buraya attıkları imzayla kendilerini milletimize bağlayacaklar. Belediyeyi kazandığımızda 5 yıl boyunca adım adım ne yapacağımız belli. Bir an evvel hızlıca uygulamaya koyacağız. Milli duruştan ortak akla, akıllı iyi kentlerden dar gelirliye verilecek desteklere. Yaş almışlarımız için iyi yaşam evlerine hatta komşu ve mahalle kültürüne kadar birçok projemiz hazır. Göreceksiniz milletimiz İYİ Parti’nin illeri, ilçeleri nasıl yönettiğine bakıp iktidarı da bize verecek."
"Bu kimlik 82 milyon kişini ortak tapu senedir. İYİ Partili bir belediye başkanının yönettiği yerde torpilde budur ağa da budur paşa da budur. Göreceksiniz vatandaşımıza bu güveni, bu huzuru yaşatacağız. İYİ Belediyecilik kitabında İYİ Başkan ne yapmaz lüks içinde yaşamaz, lüks makam araçları kullanmaz. Kendisi ya da yakınları sebepsiz yere zenginleşmez personel alımında hısım akraba olmaz. TC’nin değerleriyle ters düşenlerle işi olmaz olamaz. Dini inançları siyasi malzeme yapmaz. Bunun yerine mukaddes dinimizin ışığında her işinde hakkaniyet arar. Hayvan haklarını ihmal etmez. Kimseyi küçümsemez. Halkın yararına olmayan cukkayı dolduran yatırımlar yapmaz yapamaz. Bunlar sadece özeti."
Meral Akşener, Konuşmasının arasında Tokat Belediye Başkan adayı Hüseyin Yarıcı'yı da tanıttı.
"BUNLARINKİ GÖNÜL BELEDİYECİLİĞİ DEĞİL, CÜZDANLARININ GÖNLÜ"
"Bu kentleri nasıl bu hale getirdiniz. 'Bu şehirlere nasıl ihanet ettik' diye kendiniz söylüyorsunuz. Ben size söyleyeyim bunların gönül belediyeciliği, vatandaşın derdiyle dertlenmek değil cüzdanlarının gönlü."
"DOMATESİ, BİBERİ KARNEYE BAĞLARLARSA ŞAŞIRMAYIN"
Emin olun esnafın hiçbiri bu ekonomi yönetimine güvenip de büfesini teslim etme. Büfeyi teslim edemeyeceğiniz kişiler ülkeyi yönetiyor. Ülke ekonomisi Damata teslim. Tanzim satış işine karşı değiliz. Hani bunlar eski Türkiye deyip de eskiyi beğenmiyordu. Buldukları çözüm pahalı olan her şeyi devlet eliyle ucuza satacaklarmış. Devletin en stratejik fabrikasını özel sektöre devrediyorlar. Patatesi, domatesi devlete sattıracaklar. Bu gidişle domatesi, biberi karneye bağlarlarsa şaşırmayın. Allah insanları en beğenmediği alanlarla imtihan edermiş. Bir hesapsızlığın sonu bu. Gerçekten merak ediyorum. Otomotiv fiyatları da katlandı. Diyelim ki otomotiv esnafı sesini çıkarsa oto galeri mi açacaksınız. 6 aydır bağırıyorsun neden düşmüyor bu fiyatlar. Çalışmayacaksın, üretmeyeceksin, bütün bulduğunu betona gömeceksin. Bağırarak Türkiye’de ekonomiyi çözerseniz Nobel ödülü almalısınız. Böyle bir dünya yok.
"TÜRKİYE'NİN BEKASIYLA NE ALAKASI VAR"
İstiyorlar ki sandığa beka diye gidelim. Diyorum ki ‘korkmayın’, koltukların bekası tehlikede değil. Biriniz için 4 yıl sonra seçim var. Sandığa giderken koltukların bekası tehlike altında değil. Sandığa ekonomi ile gideceğiz tencere kaynamıyor diye gideceğiz. Sandığa milletin gündemiyle gideceğiz. Muhtar, belediye başkanı seçerken bunun Türkiye’nin bekasıyla ne alakası var. Ülkemizin gerçek gündemini unutturmadan seçime gideceğiz.
KARTAL'DA ÇÖKEN BİNAYA İLİŞKİN AÇIKLAMA
Bir ahlaki tükenmişliğin, Allah’ın yarattığı canı bile hiçe sayanların yarattığı bir olaydır. İYİ Parti bu olayın peşini bırakmayacak. Bu olaydan alacak çok dersimiz var diyorlar. 25 senedir ders alsaydınız bunu yaşamazdık. Can kaybı var, yaralı var enkazın etrafında bir de nutuk çeken çevre ve şehircilik bakanı var. Bunu da geçiştirecekler. Bakın kardeşim siz siyaseti, para pul ranttan ibaret sanıyorsunuz. Akıllarınca rantın faturasını yine halka kesecekler.
Kesin suçu bir başkasına atacaklar. Ormanları gizlice yedi cüceler mi kesti, deniz kenarlarını orglar mı istila etti?Zeytinburnu’nda en yakın arkadaşınız değil miydi o binaları dikip de İstanbul’un silüetini bozan? Siz değil miydiniz İstanbul’un üzerinde helikopterle gezerken, şu arsa şu vakıfa devredilsin diyen? Osmanlı döneminde minare silüetini kapatacak bina yapmak yasaktı İstanbul’da. Ecdat bugün vücut bulsa hepsini pala ile kovalar. İstanbul’u şehir olarak katlettiniz. Şimdi çöken binalarla insanlar bedelini ödüyor.
AKP, HDP'NİN ORTAĞIDIR"
Geçen yıl 1 milyon kişi daha işsiz kaldı. İşsiz sayısı 4 milyonu geçti. Bunlar rakam değil bunlar insan. Bu 4 milyonun her biri bir insan. Her biri bir öykü. Türkiye’nin yeni bir atılıma ihtiyacı var. İYİ Parti milletimize hizmet etmeye hazır ve kararlıdır. Türkiye dünyanın lider ülkesi olmalıdır. Geçen hafta Yunanistan Başbakanı ülkemize geldi. Ayağının tozuyla Ayasofya’ya, Ruhban Okulu’na sonra Patrikhane’ye gitti. Peki nereye gitmedi? Anıtkabir’e. Oysa bizim devlet protokolümüzde bu şarttır. Yunanistan ekonomik krizdeyken 'Yunanistan’ı satın mı alak?’ diye gevrek gevrek espri yapıyordunuz. Türkiye’ye sığınan bir genci Mısır’a iade ediyorlar. Hani Rabia yapıyordunuz? Geçen hafta verdiğimiz Andımız teklifi, HDP ve AKP’nin oylarıyla reddedildi. Şunu söylüyorum. AKP, HDP’nin ortağıdır.