Ali Babacan'dan yeni Anayasa açıklaması: İstedikleri gibi yapmaları mümkün görünmüyor
Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ile görüşmesi sonrasında yeni Anayasa ve sistem değişikliği tartışmaları hakkında açıklama yaptı.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nu ziyaret etti.
Görüşmenin ardından Babacan ve Davutoğlu, ortak basın açıklaması düzenledi.
Ali Babacan yeni Anayasa tartışmaları hakkında, "
Görüşmenin ardından basın toplantısında açıklama yapan Babacan'ın açıklamaları şöyle oldu:
Bugün Gelecek Partisi Genel Merkezi'ne, Sayın Davutoğlu'na hem hayırlı olsun hem geçmiş olsun deme imkanı bulduk. Türkiye'nin gidişatına baktığınız zaman hızlı 1990'lara dönüş var, hele ekonomi yönetimine baktığınız zaman 70'lere dönüş var. 2018'de partili Cumhurbaşkanlığı sistemi başladıktan sonra her alanda problemler hızla büyüyor.
Ülkede artık hukukun üstünlüğü kavramı neredeyse kalmadı. Türkiye Cumhuriyeti, hukuk devleti niteliğini kaybediyor. Anayasanın bağlayıcı bir metin olarak kabul edilemediği ülkede hukukun üstünlüğünden bahsetmek mümkün değil. Türkiye'de yönetim sistemi sorunu, ve yönetenlerin zihniyeti sorunu var. Sistem değişikliği ve zihniyet değişikliği şart. Bu zihniyet de topyekun iktidar değişikliği olmadan mümkün olmayacak.
İstedikleri gibi yeni bir anayasa yapmaları çok mümkün görünmüyor.
(Takvim Gazetesi) Atılan manşetler bu ülkeye yakışmıyor.
Gelecek Partisi'nin güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili önemli bir çalışma var. Bizim de üzerinde çalıştığımız bir çalışma var, heyetlerimiz karşı karşıya gelerek ikili bazda istişare mekanizması oluşturmaya karar verdik. Enflasyonun suçlusu kendileri değil gibi, yanlış para politikalarının sonucunda hem kur hem enflasyon arttığı halde, sorumlusu Erdoğan ve ortakları olduğu halde hayat pahalılığının suçlusu olarak marketleri gösteriyorlar.
2018'de de kuru soğan depoları basıldı, terörist ilan edildi. Aynı hikayeyi tekrar görüyoruz. Bir terörist bulacaksın, bazen bakkal, bazen BOUN öğrencileri... Haftanın terörist panosu var, ülkenin hiçbir sorununa çözüm bulamıyorlar.
Ülkenin sorunlarına köklü çözüm üretmek için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Pek çok parti bu hazırlığın içinde. Bu taraftan ümit yok, unutacağız, ülkenin yarınlarıyla ilgili hazırlık yapmak zorundayız.
Biz anadil konusuna temel bir insan hakkı konusu olarak bakıyoruz. Ve bu anadil üzerinden de kimse bu toplum içerisine fitne tohumları atmasın. Her bir vatandaşımızın annesinin konuştuğu dili konuşmak, yaşatmak en doğal hakkıdır.
Şu anda Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde çok ciddi insan hakları ihlalleri var. Şu anda bizim hayretler içerisinde izlediğimiz bir durum var o da Sayın Erdoğan ve Bahçeli'nin bu gerçeği görmemesi. Niçin mazlumların yanında değilsiniz? Niçin bu kadar ağır insan hakkı ihlalleri varken susuyorsunuz? Acaba o ülkeyle olan ilişkilerimizde bilmediğimiz bir şey mi var? Niçin sessiz kaldıklarını çıkıp açıklamaları lazım.