Altın kaplama duvar kağıdından, Kraliçe'yi kandırmaya: İngiltere'yi sarsan Boris Johnson skandalları
Üç yıla yaklaşana görev süresinin ardından bugün istifa etmesi beklenen İngiltere Başbakanı Boris Johnson, arkasında skandallarla dolu bir görev süresi bıraktı
GERÇEK GÜNDEM - BARIŞ KAYGUSUZ
İngiltere'de yaklaşık üç yıldır görevde olan Boris Johnson'ın başbakanlığı sona eriyor.
2018 yılında Telegraph için kaleme aldığı yazıda burka ve peçe giyen kadınlar için 'banka soyguncuları' ve 'posta kutusu' benzetmesi yaparak tepkileri üzerine çeken Johnson'ın skandalları görev süresi boyunca devam etti.
Bir siyasetçiye göre sıra dışı kabul edilebilecek saç tıraşından, yaptığı gaflara kadar birçok konuda alışılmadık bir görüntü çizen Johnson, görev süresi boyunca kurallara ve kurumlara saygı göstermeyen bir lider olmakla suçlandı.
İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılmasını isteyen kampın lideri olarak Londra'da yıldızı parlayan Johnson, arkasında skandallarla dolu bir görev süresi bıraktı.
KRALİÇE'Yİ KANDIRMA SUÇLAMASI VE ÖZÜR
İngiltere'de Brexit tartışmalarının en ateşli olduğu dönemde göreve başlayan Boris Johnson, kısa bir süre sonra Kraliçe'den Parlamento'yu 5 haftalığına askıya almasını istedi.
Brexit krizi sırasında zaman kazanmak isteyen Johnson'ın bu önerisi siyasetin dışında kalan ve sadece bakanların tavsiyelerini dinleyen Kraliçe tarafından kabul edildi.
Ancak Yüksek Mahkeme'nin askıya alma kararını yasa dışı bulması, İngiltere'de rahatsız edici şekilde Kraliçe'nin yasaları çiğneyip çiğnemediği tartışması başlattı. Johnson yönetimi Kraliçe'yi kandırmakla ve yanlış yönlendirmekle suçladı.
Johnson daha sonra Kraliçe'yi utandırdığı için kişisel olarak özür dilemek zorunda kaldı.
DEKORASYON KRİZİNDE PARA CEZASI
Boris Johnson'ın başbakanlığı sırasında karşılaştığı krizlerden biri, başbakanlık konutundaki dairesininin yeniden dekore edilmesiyle ilgili oldu.
İçinde altın kaplama duvar kağıtlarının da bulunduğu dekorasyonun 58 bin sterlin mal olması İngiltere medyasında geniş çapta yankı bulurken, bir rulo başına ödenen 840 sterlin uzun bir süre konuşuldu.
Yaşanan tartışmaların ardından yürütülen soruşturma sonrasında Muhafazakar Parti'ye dekorasyon için yapılan bağışla ilgili olarak doğru bildirim yapmadığı gerekçesiyle 17 bin sterlin ceza kesildi.
LOBİCİLİK SUÇLAMASI 200 YILLIK KOLTUĞU KAYBETTİRDİ
Boris Johnson'ın İngiltere'yi ve Muhafazakar Parti'yi yönettiği dönemde öne çıkan skandallardan biri de partinin önde gelen isimlerinden olan eski bakan Owen Paterson'ın adının karıştığı lobicilik suçlamaları oldu.
Kendisine ödeme yapan şirketler lehine lobi faaliyeti yürüttüğü gerekçesiyle 30 gün ceza alan Paterson'a destek çıkan Johnson, Muhafazakar vekillerden cezanın kaldırılması için bir oylama yapılmasını istedi.
Ancak konuyla ilgili tavrının büyük tepki yaratması üzerine Boris Johnson geri adım attı ve Paterson vekillikten tamamen ayrıldı.
Aralık ayında yapılan seçimlerde Paterson'ın koltuğunu Liberal Demokratlar kazandı. Neredeyse 200 yıldır Muhafazakar Parti'nin kazandığı bu koltuğun kaybedilmesi parti içerisindeki huzursuzluğu artırdı.
PARTYGATE: İNGİLTERE'Yİ SARSAN 'KISITLAMA' KRİZİ
İngiltere Başbakanı Boris Johnson için en yıpratıcı krizlerden biri Kovid-19 kısıtlamaları sırasında başbakanlık konutunda yapılan partiler üzerine oldu.
Daha önce de kurallara uymamak ve onları kendi istediği şekilde eğip bükmekle suçlanan Johnson yönetimiyle ilgili Kovid-19 kısıtlamalarını ihlal ettiği için soruşturma başlatıldı.
Başbakanlık konutunda yapılan partilerden birinin Prens Philip'in cenazesinden hemen önce olması da tepkileri artırdı.
Soruşturma sonucunda polis tarafından ceza yazılan Boris Johnson, tarihe görevdeyken yasaları çiğneyen ilk İngiltere Başbakanı olarak geçti.
SON SKANDAL JOHNSON'I DEVİRDİ
Boris Johnson'ın Downing Street'teki günlerini sona erdiren ise daha önce hakkında cinsel saldırı suçlamaları olan Chris Pincher'a hükümette görev verilmesi oldu.
Boris Johnson önce Pincher hakkındaki suçlamalardan haberdar olmadığını söylemiş, ancak kısa süre içerisinde 2019'da kendisinin Pincher hakkındaki taciz skandallarıyla ilgili bilgilendirildiği ortaya çıkmıştı.
Johnson daha sonra konuyu bildiğini kabul etmiş ve Pincher'a verdiği görev nedeniyle özür dileyerek, çok pişman olduğunu belirtmişti.
Ancak Johnson'ın yalan söylediğinin ortaya çıkmasının ardından onlarca bakan ve hükümet görevlisi görevlerinden istifa ederek, Boris Johnson'ı görevi bırakmaya zorladı.