Ankara kulislerinde İYİ Parti ayrıntısı: 'Akşener bizzat görüşüyor'

BirGün'den Nurcan Gökdemir, Ahmet Eşref Fakıbaba'nın AKP'den istifa edip İYİ Parti'ye katılması üzerine dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Gökdemir yazdığı kulis haberinde, İYİ Parti lideri Meral Akşener'in birçok isimle transfer görüşmesi yaptığını ve merkez sağ parti olarak yer almak istediğini ifade etti.

Gökdemir'in yazısı şöyle:

Bir siyasetçinin partisinden istifa etmesi Ankara kulislerini her zaman dalgalandırır, dalgayı tsunamiye çeviren ise milletvekilliğinden istifa olur. O ayrıcalıklı konumdan, yüksek maaştan, siyasetin mabedi olan Meclis’ten uzak kalma her siyasetçinin kolay kolay verebileceği bir karar değil. Ancak siyaset, her seçim yaklaşırken milletvekilliğinden değilse de partiden ayrılmalar, başka partiye katılmalara sıklıkla tanık olur. Hatta bunun Küskünler Partisi diye isimlendirilecek büyüklüğe ulaşanları, yeni parti kuracak çoğunluğu sağlayacak kadar kalabalık olanları da görüldü. Bu hareketliliğe neden olan en temel gerekçe, siyasetçinin üyesi olduğu partiden bir daha milletvekili adayı olamama ya da seçilebilecek yerden aday gösterilme garantisini alamamasıdır çoğu zaman.

Seçim yaklaştıkça Ankara’da yine milletvekili istifaları ve katılma haberleri sıklıkla konuşulmaya başlandı.

FAKIBABA’NIN İSTİFASI

Siyasi partilerin vitrinlerini güçlendirme, “Herkes bize geliyor” algısını yaygınlaştırma, rakibi zayıflatma arayışları ile küskün milletvekillerinin yeni yer arayışı çakışınca her seçim öncesi olduğu gibi Ankara’da otel lobilerinde, bürolarda, evlerde pazarlıklar yapılmaya başlandı. Bunların en tartışılanı da kuşkusuz Ahmet Eşref Fakıbaba oldu kuşkusuz…

2009 yılında AKP’den belediye başkanlığına aday gösterilmediğinde bağımsız aday olarak girdiği seçimi kazanan, yeniden AKP saflarına dönen Nurettin Nebati tarafından konulduğu 7’nci sıradan sürpriz bir şekilde milletvekili seçilen, 1 Kasım’da yenilenen seçimlerde de tekrar seçilmeyi başaran Fakıbaba’nın güçlü bir isim olduğu tartışmasız.

Ahmet Eşref Fakıbaba’nın uzun zamandır sorunları olduğu bilinen AKP’den istifasında salt yeniden seçilme arzusu ne kadar etkili oldu bunu zaman gösterecek. Ancak Fakıbaba’nın emekli olabilecek bir siyasetçi tipi olmadığı biliniyor, milletvekili seçilmesi hatta yeniden belediye başkanlığına dönmesi de sürpriz olmaz.

Bu istifa her ne kadar beklenen bir gelişme olsa da katılacağını açıkladığı İYİ Parti açısından siyasi değerlendirmeler yapılmayı hak eden bir gelişme…

MERKEZ SAĞ ARAYIŞI

İYİ Parti bir süredir katılımlarla ve katılması beklenen isimlerle anılıyor. Genel Başkan Meral Akşener’in bizzat yürüttüğü bilinen transfer çalışmaları çerçevesinde sağda simge olan pek çok isimle görüşmeler yapıldığı, bazı AKP Milletvekilleri ile daha çok yerel düzeyde ilişki kurularak partilerinden istifa etmeleri durumunda “Kapılarının açık” olduğu mesajları verildiği biliniyor.

Eylül 2020’de yapılan 2. Olağan Kongre’de oluşan parti vitrinini, 2022 Mart sonunda büyük ölçüde değiştiren Akşener, şahinleri temizleyerek yoluna merkez sağda konumlanan siyasetçiler ve liberallerle yürüme kararlılığında olduğunu gösterdi. Akşener, hemen her zaman desteklediği partiye iktidarı sunan merkez sağ seçmenin yöneleceği bir parti olma stratejisini ilmek ilmek ördü. Bazı isimlerle yollarını ayırdı, bazı isimleri de gitmeye zorladı. Partisi içinde gücünü sürekli tahkim etti.

DEMİREL SİYASETİ

Siyasete Doğru Yol Partisi’nde başlayan Akşener, Tansu Çiller’in yakın çalışma arkadaşı, hatta bakanı oldu. Süleyman Demirel’den devraldığı koltukta “Baba” politik simgesini “Ana, bacı” benzerliğiyle sürdürmeye çalışan Çiller aynı performansı gösteremedi ve silinip gitti. Akşener, bu dönemden sonra çeşitli siyasi partilerde kendine yer tutma arayışında oldu ve sonuçta da kendi partisini kurdu. DYP’nin son güçlü döneminin yakın tanığı olan Akşener uzun zamandır, Çiller’in beceremediği “Ana, bacı” kimliğiyle siyaset yapma tarzını benimsedi. Akşener, sokaklarda seçmene dokunarak, birebir temas kurarak, siyaseten kendisine uzak olan çevrelerle de bir araya gelerek pekiştirmeye çalıştığı bu imajı diğer taraftan da partisini merkez sağda konumlandırarak güçlendirme arayışlarını sürdürüyor.

ALTILI MASA FAKTÖRÜ

Akşener’in partisini güçlendirmenin yanısıra bu arayışlarındaki bir diğer temel motivasyon da Altılı Masa’da daha güçlü konuma gelmek. Ateşten gömlek gibi masanın ortasında duran adaylık sorununun nasıl çözüleceğine ilişkin bir formül kimsenin aklında henüz yok. Akşener, “Ben başbakanlığa talibim” dese de ortaya çıkabilecek olası bir gelişmede hem kişisel nitelikleri hem de güçlü ve büyüyen bir partinin genel başkanı olarak Erdoğan’ın karşısına çıkma ihtimalini gözardı etmeden çalışıyor.