Anneler, acının yıldönümünde maden şehitlerinin mezarında

Abone ol

MANİSA'nın Soma ilçesinde 301 madencinin hayatını kaybettiği facianın 4'üncü yıldönümünde, yüreklerdeki acı ilk günkü gibi yaşandı.

Aileler, faciada can veren yakınlarının mezarlarına koştu, yüreklerindeki acı, gözyaşı olup aktı. En büyük acıyı ise Anneler Günü'nde, yürekleri kora dönmüş anneler yaşadı. O annelerden Veysel Arkan'ın annesi Menekşe Arkan, "Anneler Günü'nde o bana gelirdi, şimdi ben ona geliyorum" dedi.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde yaşanan faicada, 301 madenci hayatını kaybetti. Türkiye'nin en büyük maden faciası olan kaza, tüm vatandaşların hafızalarına acı olarak kazındı, günlerce Soma'da yaşananlara kilitlendi, gözyaşı döktü, ailelerin acılarına ortak oldu. Acının merkezi haline gelen Soma'da, facianın 4'üncü yıl dönümünde yine gözyaşı, hüzün, kaybedilen evlatlara özlem vardı. Faciada, en büyük acıyı yaşayan ölen 301 madencinin ailelerinin buluşma alanı, sabahın erken saatlerinden itibaren madenci şehitliği oldu. Resmi tören olacağı duyurulmasına rağmen aileler, erken saatlerde kaybettiklerinin mezarlarına koştu. Mezarların başına çöken annelerin, babaların, eşlerin, çocukların, dört yıldır yüreklerinde biriken acı, gözyaşı olup aktı. Tamamen çimlendirilmiş olan şehitlikte, siyah mermerden yapılan madenci mezarları ile onları simgeleyen madenci üzerinde el fenerlerinin bulunduğu bölümler, Türk bayraklarıyla donatıldı.

ANNELER GÜNÜ'NDE BÜYÜK ACI

Maden şehitliğindeki mezarların başında en büyük acıyı ise Anneler Günü'nü gönüllerince kutlayamayan anneler yaşadı. Şehitliğe ilk gelenler anneler oldu. Çocuklarının mezarlarının başında ve adlarına dikilen anıtın önünde gözyaşı dökenlerden maden şehidi Halil İbrahim Doğan'ın annesi Gülten Doğan, "Dört yılımız acı içinde, ızdırap içinde geçti. Torunlarımı göremiyorum. Yıllar çok zor geçti. Her gün oğlumun mezarına gidiyoruz, ağlayıp geri geliyoruz" dedi. Halil İbrahim Doğan'ın babası Ali Şuri Doğan ise adalet çağrısı yaptı. Ali Şuri Doğan, "Her gün acı ve ızdırap yaşadık. İlk önceleri 'Allah'ın takdiri' dedik, kabul ettik. Ama adalet yönünden birkaç kişi dışında arkamızda duran yok. Suçluların tahliye olma ihtimali var, buna acı duyuyoruz. Burada yatanların hepsinin annelerinin ellerinden öpüyorum. Kendi annem de olmak üzere annelerin ellerinden öpüyorum" diye konuştu.

'O BANA DEĞİL BEN ONA GELDİM'

Maden şehitliğinin bir başka yerinde ağlayan ise maden şehidi Veysel Arkan'ın annesi Menekşe Arkan oldu. Oğlu adına dikilen temsili mezarlığın başında gözyaşlarına boğulan, Anneler Günü'nü tek başına kutlamak zorunda kalan Menekşe Arkan, "Anneler Günü'nde o bana gelirdi, şimdi ben ona geliyorum. O benim günümü kutlayacaktı, ben onun ölüm yıldönümünü anıyorum. Hayatım bitti" şeklinde konuştu.

Madenci şehitliğinde, mezarları ziyaret eden, çiçek bırakan ziyaretçiler, madenci anıtını da inceledi. Facia günü ve sonrasındaki acıyı anlatan 'madenciye özlem' tasvir edilen anıt önünde de ziyaretçiler fotoğraf çektirdi.

ACILARI DAHA DA ARTTI

Manisa'nın Soma ilçesinde, 301 madencinin hayatını kaybettiği facianın 4'üncü yıl dönümünde, şehitlik ziyareti sırasında duygusal anlar yaşandı. Faciada ölen madencilerden İbrahim Duman'ın annesi Seher Duman, "Ne hissedeyim? Hiçbir şey hissedemiyorum. Benim oğlum sağ olsaydı, ilk önce bana gelirdi. Çok acılıyım, çok buruğum. Mekanları cennet olsun. Bu sene Anneler Günü'nde acım daha da arttı. Çok şeyler söylemek istiyorum; ama sözcüklere boğazıma düğümleniyor" dedi. Mezarlığa gelen annelerden Elmas Yıldırım ise "Anneler Günü'nü burada kutluyorum. Benim oğlum gelseydi bana, ben gelmeseydim onun yanına" dedi.

3 çocuk annesi Fatma Ergöz de eşi Halil Ergöz adına dikilen madenci fenerinin başında gözyaşı döktü. Ergöz, çocuklarıyla kaldığını ve büyük acı yaşadığını söyledi.

BABALARINA KİMİ ŞİİR YAZDI KİMİ RESİM YAPTI

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin hayatını kaybettiği facianın 4'üncü yıl dönümünde, Ergül Yüksel, çocukları Betül Yüksel ve Furkan Yüksel'le babaları Ali Yüksel'in mezarını ziyaret etti. Betül ve Furkan babalarının mezarına onun içini yazdıkları mektubu bıraktı. Acısını kaleme alan Betül Yüksel mektubunda, şunları yazdı:

'Merhaba babacığım, seni çok özledim. Geçen hafta sana mektup yazdım. Ama teyzemin düğününe giderken veremedik. Bu yüzden öncelikle özür dilerim babacığım. 13 Mayıs 2014 yılında olan facianın üzerinden 4 yıl geçti ama her geçen gün eksikliğini daha çok hissediyorum. Ben büyüdükçe senin eksikliğinin ne demek olduğunu daha iyi tanımlayabiliyorum. Babasızlık ne demek daha iyi anlıyorum ve her geçen gün daha çok özlüyorum seni. Keşke beni bırakıp gitmeseydin baba. Sensiz yaşamak çok zor, senin katillerinin cezasını çekmesini istiyorum baba. Ama bu gidişle olmayacak. En çok da buna üzülüyorum. Bir gün cezalarını sonuna kadar çekmelerini istiyorum. Bu arada derslerim de çok iyi. 90'dan düşük notum yok. Bu beni çok mutlu ediyor. Ve babacığım. Hayatımı yazdığım bir kitap var onu annem 2019 yani bir yıl sonra bugün bastırmak istiyor. O zamana kadar yazacağım. İyi yazabilmek için çok kitap okuyorum. Seni çok seviyorum. Kendine iyi bak 301 maden şehidine selamımı ilet. Herkes unutsa da ben sizi unutmayacağım. Seni seviyorum babam.'

Anne Ergül Yüksel, "Anneler Günü'nü yaşayamadık. Çocuklarımın okuması için ellerimden geleni yapıyorum" dedi. Furkan Yüksel, "Babam olmadığı için üzülüyorum" diye konuştu.

Betül Yüksel ise "Anneler Günü'nde babamızla annemize hediye alamıyoruz. Diğer çocuklar gibi yapamıyoruz bu da bizi çok üzüyor" dedi.

Şehitliği annesi Hidayet Tokgöz ile birlikte ziyaret eden şehit madenci Ferhat Tokgöz'ün oğlu Selim Tokgöz ise mezarın başına kendi yaptığı resmi bıraktı. 6 yaşındaki Ferhat'ın üzerinde kendisinin annesinin ve babasının kalbi ile boş bir evin olduğu resim çizdiği görüldü Aile özlemini resme döktü. Selim Tokgöz babasının mezarına karanfiller de dikti.

Barış Atay'dan Yavuz Bingöl'e tepki: Gördüğüm yerde... Güncel Ünlü oyuncu polisi, polise şikâyet etti Güncel Muharrem İnce katliamın 4.yılında Soma'da Güncel Tartıştığı ağabeyini bıçakladı Güncel