Avukat Ceylan: Ateistler, Enes Kara’ya ailesine karşı ayaklanması hususunda telkinler verdi
Enes Kara ailesinin avukatı Ömer Faruk Ceylan, takipsizlik kararına itiraz ettiklerini belirterek şunları söyledi: “Kendini ateist ve deist olarak tanımlayan şahısların, aileye karşı ayaklanma hususunda telkinleri olduğuna dair kanaatlerimiz var" dedi.
GERÇEK GÜNDEM - FİLİZ GAZİ /
Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi 20 yaşıdaki Enes Kara, kaldığı cemaat evinde maruz kaldığı baskıları ve yaşadığı gelecek kaygısını anlattığı bir videoyu sosyal medyadan yayınladıktan sonra intihar etmişti.
Enes Kara ailesinin avukatı Ömer Faruk Ceylan, dosyanın takipsizlikle sonuçlandığını, yakın zamanda takipsizlik kararına itiraz ettiklerini belirterek şunları söyledi:
“Dosya direk intihardır diye kapatıldı. Biz intihar değil, sürükleyenler var dedik. Birkaç isim var, gizlilik aşaması olduğu için netice alana kadar beklemek zorundayız.”
ÇAĞDAŞLAŞMA VE UYGARLAŞMA DİYELİM BUNA…
Avukat Ceylan, bu süreçte cemaatle görüşmeleriniz oldu mu sorusuna şöyle yanıt veriyor:
“Tabii ki… Oda arkadaşları, evdeki sorumlu arkadaşı ile görüştük. Çocuğun herhangi dini baskıya maruz kalmadığı yönünde beyanda bulundular. Çocuk orda kalmak istemediğini söylemiş ve bu babaya iletilmiş. Tüm bunları teyit ettik. Evdeki sorumlu şahıslarla ilgili de takipsizlik kararı verildi. Bizzat kendileri ile görüştüm. Gerçekten samimi ve delilli olarak konuyla alakalı olmadıklarına kanaat getirdik. Olayın dini baskıdan kaynaklanmadığı kanaatine biz vardık. Hem evdeki arkadaşları hem sorumluları ile görüştük. Realist olmak gerekirse konunun hiçbir şekilde baba ve arkadaşları ile alakası yok. Gençlerde süregelmiş olan çağdaşlama ve uygarlaşma diyelim buna, artık nasıl bir zihniyetse, etrafındaki arkadaşları bu çerçevede onu yönlendirmeye çalışmış. Öncü olması için bazı telkinlerde bulunmuşlar. Bu çocuk da kendi kendine onların telkinlerine meyletti gibi geliyor.”
CEYLAN: AİLEYE KARŞI AYAKLANMA HUSUSUNDA TELKİNLER ALDI
Avukat Ceylan, Enes Kara’nın kendilerini ateist ve deist olarak tanımlayan şahıslar tarafından aileye karşı ayaklanma hususunda telkinleri olduğuna dair kanaatleri olduğunu söyledi:
“Telefon içinde bazı deliller mevcut… Bunların gelmesi ile alakalı Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’ndan yanıtlar bekliyoruz. Kendine ateist ve deist olarak tanımlayan şahıslar, ailelere karşı ayaklanma hususunda telkinleri olduğuna dair kanaatlerimiz var. Çocuğun gün, saat, tarih olmak üzere intihar edeceğini bilmesine rağmen, bazı şahıslar bunu gizleyip, bu çocuğun intihar etmesine göz yumduğu kanaatimiz ve hatta kati delilimiz var. Bunla alakalı başvurular yaptık.”
CEYLAN: SOSYAL ÇEVRENİN ALGI YÖNLENDİRMESİ
Avukat Ceylan, videonun bilinçli çekildiğini ise şu sözlerle iddia ediyor:
“Sherlock Holmes edebiyatı yapmak istemiyorum ama o videonun içinde tıp fakültesinden de, eğitim sisteminden de bahsediyor. Sadece babasının dini yönlendirmesinden, baskısından bahsetmiyor. Hayatın zorluklarından ve kardeşi ile alakalı kendince kanaatinden de bahsediyor. Kardeşinin, Mehmet Kara ve ailesi tarafından herhangi bir şekilde böyle bir baskıya maruz kaldığına dair bir intiba bende oluşmadı. Hatta kendisi ile de bizzat görüştüğümde ben bunu tercih ederek, özgür irademle yaptım dedi. Sosyal çevrenin algı yönlendirmesi oluyor. Eğitim sistemi, sosyal çevre, yönlendirme bu çocuk olmayan bir şeyi olmuş gibi idrak edip, böyle bir zulüm altındaymış bir manaya kendini sevk edebiliyor.”
NE OLMUŞTU?
Enes Kara’nın ölümünden sonra Baba Mehmet Kara oğlunun Nur Cemaati'ne ait yurtta kalmasını kendisinin istediğini belirterek "Ben bu cemaatin 25 yıldır içindeyim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu" demişti.
Kara’nın kaldığı ev 2005’ten beri Nur Cemaati'ne bağlıydı. Elazığ'da bir yerel gazete olan Günışığı Gazetesi, Enes Kara’nın ölümüyle ilgili haberi internet sitesinde "Cemaat baskısına dayanamadı intihar etti" başlığıyla yayınlamıştı ve haber kısa süre sonra siteden kaldırılmıştı.
APARTMANIN 6’INCI KATINDA KALIYORDU
Kara, Hilalkent Mahallesi’nde bulunan 10 katlı Defne Apartmanı’nın 6’ncı katında kalıyordu. Enes Kara'nın bıraktığı intihar notunda “Herkes doktorluktan kaçıyor, çünkü mobbing var, uzun süreli nöbetler var, hastadan şiddet görme ihtimali var, köle gibi çalışıyorsunuz, ben böyle bir gelecek istemiyorum... Bulunduğum cemaat yurdunda namaz kılma ve cemaatin dersine katılmak zorunlu, verdikleri kitapları okumak zorunlu, kendim müslüman değilim, ailem bilmiyor, buradan ayrılmak istediğimi söylediğimde hayır cevabını aldım” gibi ifadeler kullanmıştı.
ENES KARA, YAŞAMA SEVİNCİMİ ALIYOR, ÖZGÜR HİSSETMİYORUM DEMİŞTİ
Kara, olay öncesi çektiği videoda ise şu ifadeleri kullanmıştı:
"Şu an cemaat yurdunda kalıyorum. Hiç kalmak istemememe ve bunu aileme defalarca söylemiş olmama rağmen. Defalarca söyledim ama beni burada kalmaya zorladılar...
Lise ve ortaokulda yine böyle medreselere sıkça geliyordum bazı tatillerde yatılı kalıyordum. O zamanlar da istemiyordum ama ailem zorluyordu ve haftada 1-2 gün geliyordum ya da yılda 1-2 hafta yatılı kalıyordum. Çok da zor değildi. Bir de en fazla üniversiteye kadar gelirim zaten diye düşünüyordum. Burada vakit namazları zorunlu. Cemaat şeklinde kılıyoruz namazdan sonra ders var vs. 30 dakika sürüyor yaklaşık her vakit. Günlük 1 saat burada olan kitaplardan okuman zorunlu. Haftanın 3 günü cemaat dersine katılman zorunlu. Yemekleri yine öğrenciler yapıyor, haftanın 1 günü temizliği yine biz yapıyoruz. Sabah namazıyla uyanıyorum, okula gidiyorum geliyorum, akşam namazı, yemek, okuma, yatsı namazı, cemaat dersi sonra saat 10 zaten ertesi gün tekrar 6.30 gibi namaza uyanıyorum. Pazartesileri böyle , diğer günler de cemaat dersi yok. Bir tek 8'de serbest oluyorum. Hafta sonu da benzer. Yine 3 saat gibi bir şey kalıyor ve kalan zamanda adam akıllı ders de çalışamıyorum. Çünkü psikolojik olarak yorgun oluyorum.
Bu 2 sorunu ayrı ayrı düşününce aslında katlanılmayacak şeyler değil ama bunları birleştirince tüm yaşama sevincimi alıyor, özgür hissetmiyorum kendimi 24 saatten kendime ayırabildiğim 3 saat falan."--