Aydın Özer: Nüfus yüzde 26 arttı, tarım alanları yüzde 13 azaldı

Abone ol

CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, Tarım ve Orman Bakanlığının bütçesi ile ilgili Meclis'te konuştu.

Tarım ve Orman Bakanlığının bütçesi ile ilgili Meclis kürsüsünde bir konuşma yapan CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, her şeyin kötüye gitmesinin nedeni olarak görevlilerin bilgisiz, bilgililerin görevsiz olmasını gösterdi ve “Sanki bu bütçeyi hazırlayanlar, başka bir gezegenden gelme” dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2020 yılı bütçesine günlerdir muhalefet cephesinden ülkedeki hiçbir soruna çözüm olmadığı eleştirileri yapılıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesiyle ilgili Meclis kürsüsünden görüşlerini aktaran CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer de bunun nedeni olarak görevlilerin bilgisizliğini gösterdi.

Osmanlı’nın son dönem filozoflarından Sakallı Celal’in kendisine niçin her şeyin kötüye gittiğini soranlara, “Görevliler bilgisiz, bilgililer görevsiz olduğu için” cevabını verdiğini söyleyen Özer, “Bu dönemde yaşasaydı, aynı tespiti yapardı” dedi.

ARTAN NÜFUSU BESLEYECEK ALAN AZALDI

CHP’li çiftçi vekil Özer şöyle devam etti:

“Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesi; yüksek maliyet girdileri altında ezilen çiftçiye derman değil, gıda güvenliği ve egemenliği konusu umurunda değil, üretimi planlama ve teşvik etme derdi değil. Demek ki, bu bütçeyi hazırlayanlar, tarım alanındaki vahametin farkında değil. Sanki bu bütçeyi hazırlayanlar başka bir gezegenden gelme de, bu dünyadan değil! 2002’den bugüne nüfus yaklaşık yüzde 26 arttı, bu nüfusu besleyecek tarım alanları ise yaklaşık yüzde 13 azaldı. Çiftçi sayısı 2002’den bu yana yaklaşık yüzde 26 eksildi, 500 bin kişi çiftçiliği bıraktı. Ama çiftçi borcu yaklaşık 64 kat artarak 160 milyarı aştı! Bu oranlar diyor ki; Türkiye karnını doyurmakta zorlanır hale geldi! Üretici ürettiğinden kazanamaz hale geldi!”

GALOŞ GİYERSEN İNANDIRICILIĞIN KALMAZ

Geçen ay yapılan Tarım Şurası’na da değinen Özer, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin alınan kararları uygulayacaklarına ilişkin sözlerini hatırlatarak, şunları söyledi: “60 maddelik sonuç bildirgesi yazıldı, Baktık, yıllardır söylediğimiz sorunlar: Stratejik üretim, bütüncül ve entegre yöntem, sektörün yapısını iyileştiren, doğal kaynakları ve çevreyi koruyan, aktif çiftçi odaklı, yönlendirici bir destekleme sistemi vs… Tarım ülkesinde ayağınızı kırmızı toprağa değdirmekten imtina eder, galoş giyerseniz, üreticinin gözünde inandırıcılığınızı yitirirsiniz!”

PAZARA DİKKAT, KIŞ SERACISI BATMASIN

CHP’li Özer örtüaltı tarımın kalbi olan Antalya’da seracıların darboğaza sürüklendiklerini belirterek, Rusya pazarının giderek daraldığını ifade etti. Özer, yaz aylarında Ortadoğu ihracatında yaşanan sıkıntı nedeniyle yaz seracısının battığını belirterek “Dondurma yediğiniz Rusya’yı, İran’la ilişkisinden döndüremezseniz, yaptığınız diğer pazarlıklara bu konuyu eklemezseniz, kış seracımızı da kısa sürede batıracaksınız” dedi.

Antalya’daki tropikal meyve üreticiliğine de dikkat çeken Özer şunları söyledi:

“Yıllar önce başlanan muz üreticiliğindeki başarı gibi avokado veya mangoda aynı başarıyı niye göstermeyelim? Orman vasfını kaybetmiş arazilerde, bu meyvelerin üretimi ve çeşitliliği desteklenebilir. Belki böylece sadece saraydaki sosyete değil, tüm yurttaşlarımız da ejder meyveli smoothie içebilir.”

ÇİFTÇİMİZ SESİNİ DUYURAMIYOR!

Dünyanın pek çok ülkesinde çiftçiliğin giderek zorlaştığını belirten CHP’li Özer, şöyle devam etti:

“Mazottan gübreye üretim maliyetleri hızla artıyor. Ancak büyük oranda devlet desteklemeye gidiyor. Bizde ise kanunla belirlenmiş oranda bile destekleme yapılmıyor! Pek çok ülkede çiftçiler ithalatın değil, yerli ürünlerin tercih edilmesini istiyor. Vergilendirme ve şirketleşme politikalarından isyan ediyor. Ama o çiftçiler örgütleniyor, demokratik yollardan haklarını arayabiliyor! Bizde ise üreticinin örgütleri zayıflatılıyor. AK Parti politikalarıyla darmadağın ediliyor! Bizim çiftçimiz hak arayamıyor. Aradığında ise “Ananı da al git” deniyor! Terörist deniyor. Hain ilan ediliyor! Bizim çiftçimiz sesini bile duyuramıyor.”

BİLİMSEL ÜRETİME GEÇİLMELİ

Konuşmasında bir an önce bilimsel üretime geçilmesine de dikkat çeken vekil Özer, şunları söyledi:

“Tarımsal faaliyetlerin iklim değişikliği ve su kaynaklarının giderek azalması veya kirlenmesindeki etkilerine duyarsız kalınmamalıdır. Tarım ilaçları yani pestisitler kontrolsüz, bilinçsiz ve gereksiz yere kullanılmamalıdır. Bakanlığın bu konuya da, özel, gayretli bir çalışma göstermesi gereklidir. Çevre dostu üretim, doğayı ve hayvan refahını koruyan çiftçilik özendirilmelidir. Tarım politikasını belirlerken çevremiz, doğamız ihmal edilmemelidir. Acilen; havza planlaması, toprak verimi, haşere mücadelesi, meteoroloji takibi, ata tohumu ve akılcı üretim programıyla donanmış bilimsel üretime geçilmelidir.”

2.5 YILDIR NEDEN ATAMA YAPILMIYOR?

CHP’li Özer, tarım zincirinin önemli halkalarını oluşturan Gıda, Su Ürünleri Mühendisleri, Ziraat Mühendisleri, Veteriner Hekimler, Tekniker ve Teknisyenlerin 2017 Temmuz ayından beri atamalarının yapılmadığını belirterek, “Önceki bakan tarafından 10 bin 550 personel alımı yapılacağı sözüne ve devlette devamlılık esasına karşın 2,5 yıldır atama yapılmamasının sebebi nedir?” diye sordu. Özer öyle devam etti: “Tarafınızdan, bir yıl önce iki bakanlığın birleştirilmesi çalışmaları sonrası alım yapılacağının dile getirilmiş olmasına karşın bu süreçte atama yapılmasını kim engellemiştir? Hayvansal üretimden bitkisel üretime, toprak analizlerinden gıda maddeleri denetlemesine, su ürünlerinin üretimi ve yan sanayisine kadar, eğitimli insan gücümüz neden devlet tarafından kullanılmamaktadır? 8 ayda atama yapılmazsa, KPSS puanlarının geçersiz kalmasından endişe edenlere bir sözünüz var mıdır?”

Erdoğan: Zorluklar karşısında yılmadan sabırla bu topraklarda tutunmaya çalıştık Siyaset Karamollaoğlu’ndan Davutoğlu’na tebrik telefonu Siyaset Kılıçdaroğlu'ndan 'başkanlık sistemi'ne Kazakistan örneği Siyaset Gençlik ve Spor Bakanı'na 'işsizlik ve mutsuzluk oscarı' Siyaset