Bahçeli: CHP'nin HDP ile görüşmesi demek PKK ile görüşmesi demektir

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. CHP'nin HDP ile görüşmesini eleştiren Bahçeli, "CHP'nin HDP ile görüşmesi demek PKK ile görüşmesi demektir" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, muhalefet partilerindeki görüşme trafiğine ilişkin yaptığı açıklamada, "CHP'nin HDP ile görüşmesi demek PKK ile görüşmesi demektir. CHP'ye bakınca Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü görmemiz gerekirken, onun eserlerine ve emanetlerine düşman kesilmiş mihratların köşe başlarını nasıl da tuttuğunu endişeyle takip ediyoruz. CHP savruluyor, bu partinin küçük kuklası İP sallanıyor" dedi.

Bahçeli, Boğaziçi'ndeki olaylara dikkat çekerek, "Biz öğrenciyi de biliriz teröristi de biliriz. Boğaziçi Üniversitesi'nde yasal ve meşru sınırlar çerçevesinde ataması yapılan rektöre itiraz edenler ana dinamiği, provokasyon merkezi, saldırı üssü marjinal örgütlerdir" dedi.

Bahçeli'nin konuşmalarından satır başları:

Türk Milliyetçileri olmasaydı, devrilen bir imparatorluğun altından yeni bir devlet nasıl çıkardı? Bugün bol keseden sallayan siyasetçilerin buna bir cevabı var mıdır? MHP, Türkiye'nin lehine ve yararına olmadığını düşündüğü her konuda sonuna kadar direnmiştir. Bu direniş ve mücadele sonuna kadar bundan sonra da korunacaktır. Demokrasi dışı arayışlara heves edenler, dış güçlerden medet umanlar, alayınızı uyarıyorum. Girdiğiniz yolun sonu uçurumdur. MHP teslim alınmadan bu milleti parçalayamaz, yıkamaz, karanlığa çekemezsiniz. Yaparız diyen varsa hodri meydan. Vallahi buradayız.

İkaz ile hatırlatıyorum, Türkiye düşmanlarının dolduruşuna gelip maşalık yapanla, mahşeri vicdan karşısında hesap vereceklerini unutmasınlar.

MUHALEFETTE GÖRÜŞME TRAFİĞİ

CHP ile HDP arasındaki görüşme trafiği, sonrasındaki sisli ve bir o kadar da sinsi manzara gözümüzden kaçmamıştır. HDP heyetinin CHP yönetimiyle görüşmesinden hemen sonra, aşinası olduğumuz müşterek olduğumuz ortak basın toplantısı CHP'nin kurnazlığı nedeniye yapılamamış HDP kendi çalıp kendi oynamıştır. Anlaşıldığı kadarıyla CHP Başkanı siyasi koronadan dolayı sosyal mesafe koymuştur.

CHP ile HDP kimi kandıracaklarını zannediyorlar. Madem basının karşısına çıkmaya cesaretiniz yok, o zaman niye görüşüyorsunuz? Haydi korkuyorsunuz diyelim, o zaman neden yürek yemiş gibi konuşuyorsunuz. Birbirlerinin yanında dahi duramayanlara Türkiye emanet edilir mi? Arka kapıda buluşmayın, aile fotoğrafına girmekten kaçınmayın, çıkın sahneye de boyunuzu görelim, kaç kilo olduğunuzu öğrenelim.

CHP'nin HDP ile görüşmesi demek PKK ile görüşmesi demektir. CHP Genel Başkanı son günlerde paniğe kapılmış ve su kaynatmıştır. CHP'ye bakınca Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü görmemiz gerekirken, onun eserlerine ve emanetlerine düşman kesilmiş mihratların köşe başlarını nasıl da tuttuğunu endişeyle takip ediyoruz. CHP savruluyor, bu partinin küçük kuklası İP sallanıyor. CHP'nin HDP tarafından asimile edilmesi kaçınılmazdır. Tavsiyem CHP Yönetimi'nin Kandil'e değil, Anıtkabir'e bakmasıdır.

İzmir BB devlet içinde devlet değildir, devlet tektir, herkes bilsin ki bu devlet Türkiye Cumhuriyeti'dir. Eğer belediye dış finansman kullanacaksa bunun onay makamı Hazine ve Maliye Bakanlığı'dır. İzmir'de özerk bir yönetim kuruldu da bizim haberimiz mi yok? CHP'li belediye başkanları belediye işlerinden başka her şeye burnunu sokmaktadır.

Bu devran böyle gitmeyecek, bu kervan bu şekilde ilerlemeyecek.

BOĞAZİÇİ EYLEMLERİ

Biz öğrenciyi de biliriz teröristi de biliriz. Boğaziçi Üniversitesi'nde yasal ve meşru sınırlar çerçevesinde ataması yapılan rektöre itiraz edenler ana dinamiği, provokasyon merkezi, saldırı üssü marjinal örgütlerdir. Bir öğrencinin DHKP-C ile ne işi olur. İnsanlık düşmanlarının değirmenle su taşıması, militan açığını takviye etmesi akılla mantıkla insanlıkla izah edilebilir mi? "Rektör atanması yasal olabilir ama demokratik değildir" diyenler, kendi fikir ve düşüncenizden başka her türlü hazımsızlık ve tahammülsüzlük göstermeniz demokrasinin neresi ile bağdaşmaktadır. Kadıköy'de polis otolarını taşlamak, esnafa saldırmak, sivillere sataşmak ifade ve düşünce özgürlüğünün neresine sığmaktadır.

1 Şubat'taki olaylarda gözaltına alınan 108 kişiden 101'nin Boğaziçi Üniversitesi ile ilgsi ve ilişiği yoktur. Bu 101 kişinin 79'u DHKP-C ve TKP-ML örgüt üyesidir.

Evlatlarını üniversiteye gönderen muhterem analarımız çocuğunuz bu örgütlerin eline düşerse memnun olur musunuz? Kılıçdaoğlu, Türkiye'nin evlatlarını serbest bırakın diyor. Kendisine göre hava hoş. Muhterem analarımız, evlatlarınıza sahip çıkın. Öğrenci başka, terörist başkadır. Hain başka, kahraman başkadır. Bunların birbirlerine karıştırılması felakettir. Öğrencilerimizin endişelerine kulak vermek elbette görevimizdir. Fakat terör örgütleriyle irtibatlı olanlar öğrenci değil suçludur.

Kılıçdaroğlu, 'Türkiye'nin evlatlarını serbest bırakın' diyor. Başkalarının sırtından kurban kesmesi kolay. Muhterem analar, evlatlarınıza sahip çıkın. Öğrenci başka terörist başkadır. Gençlerimiz geleceğin Türkiye'nin mimarları olacaktır. Terör örgütleriyle ilişkili olanlar suçludur. Öğrenci olmayan, yasadışı örgüt mensupları üniversite kapılarında ne arıyor? Güvenlik güçleri sessiz mi dursun? Kılıçdaroğlu diyor ki, 'öğrenciler ne yaptı?'

Boğaziçi Üniversitesi'nde fitne düzeneği kuran, olayları diğer illere taşımak için fırsat kollayan, halk hareketi çıkar mı diye bekleyen alçak ve hain bir projenin figüranıdır. Türkiye temel hak ve hürriyetleri koruma konusunda iradesini gerçekleştirdiği reform adımlarıyla göstermiştir. Mücadeleden geri dönüş düşünülemez.

HDP milletvekillerinin eğitimle, öğretimle, öğrenci haklarıyla ne alakaları vardır? HDP, CHP, İP ne Geleceği ne DEVA'sı olan partilerin kaosa oynadıkları bir gerçektir. AB, ABD ve BM'nin açıklama yapması şirret bir tezgahın varlığına işarettir. Kati Piri'nin Sarosçu Osman Kavala, terörist Demirtaş'a destek açıklaması meczupluktan ibaret. Bize göre herkes işine bakmalıdır. Hiç kimse bize demokrasi dersi veremez. Kimin ne kadar demokratik olup olmadığını dünya alem bilmektedir.

TWİTTER'A SERT TEPKİ: DEMEK Kİ DOĞRU YOLDAYIZ

Twitter bazı paylaşımlarımı kısıtladı. Demek ki doğru yoldayız. İsterse tüm paylaşımlarımı kaldırsınlar. Twitter'ın beğenmediği ve kaldırdığı mesajımı paylaşmayı önemli görüyorum. Düşüncem aynıdır, beklentim aynıdır. Teröristlerin başı ezilmelidir.

YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI

Yeniden anayasa yazılmasını ikinci cumhuriyet olarak tercüme edenlerin ciddiye alınacak hiçbir yanları yoktur. Cumhuriyet nedir sorsanız iki cümle kuramayan siyasetçilerin işlemeye başlayan süreci hezeyanla perçelenmiş polemikleri hapsetme niyetleri siyasi hafifliğin sonucudur.

Sayın Cumhurbaşkanımız ile görüşmem yapıcı ve olumlu bir havada geçmiştir. Anayasalar değişmeyecek, yeniden yapılamayacak metinler değildir. Çağın yönetim yapısı, zamanın gelişimine uygun olarak anayasaların yeniden yazılması kaçınılmaz olduğu gibi, doğaldır. Her parti yeni bir anayasadan bahsediyor veya değişmesini öneriyor. O zaman tutarlı olarak ilk 4 maddeye bağlı olarak bir araya gelmesi milletin talep ve beklentisidir. MHP yeniden anayasa yazım sürecine vardır, samimiyet ile çalışmalarına başlamıştır.

'Muharrem İnce’nin önemli birkaç avantajı var' Siyaset Kılıçdaroğlu'ndan Muharrem İnce'nin istifası ile ilgili açıklama Siyaset CHP'li Bekaroğlu hakkında 'Kenan Evren' fezlekesi Siyaset AKP'li belediyeye serbest, CHP'li belediyeye yasak Siyaset