Bahçeli: Cumhur İttifakı'nın günahına da sevabına da ortağız, yüzde 50+1'in tartışılması gereksiz ve yersiz!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklama yaptı. Bahçeli, son günlerde siyasetin gündemi olan yüzde 50+1 tartışmalarına da değinerek "tartışılması gereksiz ve yersizdir" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirme yaptı.
Bahçeli, son günlerde siyasetin gündemi olan yüzde 50+1 tartışmalarına da değinerek "tartışılması gereksiz ve yersizdir" dedi. AKP'li Cemil Çiçek'i hedef alan Bahçeli, "Altı partinin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem arayışları için seri toplantılar düzenlediği bir dönemde tesadüfe bakınız ki sayın Çiçek'in beyanı dikkat çekici ve bize göre kuşku vericidir." dedi.
Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
İl il Anadolu'yu geziyoruz, adım adım 2023'e yürüyoruz. Bu yürüyüş yalana ve yozlaşmaya karşı faziletin yürüyüşüdür. Bu yürüyüş hainlere, eli kanlı teröristlere karşı onur yürüyüşüdür. Bu yürüyüş en samimi ve saf duygularla mukeddasetımıza sahip çıkanların yürüyüşüdür.
Vatanımızı karış karış dolaşıyoruz, gönüllere misafir oluyoruz. MHP olarak aziz milletimizle buluşmaya, konuşmaya, dertleşmeye, fikir alışverişine yüksek bir hedefle devam ediyoruz. Hem adımlarımızı hem de saflarımızı sıklaştırıyoruz.
30 Ekim 2021 tarihinde İl İl Anadolu, adım adım 2023 teması ile başlattığımız siyasi çalışmalarımızı bir gönül seferberliği kıvamında, bir iman ve irade hareketi şeklinde yurdumuzun her köşesine yaygınlaştırıyoruz. Bugüne kadar 40 ilimize giderek vatandaşlarımızla kucaklaştık. Esnaflarımızla, çiftçilerimizle, işçilerimizle, memurlarımızlar, muhtarlarımızla, emeklilerimizle, meslek örgütleriyle görüştük düşüncülerini öğrendik, hedeflerimizi paylaştık.
'CUMHUR İTTİFAKI OLARAK BİR ADIM ÖNDE OLACAĞIZ'
Başkanlık Divanımızın muhterem üyelerini, Merkez Disiplin Kurulu üyelerimizi, siz milletvekili arkadaşlarımız, il ve ilçe başkanlarımızı, aziz dava arkadaşlarımı çalışmalarından dolayı yürekten kutluyorum. Siparişle çalışan kamuoyu araştırma şirketlerinin abuk subuk anketleri neyi söylerse söylesin 2023 Cumhur İttifakı'nın, Türk milletinin, Türkiye'nin zafer yılı olacaktır. Bizim anketimiz tuttuğumuz ellerdir, girdiğimiz gönüllerdir.
'Yok MHP'nin oyu buymuş, yok AKP'nin oyu şuymuş' diyerek aldıkları paraların bedelini yalan anket düzenleyerek ödeme kuyruğuna giren kurşun askerler sözüm sizedir. Türk milletinin bağımsızlığına, muazzam eserlere, dev yatırım hamlelerine nasıl sahip çıktığını elinde sonunda göreceksiniz. Yediğiniz şamarı ömrünüz boyunca unutamayacaksınız. Durmayacağız, duraklamayacağız. Cumhur İttifakı olarak bir adım önde olacağız. MHP, kulislerin, çıkar gruplarının iradesi değildir.
'CUMHUR İTTİFAKI'NDA ÇATLAK PATLAK OLMAZ'
Cumhur İttifakı halinde atacağımız her adım daha huzurlu, daha güvenli bir Türkiye'ye doğru bir yol alıştır. Daha adil, daha hakkaniyetli bir geleceğe bağlanıştır. Daha dik baş, daha tok karın, daha mutlu yarına ilerleyiştir. Cumhur İttifakı'nda çatlak patlak olmaz ama ittifakımızı hazmedemeyip çatır çatır çatlayanların varlığı ise her türlü izahtan varesedir.
'MHP MUHALEFETTİR' AÇIKLAMASI
MHP, Cumhur İttifakı'nın bir ortağı olsa da işlevi ve demokratik sorumluluğu muhalefettir dedim. Bunun neresi yanlıştır? Neresinde Cumhur İttifakı'na soğuk bakış vardır? Hükümet bellidir çok şükür görevinin başındadır.
MHP fırsatçılık yapmaz, gizli siyasi gündemlere kapılmaz. Biz siyaseti mertçe, adam gibi yaparız. Hükümet değilsek de hükümete bakan vermemiş olsak da Cumhur İttifakı'nın sevabına da günahına da sonuna kadar ortağız. Anca beraberiz, kanca beraber olacağız. CHP'nin gayri milli muhalefetini ele alıp, nasıl muhalefet yapılması gerektiğini partimizin tutumuyla tarif ederken başka yerlere çekmek sivri bir kurnazlıktır.
TEMELİ YÜZDE 50+1'DİR
Sayın Cumhurbaşkanımızla aramızda gerginlik değil, muhabbet vardır. Gerisi laf-ı güzaftır. Bu sistemin meşruiyet temeli yüzde 50 +1'dir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde cumhurbaşkanı doğrudan halk tarafından seçildi. Bu itibarla yüzde 50+1 oyla Cumhurbaşkanı seçilmesi çoğulcu demokrasinin dünyaya emsal olacak bir seçimdir.
CEMİL ÇİÇEK'E TEPKİ
Sayın Cemil Çiçek yüzde 50+1'in hem bugün hem de gelecekte önemli sıkıntılara sebebiyet vereceğini, Türkiye'yi bir kaosa sürükleyeceğini iddia ediyor. Bu tuhaf ve tahrip gücü yüksek sözlerin benzerini Türkiye'nin istikrarsızlığa gömülmesini, siyasi anlaşmazlıkların içine düşmesini isteyen çevrelerde ileri sürüyor. Sayın Çiçek, sizin kafanıza, diliniz altında sakladığını bir oran var mıdır? Varsa ne zaman açıklamayı düşünüyorsunuz? Açıkla bilelim, niyetini bilelim. Kimlere şirin görünmeye çalışıyorsunuz? FETÖ'cü Fehmi Koru da aynı şeyleri söylüyor farkında mısınız?
Altı partinin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem arayışları için seri toplantılar düzenlediği bir dönemde tesadüfe bakınız ki sayın Çiçek'in beyanı dikkat çekici ve bize göre kuşku vericidir.
BAŞAK CENGİZ CİNAYETİ
Başak Cengiz hiç tanımadığı bir manyak, bir sadist tarafından canına kıyılmıştır. Bu aşamada her cümle anlamsız, her cümle faydasızdır. Artık konuşma zamanı değil gereğini yapma zamanıdır. Bu barbar akının önüne geçmek zorundayız. Kadınlarımız ölüyorsa medeniyetimiz can çekişiyor demektir.
İnsanlık değerlerini ayaklar altına alan hiçbir caniye tahammül edemeyiz, kulağımızın üstüne yatamayız. kadın cinayetleri iç barış, huzur ortamımızı tahrip edecek boyuttadır. Vakit şiddetin kökünü kurutma vaktidir.
Bahçeli, kadına yönelik şiddeti önleme önerilerini şöyle sıraladı:
1- Ailenin korunması şiddettin önüne geçilmesi konusunda ruhsal bir analizin gerekliliği zorunluluktur. Evlilik aşamasında olanların ruhsal yapısı analiz edilmelidir.
2- Mahkemeler cinayet davalarında süratle karar vermeli. İyi hal indirimi uygulanmamalıdır. Çocuk istismarı, tecavüz davalarında caydırıcılığın artırılması için gerekirse idamın gündeme gelmesi gerekmektedir.
3- Kadın cinayetleri medyada tekrar tekrar gösterilmemelidir.
4- Dizi ve filmlerde kadına şiddet görüntülerine yer verilmemelidir.
Orhun Anıtları'nda devletin çöküşü toplumsal uyum ve dengenin bozuluşuna bağlanmıştır. Şiddet sarmalı bu bozuluşun ilk etabıdır, kesinlikle üstesinden gelinmelidir. Kadın onuru, insan onurudur. Bu onuru lekeleyenler en ağır şekilde bedel ödemelidir.
Artık zaman konuşma zamanı değil, tedbirleri sırasıyla alma zamanıdır. Biz geciktikçe bir yerlerde kadınlarımıza saldırı yapılmaktadır. İnsanlık değerlerini ayaklar altına alan hiçbir caniye tahammül edemeyiz, sabır gösteremeyiz. Kadın cinayetleri iç barış ve huzur ortamımızı tahrip edecek boyuttadır. Artık klişe sözler geçersizdir, vakit şiddetin kökünü kurtarma vaktidir. Kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanunu yeniden gözden geçirmek zorundayız. Vakit şiddetin kökünü kurutma vaktidir. Kanunu güçlendirmek, sıfır tolerans ile uygulamak zorundayız. Kadınlar ölüyorsa medeniyet can çekişiyor demektir. Cinayetlerin önlenmesi için gerekirse idam cezası bile tartışmaya açılmalıdır. Kadın onuru insan onurudur. Bu onuru lekelemek isteyenler en ağır şekilde cezalandırmalıdır.
KILIÇDAROĞLU'NUN "HELALLEŞME" AÇIKLAMASI
CHP ile yüzleşmek demek, Türkiye'nin huzursuzluk dönemlerine ayna tutmak demektir. CHP'nin son 50 yılın şifreleri çözüldüğünde Türkiye'nin yaşadığı yol kazalarının, yıkıcı sarsıntılarının mahiyeti anlaşılmış olacaktır. Darbe dönemlerinden tutun da anarşi dayatmalarına kadar CHP'nin olmadığı, bulunmadığı, Türkiye'nin ayaklarına pranga vurmaya azmetmediği yıl neredeyse yoktur. Kılıçdaroğlu ve yönetimi bu sisli yönetimin mihrakıdır. Bizim CHP'ye oy veren kardeşlerimizle bir sorunumuz yoktur ama bizim şuursuz Kılıçdaroğlu ve şaşkın yönetimi ile sorunumuz sonuna kadar vardır bu sorunumuzun çözüm adresi 2023 yılı Haziran ayında kurulacak sandıktır.
Kılıçdaroğlu geçen haftaki konuşmamdan sanırım etkilenmiş, tahmin ediyorum uykuları kaçmış bu suretle günah çıkarmak, geçmişi ile yüzleşmek için devreye girmiş. Biz bunların uykularını kaçırmaya devam edeceğiz.
Sayın Kılıçdaroğlu madem bir yolculuğa çıkıyorsun o zaman biletini tek yönlü alman gönülden temennimdir. Türkiye'de iktidar değişmiyor, değişmesi için bir ortam bulunmuyor. Korkunç bir enkaz görünmüyor bilhakis ülkemiz yükselişte, sınır ve eşik tanımıyor. Kılıçdaroğlu'nun şu ifadesi doğrudur. CHP'nin geçmişte ve günümüzde yarattığı derin yaralar vardır. Kılıçdaroğlu'nun bizim çizgimize gelmesi, itirafçı olması bir gelişmedir.
Bahsettiği derin yaraları Aziz Atatürk'ün üzerine yıkmak için fırsat kolluyorsa bu fırsatçılığının sonuçları çok ağır olacaktır. Gerçekten CHP yaradır, yıkımdır.
Sayın Kılıçdaroğlu şunu bil ki hesaplaşmadan helalleşmemiz asla söz konusu olmayacaktır. CHP yönetimi PKK ile helalleşmiş, terörle mücadeleye hayır demiştir. CHP yönetimi FETÖ ile helalleşmiş, 15 Temmuz'a 'kurmaca' iftirası atmıştır. Helalleşme peşinde koşan Kılıçdaroğlu hadi PKK'lı teröristlere bir şey söyle de görelim. Burada ne PKK'yı CHP'den ne de CHP'yi PKK'dan ayırt etmek imkansız hale gelmiştir.
Sayın Kılıçdaroğlu helalleşmeye geçmeden önce üzerindeki ambargodan, Türkiye düşmanlarının çekim alanından kurtulmayı denersen en hayırlı şeyi yapmış olursun. HDP, PKK'nın bir yüzüyse CHP de artık diğer yüzüdür.
Biz onlarca yıldır Turan ülkümüzü seslendirdik. Bunun bir hayal olmadığını ısrarla gündeme taşıdık. Turan, bir duruş, bir duyuş, birlikte yaşama mevzudur. Türk dedik ırkçısın dediler, faşist çamuru ile karşı geldiler. Irkçılık bizim mazimizin hiçbir döneminde görülmedi, yaşanmadı. Polonya-Belarus sınırında bekleyen sığınmacılara 'Bırakın donarak ölsünler' diyen zihniyet ırkçılığın kitabını yazdı.