Bahçeli'den ekonomi ve hukuk mesajları: Muhteşem bir kalkışın yaşanacağını düşünüyorum

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

Bahçeli de, geçen hafta AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomide 'reform' mesajını vermesinin ardından hukuk ve demokrasi vurgusu yaptı.

Bahçeli, "Ekonomide açılacak yeni ufuklarla, demokrasi ve hukuk alanlarında sağlam ve sağduyulu hamlelerle muhteşem bir kalkışın yaşanacağını düşünüyorum. Bu irade bizde vardır. Demokrasi kültürümüz zengindir. Gelecekten umutluyuz, sürekli bir adım önde olacağız" dedi.

Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:

"Kıbrıs coğrafyasının mayası Türklüktür. KKTC, 15 Kasım 1983 tarihinde büyük umutların üzerine bir sevda ile kurulmuştur. Kıbrıs Türk yurdudur, Türk kalması tarihin namus konusudur. Kıbrıs bizim için milli bir meseledir, hiçbir şart altında taviz olmaz. KKTC Türkiye için yalnızca bir siyaset, strateji konusu değildir bundan daha fazlası olan hayat, yok oluş, var oluş konusudur. KKTC'nin bağımsızlığı Türkiye'nin bağımsızlığı ile eş anlamlıdır."

KAPALI MARAŞ

"Kapalı Maraş'ın çok yerinde bir kararla sahil kesiminin açılması konuya muhatap çevrelerin tepkisini çekmiş, onları adeta hoplatmıştır. İtiraz edenlerin cibiliyetini incelediğimizde ne kadar isabetli bir iş yapıldığı gözler önüne serilecektir. Yunanistan'dan mı izin alacaktık? Kapalı Maraş'ta mağduriyetlerin telafisi için çalışmaların yapılmasından niye huzursuzluk duyulmaktadır?

Beklentimiz Kıbrıs Türklüğünün uluslararası arenada tanınmasıdır. Türkiye Doğu Akdeniz'deki haklarından şüphesiz ödün vermeyecektir. Türksüz ve Türkiye'siz Akdeniz karanlık bir dehliz demektir. Türkiye'nin etkin ve fiili garantörlüğü ön şartsız devam etmelidir. Kapalı Maraş çok şükür aslında dönmüştür. Yeni bir döneme yeni bir başlangıçla şahit olmaktan kıvanç duyuyorum."

BAHÇELİ'DEN EKONOMİ, DEMOKRASİ VE HUKUK AÇIKLAMASI

"Türk milleti, bin yıllık kardeşlik bağını her sahada göstermiştir. Devletimiz kurtuluş yıllarında hiç kimsenin kökenine bakılmamış, tam bir kenetlenme şuuruyla milli namus topyekun savunulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti mazlumlara ümit ışığı olmuştur.

Türkiye bir hukuk devletidir. Devlet duyguyla değil, akılla yönetilir. Bugün Türkiye'nin ayak bağlarından kurtulması her devlet ve siyaset insanının ortak sorumluluğudur. Girişimcilere fırsat sunan bir Türkiye hepimizin kalpten dileğidir. Cumhur İttifakı bu ortak dileği gerçekleştirmek için mücadele etmektedir. Gücüne güç katmış, demokrasi ile, hukukuyla, ekonomisiyle, iş adamlarıyla, güvenceli yatırım ortamıyla, üretken karakteriyle dünyada parmakla gösterilen bir Türkiye'ye kısa sürede ulaşmak samimi gayretimizdir. İftira atmak yerine birbirimizin hakkını savunmalıyız. Yargılamak yerine birbirimizi anlamaya çalışmalıyız. Demokrasi anlayışımızın karalanması maksatlıdır."

BAHÇELİ: "MUHTEŞEM BİR KALKIŞIN YAŞANACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"

"Ekonomide açılacak yeni ufuklarla, demokrasi ve hukuk alanlarında sağlam ve sağduyulu hamlelerle muhteşem bir kalkışın yaşanacağını düşünüyorum. Bu irade bizde vardır. Demokrasi kültürümüz zengindir. Gelecekten umutluyuz, sürekli bir adım önde olacağız."

MUHALEFETE ELEŞTİRİ

"Türk siyaseti kendi ülkesine yabancılaşmış, yozlaşmış muhalefetin ağır sancısını yaşamaktadır. Bu muhalefet anlayışına zillet dememiz abartılı olarak değerlendirilmemelidir. CHP Genel Başkanı Türkiye'ye verip veriştirmiş, fukara aklının bagajında ne varsa döküp saçmıştır. Hatta ABD ve AB liderlerine yönelik Türkiye'de demokrasi hareketlerini destekleyin çağrısında bulunmuştur.

Kılıçdaroğlu yapar da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı durur mu? O da iş birlikçiliğin film setine balıklama atlayarak, göz kamaştıran figüranlığını maharetle ve tekraren sergilemiştir. 9-10 Kasım 2020’de, Uluslararası Siyasi Danışmanlar Derneğinin sanal olarak düzenlenen 52. Dünya Konferansı’nda kırık dökük yabancı diliyle açılış konuşması yapmıştır. Türkiye’yi şikayet ede ede bitirememiş, işleyen demokrasimizi inkar ederek kötülemiştir. CHP’liler belediye işlerinden başka her şeyle meşguldür. CHP'li Küçükçekmece Belediyesinin PKK'nın mahut renklerinden oluşan melun kanlı amblemini bir çocuk parkının yer döşemesinde kullanması, Kılıçdaroğlu zihniyetinin, terör örgütü sempatisinde eşik ve sınır tanımadığının işaretidir. Bu vahim bir olaydır. Çocuklara bölücülük aşılamaya çalışan CHP’nin PKK’yı belediyelere taşımasının hesabı mutlaka sorulmalı, burunlarından fitil fitil getirilmelidir. Sorarım sizlere, aziz Atatürk’ün kurduğu CHP bu hallere, bu kötü ellere nasıl düştü?

ANAYASA ÇALIŞMASI İDDİASI

"Kurulan masaya kimler oturdu? O oturmadı, bu oturmadı... İhanet metnini kim yazdı, kimler hazırladı, kimler müzakere etti? Türklüğü, Atatürk'ü, Türkçe'yi anayasadan çıkarma tekliflerini, vatandaşlık tanımının değiştirilmesini, anadilde eğitim niyetini kim izah edecek? Bu yalan makinesi öyle çalışmıştır ki ne fren tutmuş ne durdurak bilmiştir. Kılıçdaroğlu ders alır mı bilemem, yalanı yalancıyla yanlışı cahille sakın tartışmayın. Çünkü yalancıya gerçeği, cahile doğruyu anlatamazsınız. Bu zilletin ruhuna yalan, talan yuva yapmıştır. CHP'ye diyorum ki yalanla belki bir yerelere gidebilirsiniz ancak gittiğiniz yerden asla dönemezsiniz. Türklüğü anayasadan çıkaracak bir kokuşmuş henüz anasından doğmamıştır. Hadi doğdu varsayalım, o zaman geldiği gibi gitmesi de bizim için şerefli bir vatan vazifesidir. Susanları korkak sanmasınlar, sağduyulu olanları aptal yerine koymasınlar."

Muharrem Sarıkaya: Erdoğan'ın bahsettiği yeni reform paketinde neler var? Siyaset Reform çıkışı 3 gün sürdü: İmamoğlu’na soruşturma Soyer’e sansür Siyaset AKP’nin yardımı ‘Borçlandırma’ Siyaset Dev projelerin yabancı ve yerli ortaklarına özel 'ihale' uygulaması Siyaset