Başbuğ'un bahsettiği yasanın iptali için karşı oy kullanan AYM üyesi kimdi?

Abone ol

Ergenekon kumpasında tutuklanarak 26 ayını Silivri Cezaevinde geçiren eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, dün akşam katıldığı televizyon programında önemli açıklamalar yaptı.

Ergenekon kumpasında tutuklanarak 26 ayını Silivri Cezaevinde geçiren eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, dün akşam katıldığı televizyon programında önemli açıklamalar yaptı.

Başbuğ'un “26 Haziran 2009’daki kanun teklifini getiren siyasiler araştırılsın” açıklaması özellikle dikkat çekerken Halkweb yazarı Atakan Sönmez konu hakkında ayrıntıları irdeleyen bir yazı kaleme aldı.

İşte o yazı:

Ergenekon kumpasında tutuklanarak 26 ayını Silivri Cezaevinde geçiren eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, dün akşam katıldığı televizyon programında önemli açıklamalar yaptı.

Ama öyle bir açıklaması vardı ki, ‘FETÖ’nün siyasi ayağı’ hakkında AKP iktidarı ile muhalefet arasında süre giden tartışma hakkında da önemli ipuçları veriyordu.
Başbuğ, FETÖ’nün önünü açan ve TSK’nın tasfiye edilmesine imkan veren bir yasa değişikliğinden bahsetti.

Başbuğ, “26 Haziran 2009’daki kanun teklifini getiren siyasiler araştırılsın” dedi.
Neydi o yasa ve Başbuğ’un araştırılsın dediği yasayı getiren siyasiler kimlerdi?
Bugün tam da bu sorunun yanıtını yazmak için bilgisayar başına oturmaya hazırlanırken değerli meslektaş büyüğüm Gökçer Tahincioğlu’nun sorunun yanıtını verdiği yazısı önüme düştü.


Tahincioğlu, T24’teki köşesinde Başbuğ’un işaret ettiği yasa değişikliği teklifinin 25 Haziran 2009 gecesi Meclis tatile girmeden çıkartılmasını sağlayan gece yarısı operasyonunu ile dönemin AKP milletvekilleri, Mustafa Elitaş, Ahmet Aydın, Mehmet Ceylan, Yahya Doğan ve Müfit Yetkin’in, önergesi ile verildiğini yazdı. (https://t24.com.tr/haber/basbug-un-isaret-ettigi-meclis-teki-gece-yarisi-operasyonu-kumpas-davalarinin-yolu-boyle-acildi,858257)

Peki bu yasa değişikliğinden sonra neler yaşandı. Biz de bu kısmını yazalım.
Söz konusu teklif, 5918 sayılı “Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” görüşmeleri sırasında gündeme geldi. Bu düzenlemeyle, askerlerin de sivil mahkemelerde yargılanabilmesinin ve askeri suç işleyen sivillerin ise sadece sivil mahkemelerde yargılanmasının önü açıldı.


Yasa değişikliği dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayının ardından 9 Temmuz 2009’da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Ardından ise bir çok kumpas davası peş peşe geldi.

CHP o dönemde değişikliğin Anayasaya aykırı olduğunu ve Anayasa Mahkemesine başvuracağını açıkladı.

Nitekim başvurdu da!

13 Temmuz 2009’da, yani yasanın yürürlüğe girmesinden tam 4 gün sonra CHP değişikliğin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu.

İptal başvurusunu dönemin CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol yaptı.
değişikliğin Anayasa’nın 145. maddesine aykırı olduğunu savunan CHP’nin başvurusunda Kemal Anadol dışında imzası olan 2 isim daha vardı.

CHP’nin o dönemki diğer Grup Başkanvekilleri Hakkı Suha Okay ve Kemal Kılıçdaroğlu!
Yani bugün FETÖ’nün siyasi ayağı için AKP’lilerin ve Devlet Bahçeli’nin suçladığı Kılıçdaroğlu, tam 11 yıl önce İlker Başbuğ’un ‘FETÖ’nün önünü tamamen açan düzenleme’ dediği yasanın iptali için Anayasa Mahkemesine başvurmuş!

Peki Anayasa Mahkemesi ne yapmış?

Yüksek Mahkeme CHP’nin başvurusunu 21 Ocak 2010 günü karara bağladı. Yani CHP’nin başvurusundan yaklaşık 6 ay sonra.

Anayasa Mahkemesi, görevleri ile ilgili olmayan suçlarda askerlere sivil yargı yolunu açan düzenlemeyi iptal etti.

Yüksek mahkeme, 5918 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un “anayasal düzene karşı suçlar”, ”terör” ve ”çete” suçlarını işlemeleri halinde askerlere sivil yargı yolunu açan düzenlemelerinin iptaline “oybirliği” ile karar verdi.

Kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla, darbe girişimiyle suçlananlar da dahil olmak üzere, askerlerin sanık ve şüpheli olduğu bazı dava ve soruşturmalar askeri yargıya devredildi.

Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına ilk tepki tabii ki AKP’den geldi.

AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, kararı eleştirmek için NTV’ye yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Kararı sağlıklı değerlendirebilmek için Anayasa Mahkemesi’nin gerekçelerinin açıklamak doğru olur, ancak Ceza Mahkemeleri Kanunu’na (CMK) baktığımız zaman, orada sivil yargıda yargılanması öngörülen suçlar çok açık. Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş uyuşturucu madde imal ve ticareti suçları, haksız ekonomik amaç ve çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgütlü faaliyetin çerçevesinde işlenen, yani halk tabiriyle çete-mafya türü yapılanmalarla ilgili suçlar ve bir diğeriyse anayasal düzene karşı işlenen suçlar ve terör suçlarıdır.

Şimdi ben şunu sormak isterim; uyuşturucu ticareti askeri bir suç mu? Mafya veya çıkar amaçlı suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde veya anayasal düzene karşı işlenen suçlar veya terör kapsamında işlenen terör suçları askeri amaçlı bir suç mu? Bunda tartışma yok. Peki bu suçlar askerin hizmet ve göreviyle ilgili suçlar mı? Hiç alakası yok. Peki bunlar askeri mahalde işlenebilecek, bütün unsurlarıyla tamamlanabilecek suçlar mı? Bununla da hiç alakası yok. Bana göre bu düzenleme Anayasa’ya uygundur. Anayasa Mahkemesi’nin aldığı bu kararı Anayasa’nın 145. maddesine dayandırıp iptal etmesi tartışılacaktır.”

İptal davasını açan CHP’nin sözcüsü Mustafa Özyürek, “iptal edilen yasanın bir gece yarısı alelacele çıkarıldığını” belirterek, Anayasa’nın 145. maddesinin çok açık olduğunu vurguladı. CHP’nin bu maddeye dayanarak Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu hatırlatan Özyürek, “iptal kararı ile yanlışın ortadan kaldırıldığını” savundu.

Yasanın, ”AKP tarafından bir gece yarısı önergesiyle hiç kimseden bilgi ve görüş alınmadan, muhalefetten saklanarak Meclisten geçirildiğini” öne süren Özyürek, “Eğer bu Anayasa, kanun çıkarılarak askerlerin sivil yargıda yargılanmasının yolunu açacaksa Anayasa’da niçin değişiklik yapmayı düşünüyorsunuz” dedi.

Özyürek, “iptal kararının askerlerin hiçbir yerde yargılanmayacağı şeklinde yorumlanmasının doğru olmadığını, zira Ergenekon sürecinde askerlerin sorgulandığını ve yargılandığını” ifade etti.

Şimdi gelelim Anayasa Mahkemesi’nin verdiği bu iptal kararında kimin ne yönde oy kullandığına!

30 Aralık 2010 Perşmebe Günü Resmi Gazete’de yayınlanan iptal kararının gerekçesinde karşı oy kullanan bir isim dikkat çekiyor. O da dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç!

2007’de AKP’ye açılan kapatma davası sırasında gece yarısı Recep Tayyip Erdoğan’ı konutunda ziyaret ettiği iddia edilen Haşim Kılıç bugün artık emekli ve önümüzdeki günlerde kurulacağı açıklanan Ali Babacan’ın partisinde siyaset yapacağı iddia ediliyor.
İlker Başbuğ’un işaret ettiği ve TSK’nın tasfiyesine yönelik FETÖ’nün siparişi ile çıkartıldığını söylediği yasa değişikliği önergesini veren isimler ortada, yasanın

Anayasaya aykırı olarak iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesi’ne gidenler ortada, yasanın iptal edilmesi kararına karşı oy kullananlar ortada.

Soru şu: Bu durumda FETÖ’nün siyasi ayağı kim?

Tombala kartları 'sigara içilmez' levhasının arkasında çıktı Güncel AİHM'de Türkiye'nin 2019 karnesi Güncel Bekçilere 'sınırsız yetki' düzenlemesi komisyonda kabul edildi! Güncel Sütbank davası başladı Güncel