Bir gecede 38 kez şok yaşayınca yapay kalbe 'Evet' dedi
İstanbul'da doktor Filiz Erdal, kalbinde takılı olan pil bir gece 38 kez tekleyince yapay kalp naklini kabul etti.
İSTANBUL'da, 2 çocuğu da doktor olan Filiz Erdal (52), 5 yıl önce kalp krizi geçirdi. Krizden sonra ritim bozukluğu da başlayınca kalp pili takıldı. Ancak Erdal'ın kalbi gittikçe kötüleşti, birkaç yıl içinde kalp fonksiyonları yüzde 15'e kadar düştü. Kalbinde takılı olan pilin bir gecede 38 kez şok verdiği oldu.
Son 6 ayını sürekli yoğun bakımda geçirip yatağa bağımlı hale geldi, tek çare kalmıştı; kalp nakli. Ancak Türkiye’de organ bağışı yetersiz olduğu için Filiz Erdal'ın aylarca kalp beklemeye zamanı yoktu. 1,5 ay önce takılan yapay kalple sağlığına kavuşan Filiz Erdal, şimdi her işini yapabiliyor; 7/24 omzunda olan çantasının varlığını bile hissetmiyor.
Erdal, "Ben bu çantayla asla yaşayamam diyordum, şimdi yeniden doğmuş gibiyim. Önümüzdeki yıl spora bile başlayacağım" diye konuştu.
ÜÇ AYDA 100 BİN KİLOMETRE YAPAN ARAÇ GİBİ
Operasyonu gerçekleştiren Başkent Üniversitesi İstanbul Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi'nden Prof. Dr. Küçükaksu, yapay kalbin son evreye gelmiş acil kalp nakli bekleyen hastalar için umut olduğunu söyleyerek, "Bu cihazlar direkt göğüs içine, kalp zarının içine takılıyor. Kalbin zayıflayan pompalama fonksiyonunu gerçekleştiriyor. Roketlerden esinlenerek yapılan güçlü bir motoru var. Dakikada dönüş hızı 3 ayda 100 bin km yapan bir araba motoru performansı gibi, çok yüksek. O nedenle dayanıklılık gerektiriyor. Materyalleri de ona göre seçiliyor. Sistemin mekanik ömrü biyomedikal mühendislerce çok uzun vadeli olabileceği öngörülerek planlanıyor. Dakikada ortalama 5 ila 7 litre kan pompalayabiliyor. Acil kalp nakli bekleme listesini yüzde 30 oranında azaltıyor yapay kalp seçeneği. Yeni teknolojilerle beraber birkaç yıla kadar tamamen göğüs içinde kalan, mikro boyuttaki yapay kalplerle artık kalp nakline çok daha az ihtiyaç duyulacak" dedi.
MİKRO BOYUTTA YAPAY KALP ÇALIŞMALARI VAR
Türkiye’de yaklaşık 2 milyon kişinin kalp yetmezliği hastası olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Küçükaksu, "Her yıl bu hastaların yaklaşık 10 bini son evre kalp yetmezliğine giriyor. Kalp nakli veya yapay kalp, son evre hastaların tek seçeneği oluyor. Filiz Hanım iki hekim annesi. Onlar vasıtasıyla bana ulaştılar. Ömrünün son 1-2 yılını sürekli hastane ve yoğun bakımlarda geçirmiş. Kalp nakli programına aldık, Sağlık Bakanlığı’ndan da kendisinin durumu onaylandı, listeye girdi. Ancak organ çıkana kadar bekleme şansı yoktu. Bu nedenle 1,5 ay önce ameliyatla cihazı kendisine yerleştirdik. Kalbin pompaladığı kan miktarı düşünce, kalp yetmezliği bulguları ortaya çıkıyor. Bu durumda bizim en önemli çözümlerimizden bir tanesi yapay kalp pompaları. Yapay kalp sistemini çok küçük bebeklerde de kullanabiliyoruz, 75 yaşına kadar hastalarda da kullanabiliyoruz. Bebeklerde özel bir sistem var, vücudun dışına takılıyor pompa. Ancak mikro boyutta yapay kalp çalışmaları var. Sonuçlarını bekliyoruz. Birkaç yıl içinde onları kullanmamız mümkün olabilecek" diye konuştu.
KALP NAKLİNE İHTİYACI AZALTACAK
Yakın bir gelecekte kablosuz, tamamen göğüs içine yerleştirilecek kalp pompalarının da kullanıma girmesiyle kalp nakline olan ihtiyacın çok daha azalacağına dikkat çeken Prof. Dr. Küçükaksu, sözlerini şöyle noktaladı:
"Her şey tamamen göğüs içerisinde olup bitecek. Sadece cildin üzerinden, enerjiyi transfer eden bir sistem sağlanabilecek. Amerika'da yapılan çalışmada kalp nakli bekleyen bir hastanın, hastaneye yatışları yoğun bakım süreçleri vs, sadece 3 aylık maliyeti bile yapay kalp fiyatına denk geliyor. Nakil bekleyen yüzlerce hastayı düşündüğümüzde aslında ilk etapta pahalı işlemler gibi görünse de uzun vadede ülke ekonomisine de önemli bir katkısı var. Benim yapay kalple 8-10 yıl yaşayan hastalarım var. 15 yıldır yapay kalple yaşamını sürdüren hasta var dünyada. Türkiye'de şu anda bu özelliklere sahip cerrahi ekip barındıran ve altyapısı olan 15 civarında kalp nakli merkezi var. Sağlık Bakanlığı'nın kurallarına göre kalp nakli ruhsatı onaylanmış merkezler SGK güvencesi ile bu cihazları takabiliyor. Yeni cihazların geliştirilmesi ile kalp nakline çok daha az ihtiyaç duyulacak."