‘Boğaziçi Direnişi’nin 1 yılı: 'Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz'

Abone ol

Boğaziçi Üniversitesi’nde Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasıyla başlayan protestolar birinci yılında. Bu bir yılda öğrenciler tutuklandı, akademisyenler okula alınmadı ama protestolar hala sürüyor. Bir yılda neler yaşandığını derledik.

FIRAT FISTIK / GERÇEK GÜNDEM

Prof. Dr. Melih Bulu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 1 Ocak 2021 tarihli kararnamesi ile Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü görevine getirilmişti. Karar, 1 Ocak'ta Resmi Gazete yayımlanmadığından ötürü 2 Ocak 2021'de Resmi Gazete'de yayımlanmıştı. Bulu, 2015’te AKP İstanbul 1. bölge milletvekili aday adayı olmuştu ve Boğaziçi Üniversitesi’ne okul dışından atanan ilk rektördü.

Aslında Bulu, ‘atanan’ ilk rektör değildi. 2016 yılında da oyların yüzde 86’sını almış, üniversite tarihinin rekorunu kıran Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu yerine Prof. Dr. Mehmed Özkan atanmıştı. Bu dönemde de itirazlar yapılsa da Bulu’nun okul dışından olması bardağı taşırdı.

OHAL sürecinde 29 Ekim 2016’da çıkarılan 675 ve 676 sayılı KHK’larla üniversitelerde rektör atama yetkisi tamamen cumhurbaşkanına verilmiş, 1200’ün üzerinde akademisyen meslekten ihraç edilmişti.

Boğaziçi Üniversitesi’nde her şey bundan sonra başladı. 4 Ocak 2021’de protestolar başladığında, hala da kullanılan bir slogan ortaya çıktı: ‘Kayyum rektör istemiyoruz’. 5 Ocak’ta düzenlenen eylemlere polisler müdahale etti, en az 36 öğrenci gözaltına alındı. Bunun ardından öğrencilerin evlerine özel harekat polisleriyle düzenlenen operasyon kamuoyunda ses getirdi.

Akademisyenler de devir teslim töreni sırasında rektörlüğe sırtını döndü. İlk günden itibaren üniversitenin hocaları bu atamayı kabul etmeyeceklerini duyurdular ve bir sene geçmesine rağmen hala rektörlüğe sırtlarını dönerek gerçekleştirdikleri nöbeti sürdürüyorlar.

İstanbul Valiliği, 6 Ocak 2021'de Beşiktaş ve Sarıyer sınırları içinde toplantı, gösteri ve yürüyüşleri yasakladı. Vali Ali Yerlikaya, karara gerekçe olarak pandemiyi gösterdi. Melih Bulu, protesto eylemlerine dair "Ben de öğrenci oldum, yaşları gereği bu tip şeylerde enerjilerini atmayı, protesto eylemlerini seviyorlar. Onda bir sorun görmüyorum. Zaman içinde benim nasıl bir rektör olduğumu gördüklerinde anlayacaklar." dese de ne eylemler hız kesecekti ne de polisin müdahalesi.

ERDOĞAN: “BU İŞİN İÇİNDE OLAN TERÖRİSTLER VAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan protestoyla ilgili bir açıklama yaptı ve şunları söyledi: “Arkadaşlar ben öğrencilerle neden görüşeyim? Öğrenciler bu işin içinde değil. Bu işin içinde olan teröristler var. Ne yazık ki öğrencilikle alakası olmayan CHP'nin İstanbul İl Başkanı orada. Kendisi bir DHKP-C militanıdır.” MHP lideri Devlet Bahçeli de yaptığı yazılı açıklamada "Boğaziçi Üniversitesi’ne yasal yollardan rektör atanmış ve konu kapanmıştır." dedi.

11 Ocak 2021’de öğrenciler helva kavurup yoga yaparak Rektör Bulu’yu protesto etmeye devam ettiler ve Güney Kampüs’te bir çadır kuruldu. 16 Ocak’ta Boğaziçili müzisyenler Metallica’nın 1984 yılında yayınladığı "For Whom the Bell Tolls" isimli şarkıyı Melih Bulu’ya uyarlayarak istifa çağrısı yaptılar. Metallica’nın seçilmesinin nedeni Bulu’nun Metallica’nın en sevdiği gruplardan biri olduğunu söylemesiydi.

28 Ocak 2021’de rektörlük binası önünde öğrencilerin kurduğu çadıra özel güvenlikler müdahale etmeye çalıştı. Saldırının ardından öğrenciler çadırı tekrar kurdular.

BİR SERGİDEN TUTUKLAMA ÇIKTI

Bir yıllık mücadele içinde önemli bir ‘sergi’ tartışması yaşandı. Öğrenciler 30 Ocak 2021’de bir resim sergisi organize ettiler. Bu sergide yer alan bir resim yüzünden iki Boğaziçi Üniversitesi tutuklanacaktı… Sebep ise resimde Mescid-i Haram’ın arka plan olarak kullanılması, Kabe’nin üzerine Şahmeran tasvirinin yerleştirilmesi ve resmin etrafına LGBTİ bayrakları konulmasıydı.

İstanbul Başsavcılığı vakit kaybetmeden harekete geçti ve ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama’ suçundan soruşturma açıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter’dan yaptığı açıklamada LGBTİ’ler hakkında ‘sapkın’ ifadesini kullandı.

Protestoların 2. ayında da müdahale ve baskılar hız kesmedi. 1 Şubat 2021’de Boğaziçi Üniversitesi’nde daha önce çok alışık olmayan bir şekilde okula polis girdi, 159 öğrenci gözaltına alındı. Güney Kampüs önünde yapılmak istenen basın açıklamasına da izin verilmedi.

“AŞAĞI BAKMIYORUZ”

Burada bir öğrenci ile emniyet görevlisi arasında yaşanan bir tartışma, Boğaziçi Üniversitesi direnişine yeni bir slogan armağan edecekti: “Aşağı bakmıyoruz”. 2 Şubat’taki eylemde “Aşağı Bakmıyoruz, Kabul Etmiyoruz, Vazgeçmiyoruz” pankartı açıldı, gözaltındaki öğrenciler için akademisyenler 159 yazılı siyah beyaz dövizlerle nöbet tuttular.

Kadıköy'de de Boğaziçili öğrencilere destek için bir eylem yapıldı fakat Kadıköy Kaymakamlığı, valilik ile aynı yolu izledi. Her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü, salgın gerekçe gösterilerek bir haftalığına yasaklanmıştı. Polis toplanan yüzlerce insana biber gazı ve plastik mermiyle müdahale etti. Ankara ve İzmir başta olmak üzere diğer illerde yapılan eylemlere de polis sert bir şekilde müdahale etti.

PROTESTOLARA DIŞARIDAN DESTEKLER

Galatasaray Üniversitesi’nden bir grup akademisyen Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleşen protestolara destek verdi ve bir bildiri yayımladılar. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek için yapılan eylemlere karşı uygulanan polis şiddetine 35 baro başkanı yazılı açıklama yaptılar. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, protestolar sırasında gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakılması çağrısında bulunarak ‘yetkililerin LGBT bireyleri hedef alan nefret söylemlerini’ kınadı.

Sergi tartışmaları sonrasında Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ Çalışmaları Aday Kulübü, Rektör Melih Bulu tarafından kapatıldı.

Şubat ayı başında Boğaziçi Dayanışması, ‘12. Cumhurbaşkanına açık mektup’ adıyla bir bildiri yayınladı. Yayınlanan bildiride başta Bulu’nun istifası olmak üzere talepler dile getirildi. Bu mektubu en az 191 kurum imzaladı.

Bu sırada yine bir kararnameyle Hukuk ve İletişim Fakülteleri açıldı.

Eylemler devam ederken gözaltı ve tutuklamalar da devam ediyordu. Şubat ayında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sinema ve Televizyon bölümü öğrencisi Beyza Buldağ ve Muhammed Ünal, Boğaziçi eylemlerine destek veren sosyal medya paylaşımları nedeniyle tutuklandı. Suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı, Melih Bulu'ya destek mektubu yayınladı.

8 Şubat’ta Rektör Bulu'nun yardımcılığına, okulun Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu ve Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Naci İnci getirildi. 10 Şubat’ta 173 gazeteci Boğaziçililere destek bildirisi yayınladı.

3 Temmuz 2021’de kampüse girmek isteyen akademisyen Can Candan, okula alınmadı. Candan, “17 yıldır hocası olduğum Boğaziçi Üniversitesi’ne ilk defa alınmıyorum” diyerek karara tepki gösterdi.

BULU ‘PROTESTOLAR BİTER’ DEDİ, KENDİ GİTTİ

Eylemler neredeyse her gün devam ederken iktidar geri adım atmıyor gibi görünüyordu ve polis, özel güvenlik eşliğinde öğrencilerin eylemlerine müdahale ediliyordu. Bulu, göreve geldiğinde eylemlerin altı ay içinde sonlanacağını öngörmüştü. Fakat öyle olmadı. Eylemler 6. ayında hala devam ederken, Bulu gitti.

15 temmuz 2021’de Melih Bulu, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile görevinden alındı. Resmi Gazete’de yayınlanan atama kararının ardından Instagram hesabından yaptığı paylaşımla haberin asılsız olduğunu iddia eden Bulu bu paylaşımını da kısa süre sonra kaldırdı.

REKTÖR TALİMATIYLA İKİ ÖĞRENCİ TUTUKLANDI

21 Ağustos’ta ise Bulu’nun yerine Prof. Dr. Naci İnci Boğaziçi Üniversitesi Rektörü olarak atandı. Baskılar azalmıyor aksine artıyordu. Boğaziçi Üniversitesi Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde yarı zamanlı öğretim görevlisi ve avukat Feyzi Erçin’in dersleri İnci tarafından iptal edildi.

Özel güvenlik görevlileri okul içerisinde öğrencilerin açtıkları çadıra müdahale etmeye devam ederken 6 Ekim 2021’de yeni bir gelişme yaşandı. Rektör Naci İnci’nin 14 üniversite öğrencisini şikayet etmesi sonucu, iki öğrenci tutuklandı. İnci, makam aracının önünün kesildiğini ve kendisine hakaret edildiğini iddia etti ve öğrencilerin cezalandırılmasını istedi.

POLİS, ARTIK OKULDA

22 Ekim 2021’de İnci’nin talimatıyla okula çevik kuvvet polisi girdi, 45 öğrenci gözaltına alındı. 25 Ekim’de özel güvenlik görevlileri öğrencilerin kurduğu çadıra saldırdı, birçok öğrenci saldırı sırasında yaralandı. Direniş çadırı kaldırıldı. 3 Kasım’da Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi’nin kapatıldığı iddia edildi, Rektör İnci haberleri yalanladı.

Aradan bir yıl geçti ama Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrenci ve akademisyenlerin protestoları hala devam ediyor. Bitecek gibi de durmuyor. Akademisyenlerin dersleri iptal ediliyor, öğrencilere soruşturma açılıyor, özel güvenlik ve polis sürekli olarak protestolara saldırıyor. Ancak belki de en önemlisi Rektör Naci İnci’nin şikayetiyle tutuklanan iki üniversite öğrencisi, 89 günlerini cezaevinde geçirdiler ve hala tutuklular.

Bu mesaja dikkat: 'Başkasının kocasıyla flört ettin, linke tıkla' Güncel İran sınırında trajedi: Afgan kadın soğuktan öldü, çocukları donmak üzereyken bulundu Güncel Üniversite Soruyor İnisiyatifi: Ülkemizde protesto haklarını kullandığı için kaç öğrenci hapistedir? Güncel Fazıl Say: 2 Ocak'ta okuduklarım, izlediklerim ürkünç; kaygılanıyorum Güncel