Boğaziçi'nde yeni rektörü belirleme süreci nasıl işleyecek?
Cumhurbaşkanı kararnamesiyle 2 Ocak'ta atandığı Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü görevinden alınan Prof. Dr. Melih Bulu'nun yerine vekâleten yardımcısı Prof. Dr. Naci İnci'nin getirilmesiyle birlikte, Yüksek Öğretim Kurulu, rektörlük için ilana çıktı.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'ne seçilecek yeni isme ilişkin süreç merak ediliyor. Boğaziçi Üniversitesi'nden Emeritus Prof. Dr. Cevza Sevgen, T24'ten Gözde Yel'e yaptığı açıklamada, YÖK'ün ilanının, 193 gündür nöbette olan akademisyenlerin taleplerini karşılamadığını söyledi.
Bulu'nun görevden alındığının ilan edildiği Resmi Gazete'de yeni bir atama olmamasının ardından YÖK, yeni bir rektörlük ilanı açtı.
Başvuru süreci nasıl işliyor?
Mevzuata göre, rektör adayları, adaylık şartlarını taşıdıklarını gösteren belge ve özgeçmişlerini ekledikleri bir dilekçe ile YÖK'e başvuracak.
YÖK, rektör adaylarının tamamını; şartları taşıyıp taşımadığı, lisans, lisansüstü eğitim mezuniyetleri, akademik unvanlarını aldığı tarihler ve atamaları, bulundukları idari görev ve deneyimleri, sicil ve disiplin dosyaları yönlerinden bir raporlama yaparak Cumhurbaşkanlığı'na sunacak.
Tayyip Erdoğan, YÖK tarafından sunulan adaylar arasından birini rektör olarak atayacak veya başvuru sürecinin yenilenmesini isteyecek.
2018'de değişen mevzuatla, rektör adayının aynı üniversiteden olma zorunluluğu ve üniversite öğretim üyelerinin söz hakkı da kaldırıldı.
2018'den önceki yönetmelikte, öğretim üyeleri tarafından 6 rektör adayı seçilerek belirleniyordu. Belirlenen rektör adaylarından YÖK'ün seçeceği üç aday atanmak üzere Cumhurbaşkanı’na sunuluyordu. Cumhurbaşkanı bu üç adaydan birini rektör olarak atıyordu.
"Aramızda gayriresmi aday belirleyebiliriz"
Emeritus Prof. Dr. Cevza Sevgen, Bulu'nun görevden alınması kararını ve bundan sonraki süreci değerlendirdi.
Prof. Dr. Cevza Sevgen, "Bulu'nun görevden alınmasının protestoların bir sonucu olduğunu mu düşünüyorsunuz" sorusuna, "Hem öyle hem öyle değil... Ya 6 ay boyunca bu işi beceremediği için oldu ya da YÖK'e 50'den fazla intihal raporu gönderildi, belki de rahatsız oldular... Niye ve neden şimdi oldu hiçbir şey bilmiyoruz, henüz çok sıcak" yanıtını verdi.
Prof. Sevgen, akademisyenlerin bir toplantı yapacağını ve sürece ilişkin olarak yaklaşımlarını kararlaştıracaklarını belirterek, "Belki gayriresmi bir seçim yapabiliriz aramızda, belirlenen adayların YÖK'e başvurmalarını sağlayabiliriz" açıklamasını yaptı.
"YÖK'ün ilanı talebimizi karşılamıyor"
Prof. Sevgen, YÖK'ün rektörlük için başvuru ilanı açmasının nöbete devam eden akademisyenlerin talebini karşılamadığını söylerken, "Boğaziçi Üniversitesi dışında da herkes başvuru yapabiliyor.
Biz adayların kendi kurumumuz içinden olmasını ve bizim filtremizden geçerek YÖK'e ulaşmasını istiyoruz. Asıl istediğimiz şey, her üniversitenin rektörünü kendisinin seçmesi. Bunu sadece kendimiz için değil, herkes için istiyoruz. Şu anda bütün üniversitelerde atanan rektörler var, o üniversiteler mutlular mı?" diye sordu.
Sevgen, "en kötü ihtimalle" 2016'daki sisteme dönmek istediklerini vurgularken, "Bu senaryoda adaylar içeriden olacak ve YÖK'e mülakata gidecekler, sonucunda da biri atanacak" ifadesini kullandı.
Rektör yardımcısı Naci İnci'nin vekâleten atanmasını da yorumlayan Prof. Sevgen, "İyi bir sinyal değil. Yıllardır Boğaziçi Üniversitesi'nde olmasına karşın, rektör yardımcısı olunca kurullar eliyle ve şeffaf işleyen bir yönetişim yerine, tek başına karar alıcılığa meyletti, öğrencilere karşı da gençleri provoke eden sertlik yanlısı bir tutum sergiliyor" görüşünü savundu.
Sevgen, Bulu'nun 6,5 aylık rektörlüğü dönemindeki -bazı öğretim üyelerinin derslerine son verilmesini de kapsayan- uygulamaların devam edip etmeyeceğine ilişkin olarak da, "Naci İnci'nin vekâleti sürecinde devam edecektir, ancak Boğaziçi Üniversitesi camiasının içine sinen bir atama olursa düzelir işler " diye konuştu.