Bütçe görüşmelerinde CHP'den Albayrak'a tepki: Susalım mı? Susmayacağız

Yanlış politikalar sonucu bütçenin daraldığını, gelir kaynaklarının azaldığını, üretimden uzaklaşılarak ağır dolaylı vergilerle vatandaşın cebinde koca bir delik açıldığını söyleyen Sındır, “iktidar partisinin eleştiriye asla tahammüllü yok, kendisi gibi düşünmeyen herkes terörle eş değer tutuluyor” dedi.

“SİZİN GİBİ DÜŞÜNMEYENLERİ TERÖRLE EŞ DEĞER BİR STATÜYE KOYUYORSUNUZ”

Sözlerine Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Ordu’da yaptığı bir konuşmayı hatırlatarak başlayan Sındır, “sizin gibi düşünmeyen, sizi eleştiren kim olursa olsun bir genelleme yaparak, bu insanları terörle eş değer bir statüye koyuyorsunuz. Susmamızı, sizi eleştirmememizi istiyorsunuz. Sayın bakan susmayacağız. 2002 yılında dış borç stoğunun gayrisafi yurt içi hasılaya oranını yüzde 54,8 iken, 2019 yılı ikinci çeyrek döneminde bu oranın yüzde 61,9'la rekor düzeyde olduğunu; 2013 yılından sonra kişi başına gayrisafi yurt içi hasılanın her yıl 530 dolar azaldığını ve dış borç stoğunun kişi başına her yıl ortalama 80 dolar arttığını söylemeyelim mi? Borçlanma maliyetinin 2013'te yüzde 7'den 2019'da yüzde 19'lara kadar çıktığını ve bu maliyet yükselirken borçlanma vadesinin ise 5,6 yıldan 2,6 yıla kadar düştüğünü bildiğimiz halde konuşmayalım mı? 2003 yılında ilk af kanununu çıkartırken ‘vergi barışı’ adını verdiğiniz af sonrasında ‘Bundan sonra yeni bir af çıkmayacak’ dediniz. Fakat o günden sonra 2003, 2008, 2011, 2013, 2014, 2016, 2017, 2018 yıllarında 8 vergi ve sigorta primi affı getirdiğinizi ve bunların 5'inin hala aktif olduğunu, ‘vergi ahlakı’ kavramını yerle yeksan ettiğinizi yüzünüze vurmayalım mı?” dedi.

“SUSMAYACAĞIZ, DİLE GETİRMEKTEN GERİ DURMAYACAĞIZ”

İktidarın yanlış ekonomi politikaları nedeniyle 2013'te 950 milyar dolar olan Türkiye’nin Milli gelirinin 2019'da 749 milyara kadar eridiğini ifade eden Sındır, “Eleştiriye karşı tahammülsüzlüğünüzün en büyük nedeni; yüzünüze vurulan acı gerçekler ve bunları kamuoyunun öğrenmesinden korkmanız. Bu ülkeyi yönetemiyorsunuz sayın bakan. İşsizlik rakamını tarihimizin en yüksek seviyesine ulaştırarak yüzde 14'lerin üzerine çıkardığınızı, genç işsizliği ise yüzde 27,4 düzeyine kadar yükselttiğinizi bütün bu verilerin de TÜİK verileri olduğunu; eleştirilmek istemediğiniz için bunları dile getirmeyelim mi? Çiftçimizin bankalara 116 milyar, Tarım Kredi Kooperatiflerine 14 milyar, elektrik, sulama ve diğer borçlarıyla 160 milyar lira borç yükü altına sokulduğunu; bu nedenle üretimden kopartıldığını, kentlere göç etmeye zorlandığını, asgari ücretle çalışmaya mahkum edildiğini, 40 milyon dönüme yakın tarım arazisinin bu nedenle ekilip biçilmediğini, üretim dışına sürüklediğinizi söylemeyelim mi? Sayın Albayrak. Çiftçimize kanunen vermekle yükümlü olduğunuz tarımsal destekler nedeniyle 160 milyar lira borçlu olduğunuzu, ülkemizi tarımda net ithalatçı ülke konumuna getirdiğinizi söylemekten dilimizde tüy bitti ama bunu duymak istemiyorsunuz. Susalım mı? Susmayacağız, ülkeyi yönetemediğinizi her yerde dile getirmekten geri durmayacağız” dedi.

“CUMHURİYET TARİHİMİZİN BU EN BÜYÜK VURGUNU”

İktidarı yaylım ateşine tutan Sındır sözlerine şöyle devam etti: “Devlet İhale Kanunu'yla ve kamu kaynaklarımızla 11,5 milyar dolar karşılığında 70 hastane yapabilecek ‘iken kamu - özel iş birliği’ uygulamanız ile sadece 20 hastane yapılmasına neden olduğunuzu, sözleşmeleri millet adına görev yapan biz milletvekillerinden dahi kaçırdığınızı, sözde sözleşmelerle cumhuriyet tarihimizin bu en büyük vurgununu kamuoyuna anlatmayalım mı? 2018 - 2022 yılları için merkezi yönetim bütçesine ‘şehir hastanelerine kira ve hizmet bedeli’ adları altında konulan ödenek tutarının toplamının 57,8 milyar lira olduğunu ve yakında Sağlık Bakanlığının da bütçesinin neredeyse büyük bölümünü bu hastanelerin müteahhitlerine ödemek zorunda kalacağımızı vatandaşlarımıza duyurmayalım mı? Daralan bütçemizi, azalan gelir kaynaklarımızı, üretimden uzaklaşan ve bunun karşılığında dolaylı vergilerle yüzde 20'ye varan artış oranıyla vatandaşın cebine daha da el uzatarak koca bir delik açtığınızı, vergi adaletsizliğinde arşa ulaştığınızı söylemeyelim mi Sayın Bakan? İşçi, memur, emeklilerimizin, emekçilerimizin maaşlarına yüzde 4+4'ü layık görürken; gıda, elektrik, doğal gaz zamları karşısında, yüzde 50'lerin, 60'ların, kimisi yüzde 100'lerin üzerinde zamlar karşısında borç içine düşen ve intihara varan sonuçlara kadar sürüklenen vatandaşlarımızın bu durumunun karşısında sesimizi mi kapatalım?” dedi.

“ELEŞTİRİYE DAHA AÇIK OLUN”

Adaletsizliklere, haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı sessiz kalmayacaklarını, susmayacaklarını vurgulayarak sözlerini bitiren Milletvekili Sındır şöyle konuştu: “bu salonda vatanseverler var. Bu salonda vatanına, milletine yürekten, kalpten bağlı yurtseverler var. Burada söylediğimiz her şey ülkemizin geleceği için. Söylediklerimizi dikkate alıp doğru programlar yapabilirseniz ülkemizin, vatanımızın, milletimizin, insanımızın geleceği için önemli işlere imza atabilirsiniz. Biz muhalefetiz, siz yürütmesiniz, siz doğru iş yapacaksınız, siz vatandaşımızın, halkın genelini ve genelin menfaatlerini düşüneceksiniz, bunun gereğini yapacaksınız. Biz gördüğümüz eksikleri, biz gördüğümüz yanlışları, biz bildiğimiz doğruları sizinle paylaşacağız ve bunu da gizli saklı yapmayacağız; halkımızın, vatandaşımızın, herkesin gözü önünde yapacağız. Doğal olan budur. Eleştiriye daha açık olun, sizden farklı düşünen insanlara saygıyı elden bırakmayın.”