Camide uyuşturucu pazarlığı

Olay, 17 Ekim 2019 tarihinde saat 23.00 sıralarında, Külliye Camii bahçesinde meydana geldi. Abdullah Doğan, Ö.S.'ye esrar satışı yaparken, mahalle bekçileri tarafından suçüstü yakalandı. Manavgat'ta 5 yıldızlı bir otelde aşçı olarak çalıştığı belirlenen Abdullah Doğan'ın evinde yapılan aramada, valiz içerisinde 10 kavanoz içinde 1213 gram daha esrar ele geçirildi.

Gözaltına alınan Doğan, çıkarıldığı sulh ceza hakimliğinde tutuklandı. Abdullah Doğan hakkında Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan ve 'uyuşturucu madde imal ve ticareti' suçundan 15 yıl hapis cezası istenen iddianame mahkeme tarafından kabul edildi.

'KENEVİRİ ÇALIŞTIĞIM OTELDE AĞAÇ DİPLERİNE EKTİM'

Olayla ilgili dava Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Abdullah Doğan, sanık avukatları ve yakınları katıldı. Kimlik tespitinin ardından ifade veren Doğan, 10 yıldır esrar kullandığını belirterek, "Keneviri çalıştığım otelde ağaç diplerine ektim. Büyüyünce Türkbeleni tepesine kurumaya bıraktım. Bu sefer fazla ekmişim, bu nedenle isteyen arkadaşlarıma uyuşturucu madde veriyordum" dedi.

'BEN PARAYI ALMAK İSTEMEDİM'

Olay günü Ö.S.'nin kendisinden uyuşturucu madde istediğini anlatan sanık Abdullah Doğan, "Ö.S. beni çağırdı. Külliye Camii yakınında buluştuk. Ben ona esrar verdim. O da bana 100 lira verdi. Ben parayı almak istemedim, kendisi bana zorla verdi" diye konuştu. Bu sırada mahalle bekçilerinin geldiğini ve ne yaptıklarını sorduğunu anlatan Doğan, "Biz de kendi rızamızla üzerimizde bulunan esrarı bekçilere verdik. Bekçiler esrarı görünce polis çağırdı. Gelen polislere evde bulunan esrarları da kendi rızamla verdim" dedi.

'100 LİRALIK UYUŞTURUCU MADDE ALACAKTIM'

Mahkemede tanık olarak dinlenen Ö.S. de sanık Abdullah Doğan'ın anlattıklarına benzer ifade vererek, "Daha öncesinde görüşmüştük. Kendisinden 100 liralık uyuşturucu madde alacaktım. Daha önce de 50 liralık almıştım" diye konuştu.

Sanık avukatları ise mahalle bekçilerinin görev ve yetkileri hakkında tartışmalar yapıldığını, bekçilerin yaptığı işlemin hukuka aykırı olduğunu savunarak, "Bu olayda bekçiler, kimlik sordu, müvekkilimizin üzerini aradı, el koyma işlemi yaptı, hukuka aykırı bir şekilde delil ele geçirdi. Hukuka aykırı elde edilen deliller hükme esas olamaz. Müvekkilimiz evde bulunan uyuşturucu maddeyi kendi isteğiyle güvenlik güçlerine teslim etti. Müvekkilimizin beraatını ve tahliyesini istiyoruz" dedi.

Esas hakkındaki görüşünü açıklayan duruşma savcısı, sanık Abdullah Doğan'ın cami avlusunda uyuşturucu sattığının kesin olduğunu belirterek, cezalandırılmasını talep etti.

'ÇOK PİŞMANIM'

Son sözü sorulan sanık Abdullah Doğan, ağlayarak, "Çok, çok, çok ama çok pişmanım. Cezaevinde tutuklu kaldığım 84 gün süresince her gün kendi mahkememi kurdum, kendimi yargıladım. Annem için, 5 yaşında çocuğum var onun için, ailem için beraatımı istiyorum" dedi.

12 YIL 6 AY HAPİS

Mahkeme heyeti verilen aranın ardından, sanık Abdullah Doğan'a, 'uyuşturucu madde imal ve ticareti' yapmak suçundan 10 yıl hapis cezası verdi. Suçun cami bahçesinde işlendiğini belirten mahkeme heyeti, cezayı yarı oranında artırarak, 15 yıla çıkardı. Duruşmadaki iyi hal ve davranışı nedeniyle cezasında indirim yapan mahkeme, itiraz yolu açık olmak üzere Abdullah Doğan'a 12 yıl 6 ay hapis ayrıca 25 bin lira adli para cezası verdi.