Cezaevinde HDP’lilere kravat araması

Nergis Demirkaya'nın Duvar'da yer alan haberine göre, “terör örgütü” davalarından yargılananların kravatla duruşmaya gitmemeleri yönünde açıklamalar yapıldıktan sonra 3 kişi kaldıkları odaya kravat aramasına gelindiğini söyleyen Bilgen, “Diyoruz ki: ‘Bizde kravat yok.’ Diyor ki: ‘Milletvekilisiniz, mutlaka kravat vardır.’ Bütün eşyaları 2 kez yere dökerek arıyorlar. Bu, insan onurunu kırıcı bir davranıştır” dedi.

DÜZCE CEZAEVİ ’NDE İŞKENCE İDDİASI

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Meclis Genel Kurulu’nda söz alarak Düzce Cezaevi ’nde tutuklulara on gündür işkence yapıldığına dair bir telefon aldığını söyledi.

İşkencenin kabul edilemeyeceğini belirten Altay, “TBMM üyelerinin tamamının bu tabloya yüksek refleks göstereceklerinden eminim. Bu konuda Başkanlığınızın, Adalet Bakanlığından bilgi talep ederek Genel Kurulu bilgilendirmesini talep ediyorum” dedi.

BAKANLIK İŞKENCE İDDİALARINI REDDETTİ

Altay’ın talebi üzerine Adalet Bakanlığından bilgi aldıklarını söyleyen AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin Genel Kurul’a şu açıklamayı yaptı:

“28 Eylül 2018 tarihinde sayım vermek istemeyen, iki ayrı koğuşta kalan 21 PKK hükümlüsü, sayım almak istendiğinde mevzuata uygun davranmayacaklarını belirtmişler, direnmişler ve ‘Bakanlığın genelgesine uymak zorunda değiliz’ diyerek direnç göstermişlerdir. Devamında da kendilerinin sakinleşmesi amacıyla bazı hapishanelerimizde mevcut olan etrafı, tabanı ve üstü yumuşak bir maddeyle kaplı olan odada sadece tutulmuşlardır. Şu anda kendileri yine hükümlü olarak bulundukları koğuşlarına gönderilmişlerdir ve onlar hakkında da idari soruşturma başlatılmıştır. Ayrıca 3 hapishane personeli ciddi şekilde yaralanmıştır, zarar görmüştür ve bu manada da hiçbir şekilde işkenceye dair en ufak bir tablo yoktur, bir rapor yoktur, durum aslında tamamen bir direnç gösterme neticesinde ortaya çıkmıştır.”

BİLGEN: ONUR KIRICI BİR DAVRANIŞ

HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen söz konusu iddianın çok ciddi ve vahim bir iddia olduğunu, bu konuda İnsan Hakları Komisyonu ve Cezaevi Alt Komisyonu’nun “acilen” cezaevine ziyarete gitmesi gerektiğini söyledi. Avukatların aktardığı bilgilerde yüzü mor olan, kaburga kemiği kırık olan kişiler olduğunu aktaran Bilgen, cezaevindeki aramaları kendi deneyimi üzerinden bir örnekle anlattı. Bilgen şunları söyledi:

“Sizin ‘cezaevinde rutin arama’ diye aktardığınıza dair kendi yaşadığımı aktarayım isterseniz. Terör örgütünden dolayı yargılananların kravatla duruşmaya gelmemesi yönünde meydanlarda, referandum döneminde söylenen sözler Silivri Cezaevi’ne nasıl yansıdı? Geldiler odalara. Van Belediye Başkanımız, bir milletvekili arkadaşımız ve ben kalıyorum. Odalardan kravatları toplama kararıyla geldiler. Cezaevi yönetimi, kendiliğinden, daha kürsüde siyasetçilerin konuşmasını duyar duymaz kravat toplamaya geliyor. Diyoruz ki: ‘Bizde kravat yok.’ Diyor ki: ‘Milletvekilisiniz, mutlaka kravat vardır.’ Bütün eşyaları 2 kez yere dökerek arıyorlar. Bu, insan onurunu kırıcı bir davranıştır. Dolayısıyla, denetim işlevini yaparken tabii ki iyi niyetle bilgi aktarmak, paylaşmak başka bir şey ama buranın mekanizmalarının başka türlü çalışmasını, daha etkin, daha ciddi çalışmasını sağlamak zorundayız ki insan hakları ihlali gibi, işkence gibi iddialarda da ciddi bir sonuç elde edebilelim.”