CHP'den bozulan ittifaka ilk yorum: Tu kaka!

Abone ol

CHP Grup Başkanvekili Engil Altay partinin genel merkezinde basına açıklama yaptı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, parti genel merkezinde bir basın toplantısı düzenledi.

Altay, Türkiye’nin Cemal Kaşıkçı cinayeti ile eski Lübnan’a döndüğünü söyleyerek, “Çok gariptir ki normalde bu gibi hallerde soruları muhalefet ve medya sorması gerekirken Cumhurbaşkanı Erdoğan çıkmış soru soruyor. Erdoğan soru soracak makamda değil, soruları, kafalardaki şüpheleri, Türkiye’nin içine düştüğü aczi giderecek cevapları bulması gereken kişidir” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bu ülkede Dışişleri Bakanlığının deneyimli meslek mensupları varken hiçbir devlet yetkilisinin Viyana Sözleşmesi’nden haberi olup olmadığını ve 5 Ekim’de Suudi Kralın arama yapılabilir demesine rağmen 10 gün boyunca arama yapılmayışının sebeplerini soran Altay, “Ortada rivayetler var. Çeşitli duyumlar, iddialar var. Türkiye ile Suudi Arabistan hangi konularda bu olay üzerinden pazarlık yapmıştır? Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olarak görev yapan zat şu cümleleri etmiştir; ‘Kraliyet ailesine dostluğumuzu gösterdik. Olayı fazla el ele eden Salman’a yardımcı olundu. Salman bize teşekkür etti’ diyen baş danışmanla ilgili yapılmış işlem var mıdır? İşlem yapılmamışsa Erdoğan’ın kontrolünde Salman’ın Türkiye’de işlenen cinayetine Türkiye Cumhuriyeti hükümeti yardım ve yataklık yapmış mıdır? Türkiye’den talep gelirse Birleşmiş Milletler konuyu ele alacağını söyledi. Türkiye’nin BM nezdinde bu konuyla ilgili bir girişimi olacak mı? Bu cinayetin işlenmesinde hükümetin kusuru, ihmali vardır. Biz bütün dünyanın dikkatle, ilgiyle izlediği böyle bir olayda Türkiye'nin zan altında kalmasını, böyle bir tabloya Türkiye'nin düşürülmesini, böyle bir utanç noktasına getirilmesini kabul etmemiz mümkün değil. İç hukuk bakımından da yasal girişimlerimizi gerçekleştireceğiz” açıklamasında bulundu.

“Semih Yalçın'a söylüyorum, ülkücülerle beni tehdit etme, yüreğin yetiyorsa nereye istiyorsan oraya ben geleyim”

AK Parti ve MHP ittifakıyla ilgili Altay, şunları kaydetti:

“Siyasetin müzakere ve münakaşa olduğunu söyleyenlerdenim ama siyaset küfür değildir. Edepsizlik, ahlaksızlık, hakaret etmek değildir. İttifak bir evrim geçiriyor. Bu bizim meselemiz değil, kendi meseleleridir. Siyaset tehdit kaldırmaz. Biz tehdide pabuç bırakacak olsak siyasete girmezdik. MHP’nin kimi yöneticilerinde büyük bir çelişki ve aymazlık var. Bir sorunun varsa yargı yoluyla, devletin kolluk kuvvetleri yoluyla çözersin. Ülkücüler sokak kabadayısı değildir. Semih Yalçın'ın, yeni tabiriyle kurt görünümlü çakalın ülkücülere talimat verecek hali kalmamıştır. Ülkücülerin samimiyetle inandığı bu davayı Recep Tayyip Erdoğan’ın eline, inisiyatifine teslim edenlerin başında kendisi gelmektedir. Ben Pazartesi günü ‘Sayın Bahçeli sarayın şamar oğlanı oldu’ dedim. Şamar oğlanı adam yerine konulmayan demek. Burada bir hakaret yoktur. Ama kaybettikleri prestij ve itibarı bu sözlerin üzerinden ülkücülerin ayranını kabartmak suretiyle geri kazanacaklarını düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Onların talimatıyla hiçbir ülkücünün kural dışı, huku dışı bir işin içine gireceğine ihtimal vermem. Semih Yalçın'a söylüyorum, ülkücülerle beni tehdit etme, yüreğin yetiyorsa nereye istiyorsan oraya ben geleyim. Sosyal medyada paylaştığı hakaret ve küfürler için yargı önünde kendisiyle hesaplaşacağız.”

Tu kaka oldu

“İttifakın geldiği noktayı da şöyle özetlemek mümkün; Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tak tak tak diyen Bahçeli bozmadığı yerel seçim ittifakı için de tak tuk tuk demişti. Fakat şimdi tu kaka kaka oldu” diyen Altay, “Dün MHP grubunda MHP’lilerin ittifakın bittiği cümleyi duyunca gösterdikleri refleks benim MHP’nin kimi yöneticilerinin önce kendi tabanlarını konsolide etsinler, bize küfür ederek tabanlarını konsolide edemezler iddiamı da doğrulamıştır” şeklinde konuştu.

“Melih Gökçek MHP’ye hayırlı olsun, yakışır”

MHP’li kaynakların Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için Melih Gökçek ile görüştüğünü duyurmasının sorulması üzerine Altay, “MHP’nin Ankara'da kimi aday göstereceği benim meselem değil. Melih Gökçek MHP’ye hayırlı olsun, yakışır. Bence bir sakıncası yok. Ama ben bu ittifakın, bu kırgınlığın bir boşanmaya dönüşüp dönüşmeyeceğinden çok emin değilim” değerlendirmesinde bulundu.

“Çıksın Erdoğan Andımızın neresinden rahatsız olduğunu paylaşsın”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Danıştay üyelerine Andımız kararıyla ilgili sözlerinin hatırlatılması üzerine Altay, “Danıştay'ın bu kararı 5 yıl geciktirmesi gariptir, sıradışıdır. Ama Danıştay'ın bu kararı aylar önce aldığı ama UYAP’a işlemediği bilinen bir gerçektir. Danıştay'ın bu kararı Çarşamba günü Recep Tayyip Erdoğan ile Devlet Bahçeli arasında yapılan ikili görüşmede ittifak parada zedelenmiştir. Bu görüşmenin akabinde UYAP’a koyduğu bilinen bir durumdur. Bu nokta bile düşündürücüdür. Biz CHP olarak milli, manevi, ulusal konuları siyasetin malzemesi yapmayı doğru bulmuyoruz. Andımızla ilgili 2013'te söylediğimiz yerdeyiz. Çıksın Erdoğan Andımızın neresinden rahatsız olduğunu paylaşsın” dedi.

“CHP’nin adayları partimizin evlatlarından gösterilecektir”

Yerel seçimlerde CHP’nin İstanbul’dan Muharrem İnce’yi, Mansur Yavaş’ı da Ankara için aday göstereceği iddialarına ilişkin Altay, “Siyasette her şey mümkün, hiçbir şey imkansız değildir. CHP’nin Ankara ve İstanbul adayları belli değil. Bunlar Aralık ayından önce de çok belli olmaz. Beklentim ve anlayışım CHP’nin adayları partimizin evlatlarından gösterilecektir” açıklamasında bulundu.

Umut Oran: Daha büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız Siyaset Erol Güngör çalışmalarına hız verdi Siyaset MHP'den Melih Gökçek hamlesi Siyaset Erdoğan'dan 'yargı' çıkışı: 'Ben çekip gideyim o zaman' Siyaset