CHP'den 'Sözde Cumhurbaşkanı' polemiğinde AKP'nin 'Kılıçdaroğlu özür dilesin' çağrısına jet yanıt
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan için kullandığı "Sözde Cumhurbaşkanı" ifadesi CHP ve AKP arasında yeni bir polemik yarattı. AKP'den Kılıçdaroğlu'na yönelik gelen çağrıya CHP'den jet yanıt geldi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, basına getirilen yasakları ve Sözcü gazetesinin Erdoğan tarafından ‘okumama çağrısını’ eleştirirken, “Sözde Cumhurbaşkanı" ifadesi kullanması AKP ile CHP arasında polemiğe yol açtı.
AKP’lilerin tepkilerine yanıt veren CHP Sözcüsü Öztrak, “Cumhurbaşkanı, ‘namusum ve şerefim üzerine’ yeminine uygun hareket eden kişidir” açıklamasında bulundu.
Kılıçdaroğlu basın toplantısında, “2020 yılında bir ülkenin sözde cumhurbaşkanı, bir gazeteyi doğrudan hedef gösterip ‘ben o gazeteyi okumuyorum, siz de satın almayıp, okumayın’ diye çağrı yapıyorsa orada medya üzerindeki vesayeti ve baskıyı düşünün. Sıradan bir kişi bunu söylemiyor, devleti yöneten en tepedeki koltukta oturan zat söylüyor” dedi.
İLK TEPKİ ALTUN’DAN
CHP Liderinin bu sözleri üzerine Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “özür dilemesi” çağrısında bulunarak, “Sayın Cumhurbaşkanımıza ‘sözde cumhurbaşkanı’ demek, her şeyden önce milli iradeye yapılmış bir saygısızlıktır” dedi.
Altun’dan sonra AKP’den peş peşe tepkiler gelirken, TBMM Başkanı Mustafa Şentop da, sosyal medyadan, “Sözde cumhurbaşkanı ifadesinin zararı, Anayasaya göre ve millet iradesiyle seçilen bir Cumhurbaşkanına değil, sözün sahibinedir. Anayasal kurumlara, meşruiyete, milli iradeye saygı göstermek, herkesin vazifesidir” paylaşımı yaptı.
CHP’DEN JET YANIT
AKP’nin suçlamalarına CHP’den yanıt gecikmedi:
Faik Öztrak (CHP Sözcüsü):
Cumhurbaşkanı, Anayasamızın 103. Maddesine göre “Üzerime aldığım görevi TARAFSIZLIKLA yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma (…) NAMUSUM VE ŞEREFİM ÜZERİNE andiçerim” diye yemin eden ve bu yemine uygun hareket eden kişidir.
Engin Özkoç (CHP Grup Başkanvekili):
Cumhurbaşkanı devletin sigortasıdır. Cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olamaz. Ülkenin kaderi tek kişinin iki dudağına bağlanamaz. Mustafa Kemal’e verilmeyen yetkiler 21. yüzyılda bir kişiye verilince ülke şahsım devletine döndü. Bu yanlıştan dönülmeli.
Tuncay Özkan (İzmir Milletvekili):
Anayasal ve demokratik bir kurum olan Muhalefeti terör örgütleri ile bir tutan, cezaevi ile korkutmaya kalkan, küfre boğan, liderini linç ettirmeye kalkanlar, demokratik kurum ve kuralları hiçe sayanlar empati yapmalılar. Demokrasi tek kanatlı bir kuş değildir.”