CHP’den YSK’ya KHK kararı tepkisi
Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK), Kanun Hükmünde Kararname ile (KHK) kamudaki görevlerine son verilmiş kişilere, yerel seçimlerde kazansalar dahi mazbata vermeme kararına CHP'den sert tepki geldi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, "YSK'nın kararı hukuken, siyaset ve vicdanen yanlış bir karardır" dedi.
YSK’nın bu kararı, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve muhtarların “kamuda istihdam edilen kişiler” olduğuna dair bir Danıştay kararına dayanarak verdiğine dikkat çeken Erkek, “KHK’lılar kamudan ihraç edilen kişilerdir. Oysa burada söz konusu olan insanlar, vatandaşların oylarıyla belli bir süre için seçilmiş insanlar. Dolayısıyla bu kişiler, kamuda istihdam edilen kişi çerçevesine girmez” diye konuştu.
Erkek şöyle dedi;
“Bu insanlar yargı kararıyla ihraç edilmedi.Haklarında aday olmalarına veya seçilmelerine engel herhangi bir yargı kararı yok bu insanların. Bir kişinin nasıl aday olabileceği kanunda belirlenmiş. Seçim kurulları incelemiş kesinleştirmiş. Seçime girmiş kazanmış. Dolayısıyla YSK’nın seçilmiş bu kişilere mazbata vermeyi reddetmesi, seçmen iradesine müdahaledir.”
“MİLLETVEKİLİ OLABİLİYOR, AMA MUHTAR OLAMIYOR…”
24 Haziran genel seçimlerinde YSK’nın KHK’lıların milletvekili olmasının önünü açtığını da hatırlatan Erkek, “KHK ile ihraç edilmiş bir kişiyi milletvekili yapıyorsunuz, TBMM en üst düzey kamu organıdır. Cumhuriyetin devletin temel organlarından biri olan TBMM’de yasalar yapılıyor. KHK’lılar yasa yapıyor, milletvekili oluyor, ancak muhtar, belediye başkanı ya da belediye meclis üyesi olamıyor. YSK’nın, bu son kararı ile iktidarın, Saray’ın baskılarına boyun eğdiğini düşünüyorum” dedi.
“YSK, ADAY YAPTIĞI KİŞİLERE, SEÇİLİNCE MAZBATA VERMİYOR…”
Türkiye’de seçimlerin YSK’nın gözetim ve denetiminde yapıldığına da dikkat çeken Erkek, “YSK, aday yapıp seçime soktuğu kişilere, şimdi diyor ki “seçilemezsiniz”, “Kazanırsan olmaz”, “aday olabilirsin ama seçilemezsin”. Burada Anayasa’nın 15. maddesinin son cümlesine bakmak gerekiyor; Ne diyor Anayasa; “Hiç kimse, suçluluğu mahkeme kararıyla saptanıncaya kadar suçlu gösterilemez.” Bu vatandaşların Anayasa ile güvence altına alınmış temel bir hakkı. Şimdi bu hak hiçe sayılıyor. YSK’nın kararı bu açıdan da hem vahim, hem de ironik” diye konuştu.