CHP'li Toprak: Orman yangınları, tek adam modelinin tüm makyajını döktü

Abone ol

CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, haftalık değerlendirme raporunu yayımladı.

CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, haftalık değerlendirme raporunda, "Ülkemizde devam eden orman yangınları, oldukça ağır ve acı bir maliyetle bazı gerçeklerin görülmesine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve tek adam yönetim modelinin tüm makyajının ve cilasının dökülmesine vesile oldu" değerlendirmesini yaptı.

CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı ve CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, haftalık değerlendirme raporunu yayınladı.

Toprak, Türk Hava Kurumu (THK) uçakları ve Somali'ye yapılan maddi yardım için; "Somali’ye 30 milyon dolar (258 milyon TL) hibe veren, 3 Rus yangın söndürme uçağı için 153 günde 23 milyon dolar ödemeyi kabul eden iktidarın, THK’nın 19 uçağını çürütme pahasına 4 milyon dolar bulamamasının hiçbir siyasi, ahlaki, ekonomik, vicdani gerekçesi olamaz" açıklamasını yaptı.

Toprak'ın haftalık değerlendirme raporu, özetle şöyle:

"TEK ADAM MODELİNİN TÜM MAKYAJININ VE CİLASININ DÖKÜLMESİNE VESİLE OLDU"

"Ülkemizde devam eden orman yangınları, oldukça ağır ve acı bir maliyetle bazı gerçeklerin görülmesine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve tek adam yönetim modelinin tüm makyajının ve cilasının dökülmesine vesile oldu. Bir yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan; ‘envanterinde bir tek yangın uçağı olmadığını’ itiraf ettikleri Türkiye’ye yardım, yangın uçağı, yangın helikopteri, deneyimli itfaiyeci, itfaiye aracı vb. gönderen onlarca ülkeye teşekkür mesajı yayınlarken, diğer yandan savcılar Türkiye’ye yardım için sosyal medya üzerinde başlatılan ‘Help Turkey’ kampanyası için ‘Türkiye’yi aciz gösterdiği’ gerekçesiyle soruşturma başlattılar. Yangınların başlangıcından itibaren kendi sorumluluklarının ve yönetim beceriksizliklerinin üzerini örtmeye çalışan iktidar, halkın yükselen tepkisi karşısında sorumluluğu muhalefete mensup büyükşehir belediyelerinin üzerine atma yalanına sarıldı.

"İNGİLTERE, SON DEĞERLENDİRMEDE YİNE TÜRKİYE'Yİ 'YEŞİL LİSTE'YE GEÇİRMEDİ"

AB’nin Türkiye’ye dönük seyahat kısıtlamaları sürerken, Rusya ve Almanya ile birlikte Türkiye’ye en çok turist gönderen İngiltere’nin, aylardır Türkiye’yi kırmızı listede tutması ve Türkiye’den geri dönenlere kendi parasıyla 14 gün otelde karantina zorunluluğunu devam ettirmesi, Türkiye rezervasyonlarını sıfırladı. İktidarın Rusya’yı ikna çabaları sonuç verirken Almanya ve AB’den umulan sonuç alınamadı. İngiltere ise geçen hafta yaptığı son değerlendirmede yine Türkiye’yi ‘yeşil listeye’ geçirmedi ve Pakistan ile birlikte kırmızı listede tuttu. İktidarın bu karar karşısında İngiltere’ye karşı sessizliği dikkat çekti. İngiliz parlamentosunda gerek İşçi Partisi’ne gerekse iktidardaki Muhafazakâr Parti’ye mensup bazı vekiller Türkiye ve Pakistan’ın yine kırmızı listede tutulmasını eleştirerek ‘ayrımcılık’ yapıldığını öne sürerken, İngiltere Ulaştırma ve Sağlık Bakanlıklarının resmi açıklamaları, iktidarın salgınla ilgili veri paylaşımının ‘şeffaf olmaması’ nedeniyle yasağın sürdüğünü ortaya çıkarttı.

"ABD YÖNETİMİ, AFGANLARI TÜRKİYE'YE YÖNLENDİRİYOR"

Giderek daha kanlı bir hal alan gelişmeler, ülkeden göçü tetiklerken Taliban’dan kaçan Afganların Türkiye’nin üzerine yıkılmak istendiği ve iktidarın da bu konuda gereken tavrı sergilemekten uzak olduğu giderek daha da somutlaşıyor. ABD yönetimi bir yandan iktidar ile Kabil Havaalanı’nın korunması müzakerelerindeki ilerlemeden memnuniyetini ifade ederken diğer yandan 20 yıllık işgalde ABD ordusu ve yönetimiyle iş birliği yapan Afganları Türkiye’ye yığıp, kurtulmak istiyor. ABD Dışişleri Bakanlığı işgal sürecinde ABD ordusu için çalışan ya da birliklerinde görev alan 1 milyon dolayında Afgan’ı zaman yetersizliği nedeniyle ABD’ye kabul etmeyeceğini gerekçe göstererek, bu kişilere ‘dost üçüncü ülkelere giderek vize başvurusunda bulunmalarını’ bildirdi. Pakistan milyonlarca Afgan’a ev sahipliği yaptığı ve Taliban’la ilişkileri bozulacağı gerekçesiyle bunu kabul etmeyince ABD yönetimi bu kişileri Türkiye’ye yönlendiriyor. Ülkemizde görülmeye başlanan hemen hepsi genç erkek, bazıları üniformalı Afganların bu tavsiye üzerine Türkiye’ye geldikleri, iktidarın da buna göz yumduğu anlaşılıyor. Muhtemelen Türkiye’deki ABD elçiliği üzerinden yapacakları vize başvuruları da reddedilecek ve Türkiye’de kalıcı hale gelecekler.

"TÜRKİYE, SİVİL DARBE NİTELEMESİNDE BULUNDU"

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in parlamentoyu ve milletvekili dokunulmazlıklarını askıya alması, kendisini başsavcı ilan ederek yolsuzluk soruşturmalarını üstlenmesine Arap ülkeleri ve batılı ülkeler sessiz kalırken, Türkiye, sivil darbe nitelemesinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tunus Cumhurbaşkanı ile görüşerek, süratle meclisin açılması ve normale dönülmesi girişiminde bulundu.

"İKTİDARIN VE MERKEZ BANKASI'NIN 2023'TE YÜZDE 52'LİK TEK HANELİ ENFLASYON HEDEFİNE KİMSE İNANMIYOR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağustostan itibaren enflasyonun düşüşe geçeceği, faizlerin indirileceği yönündeki açıklamaları, Merkez Bankası’nın ağustos ayı anketinde tekzip edildi. Yıl sonu enflasyon beklentisi temmuz ayındaki yüzde 15,64 seviyesinden yüzde 16,30 düzeyine yükseldi. 24 ay sonrasına dönük enflasyon beklentisi de yüzde 10,52’ye yükseldi. Bunun anlamı iktidarın ve Merkez Bankası’nın 2023’te yüzde 52’lik tek haneli enflasyon hedefine kimse inanmıyor.

"SİYASİ BASKIYLA ALINACAK BİR FAİZ İNDİRİMİ KARARI, TL'NİN İNTİHARI OLACAKTIR"

TÜİK’in resmi enflasyonunun yüzde 18,95’e yükselmesi bu ayki PPK toplantısında asgari 50-100 baz puanlık bir faiz artışına gidilmesi gerektiğini gösteriyor. Faiz indirimi baskısı MB yönetimini zafiyete sürüklüyor. Merkez Bankası, enflasyon-Merkes Bankası faizi arasındaki 0,05’lik farkı gerekçe göstererek bu ay da faizi yüzde 19’da sabit tutma yoluna gidebilir. Buna karşılık siyasi baskıyla alınacak bir faiz indirimi kararı, TL’nin intiharı olacaktır.

"THK'NIN 4 MİLYON DOLAR BULAMAMASININ HİÇBİR SİYASİ, AHLAKİ, EKONOMİK, VİCDANİ GEREKÇESİ OLAMAZ"

Türkiye Somali’ye 12 ay boyunca aylık 2,5 milyon dolar olmak üzere toplam 30 milyon dolar ‘hibe nitelikli karşılıksız finansal katkı’ sağlayacak. 28 Temmuz’da ilk olarak Manavgat’ta başlayan ve kısa sürede ülkemizin dört bir yanına yayılarak yüzlerce yerleşim yerini etkisi altına alan orman yangınları felaketinde, ‘envanterinde bir tek yangın uçağı olmadığını’ itiraf eden iktidarın Türk Hava Kurumu’na ait 19 yangın söndürme uçağının 3 yıldan bu yana hangarda çürütülmesi gerekçesi ise bu uçakların bakım ve onarımı için 4 milyon dolar (34 milyon TL) kaynak gerektiği, bu nedenle dışardan ihale ile uçak kullanılması yoluna gidildiği idi. Bu yıl 5 yangın söndürme uçağı için açılan ihalede ancak 3 uçak için anlaşma yapılabildiği ve 1 Haziran - 31 Ekim dönemi 153 gün için bu 3 uçağın kiralama bedelinin 203 milyon TL (23 milyon dolar) olduğu açıklandı. Somali’ye 30 milyon dolar (258 milyon TL) hibe veren, 3 Rus yangın söndürme uçağı için 153 günde 23 milyon dolar ödemeyi kabul eden iktidarın, THK’nın 19 uçağını çürütme pahasına 4 milyon dolar bulamamasının hiçbir siyasi, ahlaki, ekonomik, vicdani gerekçesi olamaz."

CHP'den AKP'nin tepki çeken sosyal medya düzenlemesi hakkında açıklama Siyaset Devlet Bahçeli'den peş peşe paylaşımlar: AKP'ye değişim için seslendi! Siyaset 6 aylık yasama karnesi: 'Şahsım hükümeti' Meclis'ten daha güçlü bir hal aldı Siyaset CHP: İktidarın, dezenformasyon ile mücadeleden kastı muhalif sesleri susturmak Siyaset