Cumartesi İnsanları yargılanıyor! Adliye önünde polis şiddeti: Duruşma 3 Şubat'a ertelendi

Abone ol

Cumartesi İnsanları hakkında açılan davanın 5'nci duruşması öncesinde polis müdahalede bulundu. Aralarında Gerçek Gündem Sorumlu Yazı İşleri Müdürü, Cumartesi İnsanı Faruk Eren'in de bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Duruşma 3 Şubat'a ertelendi

GERÇEK GÜNDEM /

Yıllardır faili meçhule kurban giden ve kaybedilen yakınlarını arayan Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın 25 Ağustos 2018'deki 700’üncü hafta eylemine yönelik polis müdahalesinde darp edilen ve aralarında kayıp yakınlarının da olduğu 46 kişi hakkında açılan davanın 5’inci duruşması bugün İstanbul Adliyesi 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Yargılanan 46 kişi hakkında "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçundan 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Savcı Fatih Dönmez'in hazırladığı iddianamede ise sanıklara, "Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen dağılmama" suçu yöneltiliyor.

Kağıthane Kaymakamlığı, Cumartesi Annesi/İnsanları'nın duruşma önünde Şişli Adliyesi önünde açıklama yapmasını yasakladı.

SOL PARTİ YÖNETİCİSİ ALPER TAŞ GÖZALTINA ALINDI

Cumartesi Anneleri davası öncesinde Çağlayan Adliyesi önünde yapılmak istenen açıklamaya polis çok sert müdahale etti.

Polis, Sol Parti yöneticisi Alper Taş'ın ve Disk Basın-İş Genel Başkanı, Gerçek Gündem Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Faruk Eren'in de olduğu kişileri gözaltına aldı. Gözaltına alınanlara araç içerisinde kelepçe takılmaya çalışıldı. Alper Taş'a ters kelepçe takılmak istenmesine avukatlar tepki gösterdi.

Cumartesi İnsanları'nın yargılama öncesi yapacağı basın açıklamasına katılan ve Cumartesi İnsanları'na destek veren Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekilleri Ahmet Şık ve Sera Kadıgil'in gözaltıları engelleme çabaları polis şiddeti ile engellendi.

CHP milletvekili Ali Şeker, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile HDP milletvekili Oya Ersoy da duruşmayı takip edenler arasında yer aldı.

GÖZALTINA ALINANLAR SERBEST

Cumartesi İnsanları davasında yargılananların avukatları Gülseren Yoleri, Meriç Eyüboğlu ve Efkan Bolaç serbest bırakıldı. Gözaltına alınan diğer isimlerin işlemleri sürüyor.

Aralarında Alper Taş ve Gerçek Gündem Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Faruk Eren'in de bulunduğu gözaltına alınan isimlerin hepsi sağlık kontrolünün ardından serbest bırakıldı.

"NE YAPSAK GÖZALTINA ALACAKLARDI"

Gerçek Gündem Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve DİSK ve Basın-İş Başkanı Faruk Eren, serbest bırakıldıktan sonra Gerçek Gündem'e açıklamada bulundu. Eren, mahkemeye giderken gözaltına alındıklarını söyleyerek "Durup dururken gözaltına aldılar. Ne yapsak gözaltına alacaklardı" dedi.

Eren gözaltına alındıktan sonra bir otobüse bindirildiklerini ve çok sıkı bir şekilde ters kelepçe yaptıklarını anlattı. Eren, "Özellikle avukat Meriç Eyüboğlu'na neredeyse işkenceye varan bir uygulama oldu. Hem avukat olduğu için yapılmaması gereken bir davranıştı hem de insan haklarına aykırı bir durum. Canını yakarak özellikle kasıtlı olarak bunu yaptılar" diye konuştu.

Daha sonra kelepçeleri biraz daha gevşettiklerini söyleyen Eren, gelen tepkiler üzerine polislerin tavırlarının değiştiğini ve daha nazik davranmaya başladıklarını dile getirdi.

Eren şöyle devam etti:

"Serbest bırakılmak da bir eziyete dönüştü. Önce Vatan Emniyet'e götüreceğiz dediler sonra Çağlayan Emniyet'e götürdüler, oradan Kağıthane Emniyet'e götürdüler. Oradan sağlık kontrolüne geçtikten sonra serbest bırakıldık."

"ALPER TAŞ'I GÖZALTINA ALAN POLİSE TEPKİ GÖSTERDİK"

Alper Taş'ı gözaltına alan polisin daha sonra kendi tutuldukları araca geldiğini anlatan Eren, "Tepki gösterdik, onun provakasyonu sonuncunda olduğunu ve hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı söyledik. O da bize gülerek 'istediğinizi yapabilirsiniz' dedi. Hatta bizi hastaneye götüren aracı da o kullandı. Ukala, küstha tavrını sürdürüyordu" ifadesini kullandı.

"HER İKİ DAVADA DA YASAKLARLA KARŞI KARŞIYA KALDIK"

SOL Parti PM Üyesi Alper Taş "İstanbul’da 2 dava vardı. Bir tanesi Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı dava diğeri de Cumartesi Anneleri’nin yargılandığı dava. Biz adalet, hukuk, demokrasi adına bu 2 davaya da katılmak istedik. 2 davayla da dayanışma içerisinde olmak istedik ama her 2 davada da yasaklarla karşı karşıya kaldık. İnsanların davaya katılmasının önüne geçtiler. İnsanların toplanmasını yasakladılar. Adeta İstanbul’daki 2 dava utanç davasına dönüştü. Biz bu utanç davasına karşı tepkimizi demokratik, barışçıl biçimde ifade ettik. Bunun sonucunda da gözaltına alındık. Gözaltı sonrası hepimiz serbestiz, iyiyiz. Bu bir demokrasi, hukuk, adalet, eşitlik mücadelesi. Bu mücadeleyi hep beraber kazanacağız. Özgür, demokratik bir Türkiye’yi el birliğiyle yaratacağız" "dedi.

GAZETECİLER DARBEDİLDİ

Gazeteci Meral Danyıldız sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda polisin kendisine uyguladığı şiddeti şu sözlerle ifade etti:

Kollarımı sıka sıka, tırnaklarını geçire geçire, hınçla saldırdılar. Bir kişi hıncını alamayınca üç kişi birden. Suç duyurusunda bulunacağım. Siz de yargılanacaksınız.

POLİSİN TERS KELEPÇE İŞKENCESİ

Polislerin yurttaşları gözaltına alırken ters kelepçe takmak istemesi tepkilere neden oldu. İşkenceye tepki gösteren avukata polis “Avukat olman hiçbir şey ifade etmiyor” dedi.

Gözaltına alındığı öğrenilen isimler şöyle oldu:

Meriç Eyüboğlu

Efkan Bolaç

Faruk Eren

Alper Taş

Yalçın Köse

Uğur Tuncer

Murat Akbaş

Ümit Sezer

Nevroz Tosun

Burcu Bingöllü

Sercan Sinecan

Soy isimleri henüz öğrenilemeyen isimler:

Leman

Gülseren

Cihan

Fotoğraf: Birgün - Uğur Şahin

"GÖZALTINA ALINANLAR ARASINDA BUGÜNKÜ DURUŞMAYA KATILMAZLARSA ZORLA YAKALAMA KARARI VERİLECEK OLANLAR VAR"

CHP Milletvekili Ali Şeker, "Çağlayan Adliyesi’ndeyiz. Cumartesi Anneleri duruşması öncesi basın adliye önünde basın açıklaması yasaklandı. “Açıklama yapılmayacak” denmesine rağmen davanın çok sayıda avukatı ve Alper Taş gözaltına alındı. Kartal’da adliye gözaltındaydı, Çağlayan’da avukatlar gözaltında. Gözaltına alınanlar arasında bugünkü duruşmaya katılmazlarsa “zorla yakalama” kararı verilecek olan sanıklar da var. Şu anda gözaltında oldukları için duruşmaya katılamayacaklar, duruşmaya gözaltı nedeniyle katılamayacakları için de tutuklama kararı çıkacak" ifadelerini kullandı.

YARGILANAN KAYIP YAKINLARI GÖZALTINDAYKEN DURUŞMA BAŞLADI!

Yargılanan kayıp yakınları gözaltınayken, duruşma kimlik tespiti ile başladı.

Davada sanık olarak yargılanan Leman Yurtsever, Faruk Eren ve Murat Akbaş ile yargılananların avukatları Gülseren Yoleri, Meriç Eyüboğlu ve Efkan Bolaç da gözaltında olan isimler arasında yer aldı.

Hakim izleyicilere "taşkınlık" olursa duruşmanın kapalı olacağı uyarısında bulundu. İHD Eş Ggenel Başkanı Eren Keskin avukatların ve yargılananların gözaltına alınmasının ardından bugün savunma yapacaklarınj beyanda bulunmayacağını belirtti. Avukat Ahmet Cihan, bugün duruşmadan önce gerçekleşenlerin yargılananların beyanda bulunmasını imkansız kıldığını söyleyerek dışarıda yaşanan polis şiddettini anlattı. Hakim, “ben buraya girmeden önce yaşananlar beni ilgilendirmez” diyerek tepki çeken bir yanıt verdi.. Avukat Nermin Kaplan söz alarak, “Dışarıdaki olaydan sonra şu anda hâlâ titriyorum. Avukat arkadaşlarımız, müvekkillerimiz yerlerde sürüklenerek, işkenceyle gözaltına alındı.” dedi. Hakimin, gözaltına alındığı için salonda bulunmayan yargılananlar hakkında zorla getirme kararı çıkarması bekleniyor.

Mahkeme heyeti Van Barosu’nun davaya katılma talebini reddetti. Duruşma 3 Şubat 2023’e ertelendi. Duruşmada bulunamayanlar ihtar edilirken suç duyurusunda bulunma talebi reddedildi.

HAKİMDEN "BENİ İLGİLENDİRMEZ" YANITI!

Duruşmaya katılanlar gözaltılar nedeniyle beyan vermeyeceklerini belirtirken Van Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Turan Ece, bugün gerçekleştirilen polis müdahalesinin Cumartesi Anneleri’nin kayıplarının akıbetini sorma, sorumluların yargılanması talebini engellemeye yönelik çabanın parçası olduğunu ifade ederken hakim, “duruşma salonu dışında yaşananlar davayı ilgilendirmez” dedi.

Avukat Kemal Aytaş, "Anayasal hakkımız bugün dışarıda, adliyenin önünde gaddarca, vahşice engellendi. Katılanlar, avukatlar tartaklandı, gözaltına alındı. Biz daha önce de yargılandık, çok güzel kararlar aldık, karar sizin" sözleriyle duruşma öncesi yaşananlara tepki gösterdi.

Hakimin ifadelerine tepki gösteren Avukat Arzu Kayaoğlu, "Biz ısrarla şimdi salonda bulunmayan meslektaşlarımızın, yargılananların neden burada bulunmadığını anlatıyoruz, ‘ilgisi yok’ diyorsunuz. Oysa onlar hakkında da benzer bir iddianame düzenlenecek ve biz o dosyanın bununla birleştirilmesini isteyeceğiz. Cumartesi Anneleri, insan hakları savunucuları, destekçileri, bugüne kadar hiçbir eylemlerinde taşkınlık yapmamışlardır. Taşkınlık yapan, şiddet gösteren, bugün adliyenin önünde arkadaşlarımızı işkenceyle gözaltına alanlardır. Dünyanın en büyük adliye sarayı olarak lanse edilen, reklamı yapılan bina önünde, evlatlarının, akrabalarının akıbetini soran, mezarlarını arayanlar, onların avukatları gözaltına alındı. Kolluk hakkında suç duyurusunda bulunacağız. " dedi.

"ANAYASAL BİR HAKKIN KULLANIMI SUÇ DEĞİLDİR"

Cumartesi Anneleri/İnsanları dün Twitter üzerinden "'Anayasal bir hakkın kullanımı suç değildir!' diyerek Çağlayan Adliyesi’nde olacağız. Sizi de sesimize ses katmaya çağırıyoruz" çağrısında bulunmuştı.

"KEFYİ BİR BİÇİMDE SUÇ SAYILARAK YASAKLANDI"

Cumartesi Anneleri, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi ve Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon’un yaptığı ortak açıklama ise şöyle oldu:

“Gözaltında kaybedilenlerin aileleri ve hak savunucuları olarak, Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirdiğimiz barışçıl buluşmalarımız 700. haftasında keyfi bir biçimde ‘suç’ sayılarak yasaklandı ve ağır polis şiddetiyle gözaltına alındık.

700. hafta ve sonrasında maruz kaldığımız polis şiddeti ve barışçıl toplantı ve gösteri özgürlüğümüzün şiddet kullanılarak engellenmesi ile ilgili yaptığımız tüm suç duyuruları sonuçsuz bırakıldı.

Bununla da kalmadı; aralarında kayıp yakınlarının da olduğu 46 kişi hakkında ‘Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na Muhalefet’ten dava açıldı.

Davanın beşinci duruşması 21 Eylül 2022 tarihinde İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak.

Bu dava; sadece Cumartesi Anneleri’nin değil bütün toplumun barışçıl toplanma hakkını hedef alan bir davadır. ‘Anayasal bir hakkın kullanımı suç değildir!’ diyerek Çağlayan Adliyesi’nde olacağız. Sizi de sesimize ses katmaya çağırıyoruz.”

POLİS PLASTİK MERMİ VE BİBER GAZIYLA MÜDAHALE ETMİŞ, ÇOK SAYIDA EYLEMCİ DARP EDİLMİŞTİ

Cumartesi Anneleri 27 Mayıs 1995'ten bu yana her cumartesi günü Galatasaray Meydanı'nda faili meçhul cinayetlere kurban giden, kaybedilen yakınlarının akıbetini soruyor. 1999 yılında eylemlere ara veren Cumartesi Anneleri 2009 yılından bu yana eylemlerini sürdürüyor.

Ancak yakınlarını kaybeden ve arayışlarını yıllardır sürdüren yurttaşların eylemleri İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun talimatıyla yasaklandı. Cumartesi Anneleri, arayışın 700. haftası olan 25 Ağustos 2018 tarihinde Galatasaray Lisesi öününde yeniden bir araya gelirken polis sivillere plastik mermi ve biber gazı ile müdahale etti. Çok sayıda kayıp yakını müdahalede gözaltına alındı.

Fahrettin Altun’un ‘pergola’sını fotoğraflama davasında karar Gündem İddia: AKP'de vitrin değişecek, Soylu yerine düşünülen isim belli oldu Gündem Ekonomide İYİ Parti mi, DEVA mı söz sahibi olacak? Gündem Orhan Pamuk: Altılı masanın adayı umarım kazanır; Kılıçdaroğlu istediğimiz güveni bana veriyor Gündem