Demirtaş'tan Sezai Temelli'ye destek
Selahattin Demirtaş: "Çirkin ifadelerin ve hakaretlerin tamamını, kendime yapılmış kabul ediyorum."
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Sosyal medyada parti eşbaşkanlarımıza ve sözcülerimize yönelik çirkin ifadelerin ve hakaretlerin tamamını, kendime yapılmış kabul ediyorum. Hiçbir arkadaşımız bu tür ucuzluklara alet olmamalıdır” dedi.
Sosyal medya hesabı Twitter'da HDP’ye yönelik tartışmalara ilişkin mesajlar paylaşan Demirtaş, şunları yazdı:
"Sosyal medyada parti eşbaşkanlarımıza ve sözcülerimize yönelik çirkin ifadelerin ve hakaretlerin tamamını, kendime yapılmış kabul ediyorum. Hiçbir arkadaşımız bu tür ucuzluklara alet olmamalıdır.
Benim üzerimden parti yönetimine çirkin ifadeler ve hakaretler yöneltilmesini asla kabul etmiyorum. Bundan büyük üzüntü duyarım. Baskının ve zulmün bu kadar arttığı bir dönemde hiçbirimizin böyle davranmaması, tam aksine mücadeleye güç vermesi gerekir.
Parti yönetimimizle aramda en küçük bir örgütsel ayrılık veya kriz yoktur. Bunu hedefleyen çevrelerin de en küçük bir başarı olasılığı yoktur."
NE OLMUŞTU?
Edirne F Tipi Cezaevi’nde 4 Kasım 2016’dan bu yana tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın 10 Ağustos’ta ANF’de yayınlanan makalesinde “HDP tatil havasından çıkıp sahaya inmeli” demişti. Makalesinde “Halka öncülük etmesi beklenen kesimler daha cesur ve kararlı bir duruş sergilemeli” diyen Demirtaş, “Kendine karşı korumacı yaklaşımlarla, faşizm ile örtülü uzlaşma arayışıyla halka öncülük yapılamaz” ifadesini kullanmıştı.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de katıldığı bir TV programında Demirtaş’a “Eğer Selahattin Demirtaş bir eleştiri yapıyorsa bu kıymetlidir. Fakat yöntem yanlış. Bu tarz yazılar kurullarımızda değerlendirilir, eğer ortakça kamuoyuna açıklanması gerektiği düşünülürse o zaman açıklanır. Ancak özeleştiri vermeyi düşünmüyoruz” diyerek yanıt vermişti.
Sosyal medyada eleştirilere maruz kalan Temelli, bu sözlerini "Söz konusu yayında kastetmek istediğim şudur: ‘Bizler özeleştiriyi basın veya sosyal medya üzerinden değil, halkımıza, yoldaşlarımıza ve yetkili kurullarımıza veririz.’ Nitekim özgürlük ve demokrasi mücadelemiz nihai zafere ulaşmadığı sürece halkımıza karşı her zaman mahcup ve özeleştiri pozisyonunda olacağız” diyerek düzeltmişti.