Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: Son kriz uyarı niteliğindedir

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Bugün artan gerginlikten dolayı bu mültecilerin önemli bir kısmı başka üçüncü ülkelere gitmek istiyor. Bugünün şartlarında bizim bunları durdurmamız mümkün değil. Böyle bir yükümlüğümüz de yok esasen" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ile görüştükten sonra ortak basın açıklaması düzenledi. Bakan Çavuşoğlu ilk defa Türkiye'yi ziyaret eden mevkidaşı Raab'a teşekkür ederek, Birleşik Krallık'ın her zaman zor zamanlarında Türkiye'nin yanında olarak desteğini gösterdiğini belirtti. Bakan Çavuşoğlu, ikili görüşmede Brexit sonrasında Birleşik Krallık ile ilişkilerini nasıl geliştirilebileceğini ele aldıklarını söyleyerek, şöyle konuştu:

"PKK’nın uzantıları TAK ve YPG'nin Birleşik Krallık tarafından terör listesine eklenmesini önemsiyoruz ve kendilerine teşekkür ediyoruz. Bu ciddi yaklaşım diğer müttefiklerimizce de örnek alınmalıdır. Brexit sonrası Birleşik Krallık ile ticari ilişkilerimizi daha da güçlendirmek istiyoruz. Ticari anlaşmamızı güncelliyoruz. Geçiş sürecinde Birleşik Krallık’ın Türkiye'yle ilişkilerini güçlendirme arzusundan memnuniyet duyuyoruz. Aynı arzu Türkiye tarafında da vardır. Suriye rejimince İdlib'de gerginliği azaltma bölgesi statüsünü ortadan kaldırmaya yönelik saldırılarına derhal son vermesi konusunda görüşlerimiz örtüşüyor. Bahar Kalkanı Harekatı'nın da hedefi Soçi Mutabakatı’nın tam olarak uygulanmasının sağlanmasıdır. Avrupa ülkelerince de koruma başvurusu alma yükümlülüğü vardır. Ama görüyoruz ki irtica başvuruları hukuka aykırı şekilde askıya alınıyor. AB kurumları insanlığın ortak değerlerine saygı göstermelidir, ortak hukukun korunmasını sağlamalıdır."

'MÜLTECİLERİ DURDURMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL'

Bakan Çavuşoğlu, AB ve Yunanistan'ın sınırdaki göçmenlere ilişkin tutumu ile ilgili, Türkiye'de 3,6 milyonu Suriyeli diğerleri farklı ülkelerden 4 milyona yakın sığınmacı bulunduğunu ifade ederek, "Bunların ekonomik sıkıntılardan dolayı geldiğini biliyoruz. Bazıları da transit ülke olarak görüyor. Bazen sorunlar oldu, yer yer tansiyon yükseldi. Bugün ise yaşanan olaylarda artan gerginlikten dolayı bu mültecilerin önemli bir kısmı başka üçüncü ülkelere gitmek istiyor. Bugünün şartlarında bizim bunları durdurmamız mümkün değil. Böyle bir yükümlüğümüz de yok esasen" dedi.

'KÜLFETİNİ BİRLİKTE PAYLAŞMAMIZ LAZIM'

Çavuşoğlu, kimsenin 18 Mart anlaşmasını hatırlatmamasını isteyerek, "Tüm zorluklara rağmen uyguladık. Kimin yükümlülükleri yerine getirdiği, kimin getirmediği, AB'nin hiçbir yükümlülüğü yerine getirmediğini herkes söyleyebilir. Katy Perry bile o kadar Türkiye karşıtlığı yaptı, o bile o gün tweetinde doğruları söylemiş. AB tam tersi salonlarında teröristlere ev sahipliği yapıyorlar. 'Buyurun siz alın' dediğimizde 'bak Türkiye bizi tehdit ediyor' deniliyor. Esasen 18 Mart anlaşmasını uygulamamak için elimizde tüm gerekçeler var. İnsani yükümlülükle hep sorumlu davrandık. Ama bugünden sonra durduracak değiliz. Demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden Yunanistan da uluslararası hukuka uygun şekilde kapısına dayanan göçmenlere muamele etmek zorundadır. Göçmenlere ateş açıyorlar, sırtından vuruyorlar, çiftçilere av tüfekleri dağıtıyorlar, saçma atsınlar diye. Dayanışma adı altında AB üyesi ülkenin bu tür insan haklarını kimse sorgulamıyor. Bu sorun ortaksa külfetini de birlikte paylaşmamız lazım. Bunu derken paradan bahsetmiyorum. Para bunun bir ayağıdır" diye konuştu.

'SINIRDA YAŞANANLARI ENDİYE İLE TAKİP EDİYORUZ'

İngiltere Dışişleri Bakanı Domicin Raab ise İdlib saldırısından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirerek Birleşik Krallık halkı adına taziyelerini sundu. Raab, "Türkiye’nin yeniden ateşkesi tesis etme çabalarına destek veriyoruz. Rusya ve rejim saldırılarından dolayı endişe duyuyoruz. Temel insanlık onuruna aykırı olması nedeniyle şiddetle kınıyoruz. Türkiye'nin insani krizle yaptıklarını da dikkat çekmek istiyoruz. Sıklıkla kendinizi göz ardı edilmiş hissettiniz, Soçi süreciyle siyasi çözüm için çaba sarfettiniz. Herhangi bir koşula bağlı olmaksızın insani yardım sağlanması çok önemlidir. Sınır kapısında yaşananları endişeyle takip ediyoruz. Avrupa’ya geçmeye çalışan çok sayıda göçmen var. NATO üyesi, Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi olarak Türkiye bizim için vazgeçilmez bir ortaktır. Terörle mücadele konusu güçlü yanımız olmayı koruyor" dedi.