Dünyanın konuştuğu buluş: Türk doktorlar kanseri yok etmeyi başardı!
Dünyaca ünlü sağlık kurumu Maya Clinic'in Minimal İnvazif Terapötik Laboratuvarı direktörü ve kurucusu Prof.Dr Rahmi Öklü ekibiyle birlikte yaptığı araştırmalar kanseri yok etmeyi başardı.
Prof.Dr Rahmi Öklü ve ekibi dünyada çok konuşulacak bir buluşa imza attı.
Prof. Öklü'nün geliştirdiği yöntem sayesinde bulanan ilaç doğrudan kanserli hücreye ulaşıp yok ediyor. İlacın kanserli bölgede uzun süre kaldığını kaydeden Öklü, "Sadece ultrason ve iğneye ihtiyaç var" dedi.
Büyük yankı uyandıran çalışmada Prof. Dr. Rahmi Öklü, kanser tedavisinde en büyük sorunun ilacı tümöre ulaştırmak olduğunu hatırlattı. Öklü, geleneksel yöntemlerde, tümöre ulaşmasını ve içinde kalmasını sağlamak için yüksek doz ilaç verildiğini ancak bunların genellikle hızla akıp gittiğini ve hastada yan etkilere neden olduğunu belirtti.
TEKRARLAMA RİSKİNİ AZALTIYOR
İlacın tümöre nüfuz edemez ve orada kalamazsa işini yapamayacağını vurgulayan Prof. Dr. Öklü, kendi yaklaşımlarının sadece tümörü öldürmekle kalmayıp, aynı zamanda ilacı yayan ve 28 güne kadar orada tutan bir sıvı kullandığını söyledi. Türk profesör, bu yaklaşımın kanserin tekrarlama ihtimalini de azaltabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Öklü yöntemini şöyle anlattı: “Bunu ultrason altında enjekte edebilirsiniz. Süslü, pahalı ekipman, kurulum, malzeme yok. Sadece ultrason ve iğneye ihtiyaç var. Bir diğer etkisi, bağışıklık sisteminin önemli hücresi olan yüksek seviyedeki T hücrelerinin tedavi alanlarına gelmesi. Bu önemli. Bu aynı zamanda immünoterapi yapmak için mükemmel bir zaman sağlıyor. Günümüzde immünoterapinin katı tümörler için olan yetersiz etkinliğini bu yöntemle arttırabileceğiz.”
KARACİĞER NAKLİ İÇİN BİR UMUT
Geliştirdikleri yöntemin özellikle nakil bekleyen karaciğer kanseri hastaları için de umut olduğunu belirten Prof. Dr. Rahmi Öklü, “Mevcut tedavi, kanser hücrelerini yok etmek ve hastaları bir nakil kriterleri dahilinde tutmak için tümörün ısıtılmasını veya soğutulmasını veya radyoaktif partiküllerin tümörün arterlerine infüze edilmesini içeren ablasyonu içerir.
Bir mikrodalga ablasyonu yapabilir ve temelde tümörü yakabilirsiniz, ancak tümör kalbe veya diğer önemli yapılara yakınsa bu genellikle bir seçenek değildir. Ve bazen radyoaktif infüzyon için tümörün kan kaynağını bulmak zordur. Bizim yöntemimiz bu hastalar için bir umut olabilir.” dedi.
Science Translational Medicine dergisi Prof. Öklü'nün bu çalışmasını kapağından duyurdu.
HARVARD ÖNEMLİ BİR GELİŞME DİYE DUYURDU
Harvard Üniversitesi Mühendislik ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nin (SEAS) internet sitesi, söz konusu bilimsel buluşu kanserle mücadelede önemli gelişme olarak duyurdu.
Sitede yer alan haberde, “Bu buluş, karaciğer nakli için bekleyen hastalar için yeni bir umut anlamına geliyor. Uzun zamandır kanser ilaçlarının tümöre erişmesini engelleyen sorun çözülmüş olabilir” ifadesi kullanıldı.