Eliaçık: 16 milyonun hakkı yendi, AKP devri kapandı

İlahiyatçı yazar ve anti kapitalist müslüman İhsan Eliaçık gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. "Tam 16 milyon İstanbullu'nun kul hakkı yenilmiştir. Bunun vebali büyüktür ve günahtır." diyen Eliaçık, AKP'nin devrinin tamamlandığı düşüncesinde.

1961 Kayseri'de doğdu, Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde okudu. Milli Görüş akımının gençlik ortamında büyüdü, o derneklerde görev aldı. Açıklamaları, yazıları nedeniyle çoğu kez tepki çekti. 1991'de gelip bir süre kaldığı İstanbul'a 2002'de temelli yerleşti ve yayıncılığa başladı, 26 kitap yazdı, dergiler çıkardı. Gezi olayları sırasında adı ön plana çıktı. İktidar tarafından ‘sakıncalı' görülen ve bu nedenle bir yıldan bu yana İstanbul il sınırlarından dışarı çıkması yasaklanan, KRT ekranında Bana Dinden Bahset programını yapan R. İhsan Eliaçık Sözcü gazetesinden Yüksel Şengül'e konuştu.

Şengül'ün soruları ve Eliaçık'ın yanıtları şöyle:

Hocam, oruç ibadet midir?

Değildir, namaz da ibadet değildir, Hacca gitmek de ibadet değildir. İbadet kavramını Kuran'da araştırdım. Bütün bunlar bir tür antrenmandır. İbadet dediğimiz şey, hayattaki iyiliklerin kendisidir. Hayatın içinde kul hakkı yememek en önemlisidir.

– Gençler Kuran'ın Türkçesini duymak istiyor.
Camilerde Kuran'ın Türkçesi de okunmalıdır. Hocaların ‘Anlamasanız da Arapça dinleyin, sevaptır' söylemini terketmeleri gerekir. Asıl sevap Kuran'ı anlayarak dinlemek ve okumaktır.

– Öbür dünyada Arapça mı konuşulacak?
Allah, Arap değildir ve onun dili de Arapça değildir. Allah her insanla onun diliyle konuşur.

– İstanbul seçiminin tekrar edilme kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tam 16 milyon İstanbullu'nun kul hakkı yenilmiştir. Bunun vebali büyüktür ve günahtır. Ramazan'ın ilk günü tarihe ‘Kara Pazartesi' olarak geçecektir. Ayrıca şu gerçeğin de bilinmesini isterim, YSK kararından çok sayıda AKP'li de rahatsız.

– Kendinize antikapitalist Müslüman diyorsunuz… Bunu açıklar mısınız?
Günlük yaşıyorum, ihtiyacımın fazlasını ihtiyacı olanlara dağıtıyorum. Mülk Allah'ındır ilkesi temel itikadım ve felsefemdir.

– İslam'ın temelinde adalet olduğuna göre bunu hayata geçiren kaç İslam ülkesi sayabilirsiniz?
Yok öyle bir İslam ülkesi. Geçende ‘İslami ilkelere en uygun ülkeler' konulu bir araştırma yapıldı. İlk 20 ülke arasında Türkiye dahil, tek bir İslam ülkesi yok. Hollanda birinci, İsveç ikinci, Danimarka üçüncü… Bu araştırmalar yapılırken o ülkelerdeki cinayetlere, hırsızlıklara, hapisanelere bakıyorlar, medyaya, adalete, eğitime, sağlığa, gelir dağılımına bakıyorlar. O ülkedeki homoseksüel sayısına bakmıyorlar. Demek ki bir ülkede ezan okunması, namaz kılınması, insanların çıkıp dindarlık taslaması hiçbir şeyi değiştirmiyor.

– Siz İstanbul sınırları dışına çıkamıyorsunuz.
Terörle mücadele esnasında gördüğüm bazı insan hakları ihlallerini eleştirdiğim için beni terör propagandası yapmakla suçladılar.

Atatürk'e rahmet borcumuz vardır

– Son yıllarda Atatürk'e saldırıyorlar, hakaret ediyorlar…
Meclis'in açılması, teşkilatı esasiyenin yürürlüğe girmesi, saltanatın kaldırılması, Cumhuriyet'in ilanı ve hilafetin sona ermesi 600 yıllık imparatorluk deneyiminin ardından gelmiş beş büyük üst yapısal değişimlerdir. Artık bunlardan geri dönemeyiz. Cumhuriyet devrimleri İslam'a karşı yapılmış değildir, tam tersi gerçek İslam'ın önünü açmıştır. Bunlar demokratik üst yapı devrimleridir. Dini iktidarlar, insanları Allah'la aldattıkça Mustafa Kemal'in kıymeti daha net olarak anlaşılacaktır. Ben kendim araştırdım ve Atatürk'ün yaptıklarının ne kadar önemli olduğunu anladım. Bu ülkede yaşayan herkesin Atatürk'e rahmet borcu vardır.

AKP devri bana göre tamamlandı

– AKP'de çok arkadaşınız vardı, neden onları eleştirmeye başladınız?
AKP birinci dönemini 2007'de, ikinci dönemini de 2011'de tamamladı. Dindarlar bir dönem fazla dışlanmışlardı, memleket onları da gördü, tanıdı. Bu iki dönemden sonra AKP kendini tekrarlamaya başladı. AKP devrinin bittiği inancındayım. Ancak baktık ki, gitmek istemiyorlar. Anti Kapitalist Müslümanlar olarak bunların FETÖ ile birlikte kamu mallarına daldıkları dönemde karşılarına çıkıp eleştirdik. Bu nedenle bizi dışladılar, Gezi olaylarında afaroz ettiler, din düşmanı ilan ettiler. Benim yaptığım mahalle değiştirmek değil, Türkiye gerçeğini görmek ve ona açılmak. Çağıran her derneğe gidiyorum.

Halkına yalan söyleyen ülkenin başında kalamaz

– İnsanımız ekonomik yıkım içinde mutsuz, umutsuz, yılgın ve öfkeli… Siyasi çalkantılar da cabası… Onlara ne tavsiye edersiniz?
Şu unutulmasın, Allah'tan ve halktan asla umut kesilmez. Küçük bir mücadele bile umut olacaktır, çığ gibi büyüyecektir. Ekrem İmamoğlu ‘Her şey çok güzel olacak' dedi ve yüreklere su serpildi. Hiç merak etmeyin, halkına yalan söyleyen, dürüst ve samimi olmayan birisi bu ülkenin başında uzun süre kalamaz. Size Kuran'dan bir ayetle örnek vermek isterim: ‘Biz bir ülkeyi helak etmek istediğimiz zaman o ülkenin başına zenginlikten şımarmış arsız, hırsız yöneticiler getiririz. Halk da onlara itaat eder. Ve o ülkenin yıkımı artık vacip olur' (İsra 16. Ayet). Kuran, hırsızları, arsızları başınızda tutmayın mesajını veriyor. Tutarsanız siz helak olursunuz diyor. Bir an önce bu gerçeği hepimiz görmeliyiz. Ben buradan tüm Sözcü okurlarının bayramını kutluyorum.