Emin Çapa Halk TV'ye geri dönüyor
Yaklaşık 1 ay önce Halk TV'den ayrılan gazeteci Emin Çapa, kanal ile anlaştıklarını söyleyerek geri döneceğini duyurdu.
Gazeteci Emin Çapa, Halk TV'ye geri döndüğünü açıkladı.
Twitter hesabından açıklama yapan Çapan, "halktv yönetimi ile yaptığımız görüşmelerden sonra, uğruna mücadele ettiğimiz ortak hedefin her şeyin üzerinde olduğu konusunda uzlaştık. Bir kere bu konuda uzlaşınca gerisi kolay oldu. Pazartesi gününden itibaren kaldığımız yerden yeniden başlıyoruz" dedi.
Çapa, kararda meslektaşları Barış Terkoğlu, Emin Çapa, Şirin Payzın ve Ayşenur Arslan'ın etkili olduğuna dile getirerek, "Bu kararda, "Türkiye'nin içinde bulunduğu dramatik noktada en iyi mücadele nerede verilir?" sorusunun yanıtı önemli bir yer tutuyor. 2018'de olduğu gibi, şimdi de bu sorunun yanıtı @halktvcom
.tr Seçim sonuna kadar her iki tarafın youtube kanalında da yayın yapmayacağım" diye kaydetti.
"BENİ AĞLATTINIZ"
Çapa şöyle devam etti:
"Sevgili @siring'in aman vermez diplomatik çabaları, @baristerkoglu
ve @AysenurArslantv'ın "hadileri" @SuatToktas'ın "en doğru yolu bulalım" çabası çok değerliydi. @cafermahiroglu'nun "kişisel konular önemli olamaz" açık yürekliliği olmasa sonuç alamazdık.
Ve elbette bazıları beni çok duygulandıran, hepsi üzerimdeki sorumluluk hissini artıran sizlerin mesajları var. Çiçek fotoğrafımın altına, seyahat yazımın ekine, mail kutuma gönderdiğiniz tüm mesajları okudum. Güveniniz için teşekkür ederim. Sn Ayşenur Turgut, beni ağlattınız."
Çapa, yaklaşık bir ay önce ‘YouTube kanallarındaki paralel yayınlara son vermedikleri’ gerekçesiyle Halk TV'den ayrılmıştı.
KANAL YOUTUBE GELİRLERİNİN YARISINI İSTEMİŞTİ
Çapa, Twitter üzerinden ayrılma gerekçesini şöyle açıklamıştı:
“Öncelikle kanalın bana ‘yol verdiği’ veya ‘git’ dediği doğru değil.
İlk olarak benim bazı konularda, aşırı katı tutumum var. Her şeyden önce beni etkileyen bir konuda alınacak kararın, karar alınmadan önce benimle konuşulmasını isterim. Benim istediğim gibi olur olmaz ayrı, ama karar alındıktan sonra bana dayatılmasından hoşlanmam.
İkincisi, ortalıkta gördüğünüz, ‘Youtube kanalını kapatmadığı için yollar ayrıldı’ tam olarak doğru değil. Kanalıma bakarsanız, Halk TV’de yayına başladığım günden beri ne kadar az yayın yaptığımı görürsünüz. O kadar uzun ve geç saatlere uzayan yayından sonra mecalim olmadı.
Bir çok takipçim, beni, ‘kendilerini ihmal etmekle’ suçladı, haklılar. Youtube’un kendine özgü, samimi, informal, daha amatör bir yanı var ve onu sevmeme rağmen olmadı. Çünkü ben her tür yayına çok ders çalışarak çıkan bir insanım. Bu da vakit ve enerji istiyor.
Bugüne kadar youtube’da insanlar beni izledi ve ben de o tıklardan bir kuruş para kazandım gibi bir olay olmadı. Kazanılan para, yayın için çalışan ekip ve kanalın giderlerine gitti. Zaten bunu beni tanıyan herkes biliyor. O zaman sorun ne?
Sorunun birinci parçası kanala gelirken, ‘Youtube kanalım ölmesin’ talebimi kabul eden yönetimin, şimdi herkes için fikir değiştirmesi. Ama bize dayatılan şey, ‘Youtube kanallarınızı kapatın’ olsaydı, bu da, kabul ederiz veya etmeyiz, bir yere kadar tartışılabilir bir şeydi.
Ben kanalın kadrolu elemanı değilim, baştan anlaşmamızda da, ‘Youtube devam edecek’ vardı. Dolayısıyla kanalın bana böyle bir şey dayatma hakkı yok. Ama sürekli söylenen, ‘Türkiye’nin bu durumunda, ekranda olmanız lazım’ nedeniyle bu da belki kabul edilebilirdi.
Kanal yönetimi, youtube kanalımızı Halk TV çatısı altına getirmemizi ve böylece kendisini bir platform (MCN) olarak konumlamayı istiyor. Bu da olabilir. Ama burada da bir şart ileri sürüyor, ‘Kanal gelirinizin yarısını bana vereceksiniz.’ İşte ipin koptuğu nokta bu.
Herkes bana, ‘Para kazanmıyorsun, o halde niye kabul etmiyorsun? Hem de para kazanmış olursun’ dedi. Ama sorun parada değil, sorun para olsa ben o kanalda haftada 4-5 yayın yapar zaten para kazanırdım. Burada büyük bir etik sorun var, herkes o sorunu görmezden geliyor.
Bir kanalda ekrana çıkmak için, youtube kanalında yayın yapıp, onun gelirinin yarısını kanala vermek (aslında geliri kanal alıp bize verecek) bana ahlaken doğru gelmedi/gelmiyor. Böyle bir şeyi kabul etmeyi alçaltıcı, incitici buldum.
Başında böyle anlaşsak veya kanalın kadrolu elemanı olsam veya youtube kanalım olmasa ve ‘Sana bir kanal kuralım’ diye gelseler böyle olmayabilirdi. Zaten hiçbir talepte bulunmadan kanal için sponsor geliri olsun diye ekonomi yayını da yaptım.
Çeşitli çözüm teklifleri oldu, bir ay çeşitli pazarlıklar yapıldı. Seyirciler de bir şeyler sezdi. Ama her uzlaşmadan sonra, uzlaşma bozuldu ve en başa döndük. Burada iğneyi kendime batırayım, ilk uzlaşma bozulduktan sonra ben de her seferinde el yükselttim.