Erdoğan: Damat kadar taş düşsün başınıza
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu.
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Sözlerimin hemen başında bu gece idrak edeceğimiz Miraç kandilinizi tebrik ediyorum. Ülkemize, milletimize, ümmetimize huzur ve esenlik vermesini diliyorum.
Biz Meclis dışında kalmıştık. O dönemde sayın Deniz Baykal'ın sergilediği duruşla Meclis'te yapılan yasayla bu yasağımız kalktı. Biz de 9 Mart 2003'te Meclis'teki yerimizi aldık, ardından Başbakanlık görevimizi üstlendik. 3 Kasım 2002'den bugüne kadar AK Parti Milletvekili olarak hizmet vermiş olan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. 2021'i Mehmet Akif ve İstiklal Marşı yılı olarak ilan ettik. Marşımız geçmişimizin özeti olması yanında geleceğimizin de rehberidir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere erinden başkomutanına kadar İstiklal Harbimizi zafere ulaştıran ordumuzun tüm mensuplarını hürmetle anıyorum. Allah bu memlekete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.
Yatıyorlar kalkıyorlar damat da damat, damat da damat. Damat kadar taş düşsün başınıza.
Tutturmuşlar bu kadar para nerede. O kadar paranın hepsi bu milletin hazinesinde ve Merkez Bankası'nda. Kaybolan bir şey yok. Eğer kayıp varsa bunlar sizdedir.
Kayıp varsa sizdedir. Sizin o kayıp yıllar dediğiniz yıllar var ya... Orada... Sözcünüz Hazine'de çantacı gibi dolanırdı. Bu ülkenin ne Hazine'sini ne de Merkez Bankası'nı güçlendirmediler. Şu anda da hamdolsun döviz rezervimiz kendini toparlamaya başladı. Bizim ne sismik ne sondaj gemimiz yoktu. ama şimdi mevcut Enerji Bakanımız Berat Bey'in yardımcısıydı. Berat Bey'in görevde olduğu zamanda 2 sondaj, 3 sismik araştırma gemisi aldık. Bir sondaj gemisi daha alıyoruz. Filomuz belki de dünyada en güçlü filolardan biri haline geliyor. İstersem ben bunları kiralarım. Bunlar çok ciddi miktarlarla kiralanıyor. Türkiye bugün elini açan değil el veren konumundadır. Ey o tweeti atanlar damat diye dalga geçtiğiniz Berat Bey'in döneminde o adımlar atıldı.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali, 4800 megavatlık kurulu gücüyle elektrik üretecektir. Bu tesis tek başına ülkemizin elektrik üretiminin yüzde 10'unu karşılayacak. Bay Kemal bunlardan anlar mısın? Yanındaki çantacıların bunlardan anlar mı? Kafa yorun da millet sizi adam sansın.
Kalkınmanın temel altyapısı olan enerji konusunda geçtiğimiz 18 yılda takdire şayan gelişme gösterdiğimizi kimse inkar edemez. Bunlar istedikleri kadar inkar etsinler, biz işimize bakıyoruz. Maliyeciyim falan diyor ama bunun maliyeci olması bu rakamları değiştirmez, biz işimize bakalım. Bunlar içinde de yerli enerji kaynaklarına dayalı kurulu gücümüz 19 bin megavattan 61 bin megavatın üzerine çıktı.
Ülkemizi enerji üssü haline getirecek projeleri birer birer hayata geçiyoruz.
Kalkıp da bize 'Merkez Bankası'nın şu kadar parası nereye gitti?' diye sorma, siz tarihinize bakın. Merkez Bankası'nın rezervleri nasıl buharlaştı onun hesabını verin. Bizim böyle verilecek hesabımız yok, yere sağlam bastık. Emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz.
Yaptığımız yatırımlarla ülkemizin doğal gaz tüketimi 47,7 milyar metreküpe yükseldi. Doğal gaz kullanım oranı yüzde 80,4'e çıktı. Bu refah düzeyinin nereden nereye geldiğini gösteriyor. Kömür kullanan neredeyse kalmadı. Doğalgaz depolama kapasitemizi 0'dan 3,84 milyar metreküpe ulaştırdık. Maden ihracatımız 4,3 milyar dolar seviyelerine geldi. Linyit rezervimizi 19,5 milyar tona, bor kimyasallarının 2,75 milyon tona yükselttik. Mazıdağı'nda 4 adet altında izabe tesisinin yapımına başladık.
Görüldüğü gibi biz icraatlarımızla konuşuyor, eserlerimizle övünüyoruz. Vatandaşlarımızdan “Allah razı olsun” duasından başka bir şey istemiyoruz.
Biz ülkemize bu eserleri ve hizmetleri kazandırırken tek muhattabımız milletimizdir. Yıllarca altyapıdan hak ve özgürlüklere kadar her konuda ihmal edilmişliğin acısını çeken milletimize layık olduğu hizmetleri sunmak için gece gündüz çalışıyoruz.
Ülkemizde kimi çevrelerden ise ne yaparsak yapalım kalkınma mücadelemize destek bulamadığımızı üzüntüyle ifade etmek isterim. Destek bir yana bu çevrelerin önümüze çıkardıklarını engeller, yalanlarla uğraşmak zorunda kaldık. Sözümüzü milletimize söylemekten vazgeçmedik.
Muhalefete düşen 'Bunlar eğitimde 324 bin yeni derslik yaptı, biz 648 bin derslik yapacağız’ demektir. Bizimle yarışa gireceklerse bunlardır. Bunları kuru sözle bile ifade edemiyorsanız lütfen milletin vaktini boşa harcamayın. Kamuoyunun önüne en basitinden bile olsa bir projeyle çıkamıyorsanız ülkenin enerjisini boşa harcamayın. İnşallah bu mesajlarımız yerini bulur da vizyon sahibi muhalefet sevincini eklerler.
Kendimizle yarışmaya devam ediyoruz. CHP'nin belediyelerinde ortaya koydukları görüntüler hiç de iç açıcı değildir. Türkiye 1990’lı yıllarda CHP’nin çöp, çukur, çamur belediyecilik anlayışının bedelini ödemiştir. Bugün yeniden ülkemizde sokakları ve meydanları dolduran çöp yığınları görüyoruz, su kuyrukları görüyoruz, bugün yeniden yağmur altında kalan binalar görüyoruz.