Erdoğan'dan harekat mesajı: Kaybedecek tek bir günümüz yok
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Genel Kurulu'nda yeni yasama yılının açılış konuşmasını yaptı. Erdoğan konuşmasında operasyon sinyali verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Genel Kurulu'nda yeni yasama yılının açılış konuşmasını yaptı. Konuşmasında operasyon sinyali veren Erdoğan, "Kaybedecek tek bir günümüz yok" dedi.
IMF ile defterin kapandığını öne süren Erdoğan ekonomide dengelenme olduğunu belitti.
Erdoğan'ın, "Elbette cumhurbaşkanı, milletvekillerinin yerine geçip kanun çıkarmaya, hakimlerin yerine geçip hüküm vermeye kalkacak değildir." sözleri ise Meclis'te gülüşmelere neden oldu.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, TBMM'nin 27'inci dönem 3'üncü yasama yılının açılışında sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle, hürmetle selamlıyorum. Büyük Millet Meclisi'nin açılışından günümüze kadar ülkemize hizmet eden tüm milletvekillerimizi saygıyla anıyorum. Hayatta olan milletvekillerinin tamamına sağlık, vefat edenlere Allah'tan rahmet diliyorum.
İstiklal Harbimizin başlamasının 100. Yıl dönümü… Bir asır önce Samsun’dan başlayıp Ankara’da ilk menziline ulaşan bu kutlu yolculuk 1920’de Meclis’İn açılışıyla yeni bir safhaya evrilmiştir.Genç cumhuriyet fidanı 4 yıl sonra bir asrını geride bırakacaktır. Cumhurbaşkanlığı forsunda sembolleri yer alan devletlere baktığımızda 2200 yıllık bir mirasa sahip olduğumuzu görüyoruz. Bu esareti kabul etmediğimizi ifade ediyor. Türkiye'yi sınırları cetvelle çizilmiş, müesseseleri sûni olarak kurulmuş toplumlarla karıştıranlar oluyor. Terör örgütleriyle dize getirilmeye çalışılan bu millet bir kez daha kıyam ederek ayağa kalkmıştır.
TÜM DARBELERİN İLK HEDEFİNDE HEP BU MECLİS OLMUŞTUR
Bu süreçte verdiği mücadeleyle TBMM de ikinci defa gazilik unvanı ile şereflenmiştir. 15 Temmuz gecesi atılan her bomba kararlılığımızı daha da perçinlemiştir. Şayet bugün geleceğimize daha güvenle bakıyorsak bu mücadelenin başarısı sayesindedir. TBMM’nin itibarını her şeyin üzerinde tutmamız gerekiyor. Küçük bir azınlığın çıkarını korumaya çalışan tüm darbelerin ilk hedefinde hep bu meclis olmuştur. Her seferinde milli irade üstün gelmiştir.
"İSTİKLALİMİZDEN VE ONURUMUZDAN ASLA ÖDÜN VERMEYİZ"
Ülkemize yönelik Suriye kaynaklı terör tehdidi artık tahammül edilemez boyutlara ulaştı. Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünden siyasi ve idari birliğinden yanadır. Biz asla savaştan, kan dökülmesinden yana değiliz. Hem kendimize hem de tüm Suriye halkı için güvenli gelecek istiyoruz. Türkiye, masa başında yazılan senaryoların figüranlığını yapacak kadar köksüz bir ülke midir? Millet olarak gerekirse ser veririz, ama istiklalimizden ve onurumuzdan asla ödün vermeyiz. Türkiye'yi terör örgütünün tasfiyesi için yıllardır oyalayanların bizzat yüzlerine artık bu oyunun sonuna geldiğini söyledik. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları kararlılığımızın somut birer tezahürüdür.
"TÜRKİYE'NİN KAYBEDECEK BİR GÜNÜ DAHA YOKTUR"
Türkiye'nin kaybedecek tek bir günü daha yoktur. 30 kilometre derinliğindeki güvenli bölgede 2 milyon kişiyi iskan ettirmeyi planlıyoruz. Projelerimiz hazır. Devlet başkanlarıyla BM'deki ikili görüşmelerde paylaştık. Bölgeyi terör örgütünün işgalinden kurtardıktan sonra uluslararası alacağımız destekle bu projeyi başlatacağız.
"IMF DEFTERİNİ MAYIS 2013'TE AÇILMAMAK ÜZERE KAPATTIK"
Merkez Bankamızın döviz rezervleri yeniden 100 milyar doların üzerine çıktı. Şu aralar 103 milyar dolar seviyesine ulaştı. IMF defterini tekrar açılmamak üzere Mayıs 2013'te kapattığımızın altını çizerek tekrar ifade etmek istiyorum. Dengelenme ve yeniden büyüme sürecini başarıyla sürdürüyoruz. Mali disiplinden asla taviz vermiyoruz. 11'inci kalkınma planındaki yol haritamızı takip ederek, önümüzdeki seçimsiz 4 yılı en iyi şekilde değerlendireceğiz. Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirinceye kadar gece gündüz çalışacağız.
YARGI REFORMU
Yargı reformu strateji belgesinin ilk paketinin hazırlıklarını tamamladık. Yargı reform paketlerinin yapıcı bir anlayışla tartışılacağını umut ediyorum. Elbette cumhurbaşkanı, milletvekillerinin yerine geçip kanun çıkarmaya, hakimlerin yerine geçip hüküm vermeye kalkacak değildir. Kuvvetler ayrılığı demek güçlerin çatışması değil makul bir denge içinde aynbı hedefler doğrultusunda faaliyetlerini yürütmeleri demektir.
İSTANBUL DEPREMİ
İstanbul'da yaşanan 5.8 büyüklüğündeki deprem bize karşı karşıya olduğumuz tehlikeyi bir kez daha hatırlatmıştır.Ülkemizin yüzde 70'i birinci derece deprem bölgesinde bulunuyor. Nüfusumuzun ve sanayi tesislerimizin 4'te 3'ü deprem bölgelerinde yer alıyor. 'Deprem değil bina öldürür' gerçeği her depremde yüzümüze adeta şamar gibi inmiştir. TOKİ vasıtasıyla 4 milyona yakın vatandaşımızın yaşadığı 850 bin konutu tamamlayıp sahiplerine teslim ettik. Önümüzdeki acil dönüşümü yapılması beklenen 1.5 milyon yapı var